KAMU KURUM VE KURULUŞLARINI NASIL DENETLEYE BİLİRİZ?

Günümüzde, kamu kurum kuruluşlarındaki yöneticiler, kendilerini sınırsız bir güç ve yetkinin içerisinde görüyorlar. Öyle olunca, en küçük birimden başlayarak, yönetsel yozlaşmalar ortaya çıkmaya başladı. Karar alma mekanizmaları, alınan kararların uygulanma şekli ve işleyişinde bile, keyfi tutumlar ortaya çıkarmaya başladı. Bu tutumların kendisi, kurumları çürütüyor. Kamu kurumlarının geleceğini tehdit ediyor. Kamu kurumlarının içerisinde, kamusal hizmet veren kamu emekçilerinin, kurumlarına olan inancı ve güveni artık tamamen sarsılmıştır.

Kamusal hizmetin yaygın ve nitelikli olarak gerçekleşmesi için uğraşan kamu emekçileri, karar alma süreçlerinden tamamen dışlanmışlardır. Bu da yetmeyip, lobicilik, hemşericilik, siyasal yandaşları koruyan, küçük, hiç bir hükmü olmayan çıkar grupları her yeri belirler duruma gelmiş haldedir. İşin ilginç yanı, bu uygulamaların yanlışlıklarını,  toplum olarak bizlerde çekiyoruz.

Bu yazdıklarımızın en somut örneği; bu günlerde ‘Aday öğretmen’ yetiştirme süreci ve ‘Danışman öğretmen’ seçiminde yaşadık. Danışman öğretmen seçilen okulların çoğunda, öğretmenlerin bu süreçten haberleri bile olmamış, yani bakanlık genelgesi kadük hale gelmiştir. Seçilen öğretmenler neye göre seçilmiştir? Aynı okullarda genelgedeki şartlara uygun başka öğretmenler de vardır ama diğer öğretmenlerin süreçle ilgili bilgileri yoktur. Alın size, yine kadük hale gelen bir bakanlık genelgesi daha… Kurum amirlerimiz, bu durumlarla ilgili EGİTİM-SEN e sorarlarsa, bu okullarla ilgili bilgi verebiliriz.

Dahası ve en önemlisi, Çayırova ilçe milli eğitim müdürlüğüne bağlı, Yenimahalle İlkokulu’ndan dört ( 4) öğretmen, danışman öğretmen olarak seçilmiştir. Okul müdürü Ebubekir ZORLU, müdür yardımcısı Yasemin ÖZDEN, müdür yardımcısı Celal KAYA ve öğretmen İbrahim UGURLU...

Şimdi soruyoruz; Yönetmelik gereği ders bütünlüğü zorunlu olan ilkokullarda, bu okul idarecileri stajyer öğretmenle birlikte, nasıl dokuz(9)saat derse girecekler?

Çayırova ilçe milli eğitim müdürümüz herhalde kamuoyunu bilgilendirir, diye düşünüyorum. Yine yönetmelik gereği ortaokul ve liselerde müdürler altı (6)saate kadar, müdür yardımcıları ise altı (6)saat derse girmek zorundalar.

Gebze ilçe milli eğitim müdürlüğüne bağlı, Kocatepe ortaokulu müdürü Recep TÜGMEN, bu dokuz(9) saati nasıl tamamlayacaktır.

Bu doğrultuda, kamuoyu olarak bilgilenme hakkımızı  - eğer eksik bildiğimiz bir durum var ise-  öğrenmek isteriz. Ama esas mesele, kamu kurumlarını yöneten yöneticilerin güç ve yetkilerini, kamu yararına, kamu vicdanını gözeterek, hak ve hukuk çerçevesinde yapmak zorunda olduklarıdır. Bunun aşındığı yerlerde, şu soru üzerinde düşünmeliyiz;

Bizi yöneten yöneticilerimizin güç ve yetkilerini, kamu yararına olan sınır ve çerçevesini nasıl çizebiliriz?’

Yoksa elimizde adil, demokratik ve şeffaf işleyen kurumumuz kalmayacak.