Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu – DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslalarası Mücadele Günü programı kapsamında DİSK / Birleşik Metal – İş Sendikası (BMİS) Gebze 2 No’lu Şube’nin örgütlü olduğu, metal sektöründe alışılmışın çok dışında kadın yoğun çalışana sahip Gebze OSB’de kurulu Legrand Elektrik’te kadın işçilere konuk oldu:
EŞİT KOŞULLARDA EŞİT DEĞER EŞİT ÜCRET
“Hayatın her alanında ve anında, bir sendika olarak da tabi ki çalışma hayatında kadın işçilerle erkek işçilerin eşit koşullarda, eşit değerli işe eşit ücret aldığımız, çalışma hayatındaki yükselme mekanizmalarından tüm mekanizmalarında eşit koşullarda çalışabildiğimiz bir çalışma hayatını DİSK olarak tepeden tırnağa örgütlemek, organize etmek, hayata geçirmek bugün DİSK’in temel sorumluluklarının, görevlerinin ve hedeflerinin başında geliyor.”
YÖNETİMLERDE
YER ALMALISINIZ
DİSK olarak çalışma hayatının her alanındaki eşitsizlik ve ayrımcılığı, toplumsal cinsiyet ayrımcı bakış açısını, o zihniyeti ortadan kaldıracak bir mücadeleyi de verdiklerini kaydeden Çerkezoğlu; “Bu açıdan da buralarda sizlerin örgütlü olmanız, yani şu an karşımda gördüğüm tablo geleceğe dair hepimize çok önemli bir umut kaynağıdır. Kadınlar ne kadar sendikada örgütlü olursa, DİSK’in çatısında olursa, sendikalarımızda ve konfederasyonumuzda karar mekanizmalarında (yönetim kurullarında) ne kadar çok kadın arkadaş yer alırsa biz bu mücadelede daha büyük adımlar ve kazanımlara hep birlikte imza atacağız. Hepinizi DİSK’li ve BMİS’li olduğunuz için tebrik ediyor ve kucaklıyorum” dedi.
GENİŞ HEYETLE ZİYARET ETTİ
Soldan sağa – Nedim Kolos, Nuran Güleç, Adnan Serdaroğlu, Mehtap Doğan Demir, Arzu Çerkezoğlu, Özkan Atar, Necmettin Aydın, Vedat Bilgin, Kadir Gedik, Engin Kulu
Başkan Çerkezoğlu’na Legrand Elektrik ziyaretinde DİSK Genel Sekreteri ve BMİS Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, BMİS Genel Sekreteri Özkan Atar, Genel Merkez İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Nuran Güleç, Gebze 2 No’lu Şube Başkanı Necmettin Aydın, Şube Sekreteri Engin Kulu, Şube Mali Sekreteri Kadir Gedik eşlik etti. Çerkezoğlu ve beraberindeki heyet Legrand’da BMİS Gebze 2 Şube Örgütlenme Sekreteri ve Legrand İşyeri Baştemsilcisi Nedim Kolos ile işyeri temsilcileri; Şube Kadın Komisyonu Başkanı Mehtap Doğan Demir ve Vedat Bilgin ile çalışanlar tarafından karşılandı.
Adnan Serdaroğlu'nun kısa bir selamlama konuşmasının ardından Arzu Çerkezoğlu söz aldı.
ÜLKEMİZDE CİDDİ ŞEKİLDE ARTTI
DİSK olarak kadına yönelik şiddete karşı uzun zamandır mücadele ettiklerini, çalışma sürdürdüklerini belirtip, “Çünkü bildiğimiz gibi kadına yönelik şiddet tüm dünyada yaygın ama bizim ülkemizde özellikle son yıllarda çok ciddi biçimde arttı. Neredeyse her gün kadına yönelik bir şiddet, birkaç günde bir kadın cinayetiyle sarsılıyoruz. Kadına yönelik şiddetin bu tarihsel dönemde bu kadar çok artması bir tesadüf değil” dedi.
1990’lı yıllarda, üniversite iken İstanbul sokaklarında saat farkı gözetmeksizin çok rahat hareket edebildiğini anlatan Çerkezoğlu, “Ama son 25-30 yıl içindeki bu süreçlerde yaşam kadınlar için çok daha zor bir hale geldi. Hepimiz gece karanlığı veya sabahın erkek saatlerinde sokaktayken arkamıza bakıyor, ‘Acaba bir saldırı olacak mı?’ kaygısı yaşıyoruz” diye konuştu.
İKTİDARIN SÖYLEMLERİ KÖRÜKLÜYOR
Ülkemizde toplumsal cinsiyetçi eşitsizliğin olağanüstü yaşandığı bir süreçte olduğumuzu kaydeden Çerkezoğlu, “İşte bu eşitsizlikler kadına yönelik şiddeti de daha fazla arttırıyor. Bugünkü siyasi iktidarın söylemleri ve icraatlarının da etkisiyle Türkiye’de kadına yönelik şiddetin çok arttığı bir dönemin içerisindeyiz” dedi.
Dünyanın her yerinde ve ülkemizde Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olan 25 Kasım’da kadına yönelik şiddetin azaltılması, önlenmesine yönelik bir dizi çalışmalar, toplantılar yapıldığını hatırlatan Çerkezoğlu, “Bu hepimizin yaşadığı bir gerçek. Ve hepimiz bilelim ki bu şiddetin temelinde kadınların toplumsal hayatın her anında ve alanında yaşadığı eşitsizlikler, ayrımcılıklar var. Çalışma hayatında da böyle.
Sizler bugün ne güzel ki üstelik sendikalı, DİSK’li olarak kadınların en az olduğunu bildiğimiz metal iş kolunda kadın arkadaşlar olarak çalışabiliyor ve biz böyle bir buluşmayla yanyana gelebiliyoruz.
BU ŞEKİLDE ÇALIŞMAYA
MAHKÛM EDİLİYORUZ
Ama kadınların toplumsal hayatın bütününde yaşadığı eşitsizlikler çalışma hayatında da var. Daha işe alım sürecinde başlayan bir ayırımcılık var. Bir işe biri kadın biri erkek iki kişi başvurduğunda hep erkek olan tercih ediliyor. Ya da kadın işçi işe alınırken; ‘Evli misin? Bekar mısın? Ne zaman evlenmeyi düşünüyorsun? Ne zaman çocuk yapmayı düşünüyorsun?’ gibi asla kabul edilemeyecek sorularla karşı karşıya kalıyoruz. İşe alım sürecinde başlayan ayrımcılık işe alınmamız halinde, eğer o işyerinde sendika yoksa daha ağır ve kötü koşullarda, daha düşük ücretle çalışmaya mahkûm ediliyoruz” dedi.
Böylesi bir süreçte gerek şiddetin gerek ayrımcılığın son bulması için mücadelenin geniş bir kadın dayanışması ile verilmesi gerektiğine dikkat çeken Çerkezoğlu şöyle devam etti: “İşçi sınıfı olarak her türlü eşitsizliğe, ayrımcılığa karşı verdiğimiz mücadelenin, emeğimize ve ekmeğimize sahip çıkma mücadelesinin bütün dünyada bir aracı var. O da sendika ve örgütlü olmak.
Ve biz örgütlü olduğumuz örgütlü ve sendikalı olduğumuz sürece, birlikte çalıştığımız, ürettiğimiz, arkadaşlarımızla yan yana olup omuz omuza verdiğimiz sürece hakkımıza hukukumuza sahip çıkabiliriz. O yüzden kadınlar olarak bizim sendikalarda örgütlenmemiz, sendikalı olmamız, DİSK’li olmamız yaşadığımız bütün eşitsizlik ve ayrımcılıklara karşı mücadelemizde bizim açımızdan çok önemli bir adım.”
KÖLELİK İŞÇİ BÜROLARI
Çalışma hayatı içine girildikten sonra da aynı eşitsizliklerin sürdüğünü kaydeden Çerkezoğlu, “Erkek çalışanlara kıyasla daha esnek ve güvencesiz çalıştırmanın temelinde hep kadınlar oluyor” dedi. 8 yıl kadar önce özel istihdam büroları diye adlandırılan kiralık işçi bürolarının faaliyete geçtiğini hatırlatan Arzu Çerkezoğlu, “Bize göre kölelik işçi bürolarının yasalaşma sürecinde Hükümet temsilcileri konuşmalar yaptı. Özel istihdam bürosu diye başlayan cümlenin devamında mutlaka kadın istihdamı, kadın işçi çalıştırılması gelir.
HEDEFTE HEP KADINLAR VAR
Çünkü bugün siyasi iktidarın kadına bakışı bu eşitsizlikleri, ayrımcılıkları çalışma hayatında da devam ettirerek kadınları iş hayatına katmak üzerine kurulu. Yani kadınların öncelikli görevi ev işleri, yaşlı bakımı, çocuk bakımı, anne gibi aile içerisinde tanımlayan; onun yanında bir yan faktör ve unsur olarak ucuz ve güvencesiz şekilde çalışma hayatında konumlandırmak olarak görüyor. Ve bugün yine iktidarın şu an Meclis’te, komisyonlarda çalışmasına başladığı esnek çalışmaya dair model ve düzenlemelerin hedefinde de hep kadınlar var.
BUNU ASLA KABUL ETMİYORUZ
‘Kadın yarım gün çalışsın. Evden çalışsın. Yarı zamanlı, kısmi zamanlı çalışsın. Biraz daha düşük ücretle de çalışabilir. Çünkü evi geçindirmek önce erkeğin görevidir. Kadının çalışarak eve getirdiği gelir ek, yan gelirdir. Ailenin destek geliridir’ deniliyor. Böyle yapıldığı için de kadınlar sürekli olarak esnek, güvencesiz, yarı veya kısmi zamanlı, sigortasız ve sendikasız bir işçi topluluğu olarak görülüyor ikincil bir bakış açısı olarak ve biz bunu asla kabul etmiyoruz.”
Soldan sağa – İşyeri ikinci temsilcisi Vedat Bilgin, BMİS Gebze 2 Şube Örgütlenme Sekreteri ve Legrand İşyeri Baştemsilcisi Nedim Kolos, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve Şube Kadın Komisyonu Başkanı / işyeri temsilcisi Mehtap Doğan Demir.