Devasa bir israf ve usulsüz harcamalar zinciriyle karşılaşan kim olursa olsun isyan eder.
İzmit Belediyesi’nde, Nevzat Doğan’lı AKP’li dönemlerde yapılan israf ve usulsüz harcamalar dudak uçuklatacak ve yapanı da utandıracak (Tabi böyle bir duygusu varsa) cinsten.
Sözünü ettiğim israf ve usulsüz harcamalar Bir ya da iki olayla tarif edilecek gibi değil.
15 yıl boyunca AKP’li belediye başkanları tarafından yönetilen İzmit Belediyesi’nde, 31 Mart’tan sonra durum değişti.
Millet İttifakı’nın yapan partilerin ve seçmenin dayanışmasıyla göreve gelen CHP’li Fatma Kaplan Hürriyet, bu durumun değişmesi için ilk adımları attığında, bazı AKP’li meclis üyeleri karalama kampanyası başlattı, ama tutmadı. Çünkü, israf ve usulsüz harcamalar konusunda ortaya çıkan tablo gerçekten çok kötüydü.
Anımsayalım yeniden…
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA), Ensar Vakfı ve benzer cemaat vakıfları için yaptırılan ve kullanımları için tahsis edilen alanlar şile ihtiyaç malzemelerinin sağlanması için kullanılan bütçe toplamı 6 milyon lira civarında olmuş.
Düşünebiliyor musunuz, toplumsal dayanışmayı güçlendirmek ve spesifik alanlarda ihtiyaç sahiplerine destek verici kaynaklar oluşturmak için kurulmuş vakıflar, sırtını dayamış belediyeye. Tuvalet kağıdından beyaz eşyasına, kahve ve şekerine, doğalgaz, elektrik ve su faturasından konsol oyunlarına kadar tüm maliyetler belediyeye fatura edilmiş.
Yetmemiş, belediyenin 2017 yılında altına imza koyduğu protokolle Belsa Plaza B Blok’un kullanım hakkı 25 yıllığına TÜGVA’ya devredilmiş.
Yetmemiş, TÜGVA’nın terliğinden çilingir hizmetlerine kadar olan tüm masrafları için belediye kasasından ödemeler yapılmış.
Yetmemiş, geçen yıl Ensar Vakfı’na bağış yaparcasına Nebi Güdük Kültür Merkezi adıyla bir merkez açılmış. Bu arada, Nebi Güdük kimdir, İzmit için ne ifade etmektedir, bu konuda kamuoyu da bilgilendirilmemiştir.
Yetmemiş, vakıfların bowling ve lazer oyunları turnuvaları, nevresim ve battaniye alımları da utanmadan sıkılmadan belediyeye fatura edilmiştir.
Halka hizmet kaleminde gerekmeyen protokollerin altına imza atan Nevzat Doğan dönemindeki yönetim, tahsis edilen binalar ve bedelsiz yapım işleri yoluyla kamunun zarara uğratılmasını sağlamışlar.
Bu arada, Nevzat Doğan için kiralanan makam otomobilleri ve onlara yapılan ödemeleri söylemiyorum bile.
Hal böyleyken göreve gelen yeni yönetim ne yapacaktı yani ?
Bütün bunların üzerine bir bardak soğuk su içip ‘afiyet olsun’ mu diyecekti ?
Tabi ki, bu hesapların incelenip kamunun ne kadar zarara uğratıldığını rapor edip halkla paylaşacaktı. Ve de öyle oldu.
Kamuyu zarara uğratanlar (Başta Nevzat Doğan olmak üzere) hakkında gerekli suç duyurularını Fatma Kaplan Hürriyet yönetimindeki belediyenin hukukçuları yaptı, yapıyor, yapacak. Ama, asıl önemli olan İzmit halkının, yıllarca iradesini olduğu gibi kaynaklarını da çalan bu zihniyete kalıcı bir hesap sorması ve gerektiği gibi fatura kesmesidir.
Bu İzmit’te böyle de, Gebze ve diğer ilçelerde farklı mıdır ?
Hiç sanmıyorum, ama o belediyelerde AKP saltanatı sürdüğü için, gelen başkanları giden başkanların harcamalarını mercek altına almak yerine aynı tarzı devam ettirip benzer kalemler üzerinden bütçe israfını sürdürüyor.
Halkın parasını çeşitli makyajlarla halka veriyormuş gibi yapıp perde arkasında iktidarlarını güçlendirme yolunda militanca hizmetler veren vakıfların giderlerine aktarıyor. Genel tabiriyle, halkın parasını vakıfların cebine hortumluyorlar.
Bunun, elbette bir sonu olacaktır.
O vakit geldiğinde, şimdi iktidarlarını sürdüren o isimler, saklanacak yeni bir mevzi arayacak ve belki de hepsi merkezi muktedir gücün şemsiyesi altına gizlenmeye çalışacak.
Gün ola devran döne…