SİMİT VE ÇAYI YETERLİ BULUYORLAR
Açıklamanın devamında, “Hayatın gerçeklerine dayanan bir hesaplama yapıldığı durumda bambaşka bir tablo çıkar ortaya. Bir insanın asgari ölçüde bile geçinebilmesi için “asgari ücret”in çok daha üzerinde bir ücrete ihtiyaç vardır. Ancak hükümet, patronları daha fazla zenginleştirme uğruna milyonlarca işçiyi ve ailesini sefalet ücretiyle yaşamaya mahkûm ediyor. Başbakan’ın, işçilere asgari ücreti reva görmesi ve işçi ailelerinin simit ve çayla beslenmesini yeterli bulması, gerçekte onun kimin temsilcisi olduğunu gözler önüne seriyor. Üretmeyen ve işçileri sömürerek yaşayan patronlar zevkusefa içinde yaşarken, tüm zenginliği üreten işçiler sefalet koşullarından kurtulamıyorlar. İşçi ailelerinin beslenme, giyinme, barınma, ısınma, ulaşım, iletişim, çocukların eğitimi gibi en temel insani ihtiyaçları yok sayılmaktadır” diye belirtildi.
Uluslararası İşçi Dayanışma Derneği tarafından yapılan yazılı basın açıklamasında Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda patronlar ve hükümetin temsilcileri, 2014 yılının ilk 6 ayı için yüzde 3, ikinci 6 ay içinse yüzde 3 oranında zam önerdiklerini belirterek, “İşçi ailesini sefalete mahkûm etmeyecek bir asgari ücreti ancak işçilerin seçeceği kurullar belirleyebilir” diye belirtildi.
Yapılan yazılı basın açıklamasında, “Türk-İş, Kasımda 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırının 3 bin 470 lira olduğunu açıkladı. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, sendikaların açıkladığı bu tür rakamlara pek itiraz etmiyor. Ancak patronlar ve hükümet, asgari ücretin tespiti için tam anlamıyla sahtekârca bir hesaplama yöntemi izliyor. Asgari ücret, 4 kişilik bir ailenin yalnızca 1 ferdinin geçimi için hesaplanıyor. Yani 4 bin küsur liralık rakam önce 4’e bölünüyor; daha sonra ortaya çıkan rakamdan vergiler ve diğer kesintiler düşülünce geriye 800 küsur liralık bir ücret kalıyor. İşçi ailesinin genç fertleri doğal olarak çalışmaya başladıktan birkaç yıl sonra kendi ailelerini kuruyor. 4 kişilik bir ailede ancak 2 kişinin çalışabildiği açıktır. O halde bir ailenin geçinmesi için gerekli asgari tutarın 4’e bölünmesi göz göre göre yapılan bir sahtekârlıktır” denildi.