Bazı kentlerde, #İşçileriÖldürecekler diyor insanlarımız, ama aldırış eden yok.
Biz de çok iyi biliyoruz ki, binlerce işçi şantiyelerde, steril olmayan koşullarda, yanyana çalışmaya mecbur bırakılıyor. O nedenle, tüm işçilere acil #Ücretliİzin! kararı alınmalıdır.
Öte yandan, işçiler haklarının gasp edilmesini de istemiyor.
Kocaeli’nde, pek çok fabrikada virüs krizi dolayısıyla siparişler azaldı. Kimi fabrikalarda kısmi çalışma ödeneğine başvuru yapılırken kimi fabrikalarda işçilere yıllık izinleri kullandırılıyor.
Durum net olarak bu...
İnternet haber portallarından Kocaeli Koz Gazetesi'nde "İşçiler ise haklarının gasbedilmesine tepkili" haberini okuyunca, yılların emek dostu olarak ben de tepki duydum.
Mesela Kalibre Boru işyeri...
İlk etapta kronik hastalara idari izin verilen bu işyerinde, salgın nedeniyle siparişlerde de yaşanan azalmalarla dün itibariyle 120 kişinin yıllık izne çıkarılacağı belirtilmiş.
Türk-İş'e bağlı Türk Metal Sendikası'nin örgütlü olduğu fabrikada kısa çalışma ödeneğine başvurulacağı, ancak 3 yıl çalışma ve 600 gün prim esasına göre yapılan kısa çalışma ödeneğine dahil olacak işçi sayısının çalışanların tümüne denk düşmeyebileceği de bilinen gerçek.
Bu da, salgının yükününün de işçinin sırtına binmesi anlamına geliyor.
Bir diğer örnekleme Pirelli fabrikasından yapılmış. Bu fabrikada üretimin sürdüğü fakat UMRE'den dönen veya riskli durumda olan kişilere yıllık izin verildiği belirtilerek, işçilerin, “İşveren (Kendi önleminizi alın, eğer yurt dışı ile alakası olan, UMRE'den dönen yakını olan varsa haber versin) diyor. Ama, alınacak izinlerin yıllık izinden düşmesini istemeyenler, bunu söylemeyecektir" dediklerine yer vermiş.
Böyle bir durumda işçilere bunun söylenmiş olması, işverenin en azından durumu hafife aldığının bir göstergesidir diye düşünüyorum.
Başka bir işyeri, Howon fabrikası...
Bu fabrikada, Türkiye’de vaka sayısı artmasına rağmen termal kamera kontrolü dışında hiçbir şey yapılmıyor(muş). Ve nisan ayında duruş olacağı söylentileri yaygın(mış). Firmanın, daha önce bir kez yaptığı gibi kısa çalışma ödeneğine başvurması da yüksek olasılık(mış).
Ve bir işyeri daha. Bu kez Sumiriko firması...
Bu fabrikadaki işçiler de, salgınla birlikte yaşanan sipariş düşüşleri ile kısa çalışma ödeneğine yeniden başvurulacağını dile getiriyor.
İşçiler, bu koşullarda bile yaşanan krizin bedelini kendilerinin ödediklerini dile getirerek acı bir gerçeğe işaret ederken, bir ironiyi de şu ifadeyle anımsatıyor:
“İşveren, kısa çalışma ödeneğinden alacaklarını işsizlik fonundan alacak. Yani bir cebimizden alıp diğer cebimize koyacak.”
Görüyorsunuz değil mi, açıklanan paketin kimleri koruduğunu ?
İşçiler, bu durumda nasıl tedirgin yaşamasın ki ?
Bir yandan virüsün yaydığı ölüm korkusu, diğer yandan virüs krizini fırsata çevirmenin peşinde olan işveren ahlaksızlığı. Ve bu duruma çanak tutan siyasi irade yaklaşımı.
Gerçekten zor günlerden geçiyoruz ve bu travmayı kolay kolay atlatamayacağız.