İşçiler kazanmadıkça düzen değişmeyecek

TKP’den Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olan Mustafa Tozkoparan yerel seçimlere düzen partileri ve işçileri temsilen TKP olmak üzere iki partinin katıldığını belirtip, “Seçimi bizler kazanmadıkça, her kim kazanırsa kazansın düzen değişmeyec

Türkiye Komünist Partisi’nde KBB ve Gebze Belediye Başkan adayları Mustafa Tozkoparan ve Nihat Baş ile belediye meclis üyesi adayları Güven Gök (Gebze), Hande Tunca Berberoğlu ve Tarık Bozkurt (Darıca) ile Halil İbrahim Turgut (Çayırova) TKP Gebze İlçe Örgütü’ndeki basın toplantısında yerel seçime ve adaylıklarına yönelik değerlendirmede bulundu.

KENDİMİZİ YENİDEN ÜRETİYORUZ

TKP KBB adayı Mustafa Tozkoparan, Türkiye’nin en eski partilerinden biri olduklarını belirtip, “Yaşamın bütününde kendini yeniden üreten bir partiyiz. Sınıfın, halkımızın geleceğiyle ilgili bir çalışma zemini yarattık. Seçimleri gündemimize alarak yolumuza devam ediyoruz” dedi.

ONLAR KAPTAN KÖŞKÜNDE BİZ KÜREKÇİ!

Bu yerel seçimde de, 10 yıl öncesinde olduğu gibi, “Aynı gemide değiliz. Paranın saltanatı varsa halkın TKP’si var” sloganını tercih ettiklerini belirten Tozkoparan, “Aynı gemide olduğumuza dair söylemlerle yıllardır fabrikalarda çok karşılaştık. Patron bunu söyledikten sonra şartlar daha da ağırlaştı. Onlar geminin kaptan köşkünde yolculuk ederken bizler kürekçiler olduk. Belediyeyi rant kapısı olarak gören, çocuklara tecavüz edenleri aklayanlarla aynı gemide olmadık, olamayız” diye konuştu. 

ASIL HAZIRLIK ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEME

Ülkeyi yönetenlerin para babaları ve onların siyasi temsilcileri olduğunun bir ülke gerçeği olduğunu öne süren Tozkoparan, “Bu saltana karşı da TKP var. Doğru, haklı ve meşruyuz. Yıllardır yaptığımız çalışmalar bugün ete kemiğe büründü. Önümüzdeki dönem daha zor geçecek. Biz aslında yerel seçimlere değil önümüzdeki döneme hazırlanıyoruz. 1 Nisan’da kim kazanırsa kazansın, bizler yani işçiler kazanmadıkça düzen değişmeyecek” dedi.

SÜRÜKLEYİCİ OLDUK

Gerek kendisinin gerekse Gebze adayı Nihat Baş’ın emeklilikleri gelmesine rağmen halen metal işçisi olduğunu, çalıştıkları fabrikalarda örgütlü BMİS’in işyeri temsilciliklerini yaptığını, 2015 ve 2018’de Hükümet yasağına karşın gerçekleşen grevler ve edinilen sonuçlarda MESS kurumsalında sermayeye önemli bir tokat vurduklarını, 10 ay süren Flormar direnişinde sürükleyici olduklarını belirten Tozkoparan şöyle devam etti:

ALACAĞIMIZ HER OY DÜZENE TOKATTIR

“Biz seçim çalışmasıyla halkı örgütlenmeye, kavgaya, mücadeleye davet ediyoruz. Bu kavga, işçiler iktidarı alana kadar sürecek. Yerel seçimlerde 12 partiyle başlayan süreç iki partili seçime dönüştü. Bir tarafta düzen partileri bir tarafta halkı emekçileri temsil eden TKP var. Biz bu kirliliğe, düzene boyun eğmeyenlerin oyunu alacağız. Bu seçimde TKP’nin alacağı her bir oy sermaye partilerine vurulacak bir tokat olacaktır. Sermaye için AKP, CHP, İYİ Parti iktidara gelmiş, fark etmez ama düzeni yıkacak olan komünistlerdir. İnsanları sadece oy vermeye değil TKP’de örgütlenip kavgaya davet ediyoruz. 1 Nisan’da ne kadar yol aldığımızı, sermayeye ne kadar tokat attığımızı görmüş olacağız.

OVACIKLARI ÇOĞALTMAK MÜMKÜN

Geçenlerde bir Bakan, konuşma yaptığı şehrin belediye başkanlığına şirketi yönetecek gibi CEO seçtiklerini söyledi. Aklımızla alay ediyorlar. Komünistler yerel yönetimlerin içini halkla örerler. Rant denilenin, toplumla halkla ortak paylaşımından geçer. TKP, Ovacık örneklerini çoğalttıkça bu ülkede daha güçlü hale gelecektir. Asıl derdimiz bu düzeni yıkacak olanlarla birlikte mücadele etmek. Bugünkü nesnellik önümüzü çok açıyor. Bu da umut veriyor. Düzenin en çok becerdiği umudu yok etmek oldu. Biz umudu yine yeşertiyoruz.”

Bölgeye baktıklarında kriz gerekçesiyle maaşlarını geç alan işçilerle birlikte kriz ortamında daha çok kazanan sermaye kesimini, sanayileşmenin getirisi olarak kanserden hayatını kaybedenleri, işsizleri, iş cinayetlerinde ölen işçilerii gördüklerini belirten Tozkoparan ayrıca özetle şunları kaydetti:

“Dün kendi yaptıklarına bugün ihanet diyenlerden, dün hırsızlıkla suçladıklarını bugün baştacı edenlerden, ittifak adı altında ilkesizlik yarıştıranlardan geçilmiyor. Aralarında ayırım yoktur, ayrım yoksa partide yoktur.

Halk ya kendi çıkarından başka bir şey düşünmeyen patron adaylara, müteahhitlere ve onların ‘işlerini’ taşerere edecekleri meclis listelerine oy verecekler ya da halkın çıkarlarını savunacak, birlikte örgütlenecekleri, birlikte yürüyecekleri komünistlere.

HALKLA BİRLİKTE YÖNETMEK İÇİN

Kentler şirketlerin kar oranlarının yükseltilmesinin yönetileceği yerler değil, aksine şirketlerin açgözlülüğüne, kar hırsına karşı emekçilerin mücadele edeceği mekanlardır. Belediyeler ise emekçi refahını ve daha iyi yaşamasını sağlamak için vardır. Bu ancak şirketlerin çıkarlarını, emekçilerin çıkarları için geriletilerek yapılabilir.

Barınma hakkı, ulaşım hakkı, parasız eğitim ve parasız sağlık mümkün. Bunu göstereceğiz. Komünistlerin yerel yönetim anlayışı halkı yönetmek değil, halkla birlikte yönetmektir. İşçilerin kentini artık rantçılar, patronlar değil işçiler yönetmelidir.

Ovacık deneyiminin de gösterdiği gibi halkı karar sürecine dahil eden, toplu taşımadan suya kadar belediye hizmetlerini ücretsiz veya yasalar engelliyorsa en cüzi miktarda halka ulaştırıp kasada açık vermeden hizmeti üretmek mümkün.

ÇOMAK SOKACAĞIZ

Belediye meclis adaylarımızla da Kocaeli’nin her ilçesinde olacağız, ihalelerine çomak sokacağız,. İpliklerini pazara çıkaracağız. İş cinayetlerinin hesabını soracağız. Alacakları her kirli kararda enselerinde olacağız. Biz patronlarla aynı gemide değiliz. Halkımızı bir kez daha 31 Mart yerel seçimlerinde TKP’yi desteklemeye davet ediyoruz. Paranın saltanatı varsı halkın TKP’si var.”

BAŞ: OVACIK’TA KANITLADIK

TKP Gebze Belediye Başkan adayı Nihat Baş nesnel koşulların işçilerin de iktidara gelebileceğinin göstergesi olduğunu, halkın kendisini nasıl yönettiğini Ovacık’ta kanıtladıklarını belirtip, “Gebze’nin trafik, sağlık, çevre gibi sorunlarının halkla birlikte yönetim biçimiyle çözümü mümkün. Bugün Gebze’de gerek Anibal gerekse İstasyon’daki kavşakların halini yorumlamak için mühendis olmaya gerek var mı? Gebze’nin hava akımı Mollafenari ve İzmit yönünden geliyordu. Yıllardır her tür imara kapalı bu alanlar gerek konuta, gerek sanayileşmeye açılmadı mı?

ÜCRETSİZ EĞİTİM HAKTIR

Gebze’de, ‘Tapu vereceğiz’ diyorlar. O bölgedeki rant ortada. Biz tapu vereceğimizi söylemiyoruz. Herkese sağlıklı yaşayabileceği, barınma hakkı olduğunu söylüyoruz. Öğrencileri okutmak için çaba sarf ediyoruz. Niteliksiz okul diye de kavram çıkarttılar. Gebze Anadolu Lisesi niteliksiz oldu. Böyle bir kavram, devletin içinde olamaz. Eğitim ücretsizdir ve haktır diyoruz” dedi.

BOZKURT: YATIRIM YAPIYORLAR

Darıca Belediye Meclisi adayı Tarık Bozkurt önümüzdeki yerel seçimlerde iki temel önermenin ortaya konulduğunu belirtip özetle, “Bir tarafta şehri en işi yöneteceğini öne süren, beni seçin diyen düzenin adayları var. En dikkat çekici yanları seçilmek için büyük paralar harcamalarıdır.  Şehrin iyiliği için fedakarlık mı yapıyorlar, yatırım mı yapıyorlar. Yatırım kazancı arttırmak için yapılır. Dolayısıyla havada uçuşmakta olan projeler, seçim vaatleri, kazancın anahtarlarıdır. Her proje potansiyel bir kar kapısıdır.

Öte yandan kentte yaşayan her yurttaş o kentin yönetme hakkına sahip ve yönetme sorumluluğu taşıyan bir bireyidir. Bir kent, en iyi şekilde kentin emekçileri tarafından yönetilebilir. TKP’nin önerisi bunların söz ve karar sahibi olmalarıdır” dedi.

BOZKURT: EMEKÇİLER ÇOCUKLARINI YETİŞTİREMİYOR

Gebze Teknik Üniversitesi öğrencilerinden TKP Çayırova BMÜ adayı Halil İbrahim Bozkurt üniversitedeki tek aday olarak, gençlerin temsilcisi olduğunu söyledi. Emekçilerin kentini emekçilerin yönetmesi gerektiğini savunan Bozkurt, “Bölgemizde yüksek sayıda genç nüfus var. Meslek lisesi öğrencileri asgari ücretin üçte birine, ucuz bedava kol gücü olarak çalıştırılıyor. Üniversite sınavına hazırlıkta dersane gideri için, bir sene çalıştıktan sonra sınava gidiyor. Emekçi sınıf çocuklarını bile yetiştiremiyor artık. GETÜ tamamen o çeper üzerinde kurulmuş bir üniversite ve yoluna tamamen halktan bağımsız devam etmekte. Öğrencilerin büyük bir temsiliyetsizliği var. Olumsuzluklar gençliğin tüm potansiyelini sıfırlıyor” diye konuştu.

GÖK: HAKLARI EDİNMEK İÇİN

Gebzespor taraftarlarından, Manisa’da yerel yönetimler üzerine eğitimi süren Gebze BMÜ adayı Güven Gök, TKP olarak Gebze’nin halk tarafından yönetilmesi için onlara en iyi şekilde yön verecek partiyiz. Komşunun komşuyu tanımaz hale geldiği günümüzde, eski sokak bilincini aşılamaya çalışacağız. İnsanların eski birlikteliğini yeniden canlandırma, işçi ve emekçilerin haklarını tekrardan edinmesinin mücadelesini vereceğiz” dedi.

TUNCA: KOLKOLA OLMALIYIZ

TKP’den Darıca Belediye Meclisi’ne aday olan mühendis Hande Tunca Berberoğlu, “Mühendis işçiyim. Geçmişte ofis emekçisine memur denirmiş. Hem ofis hem üretim işçileriyle kol kola girerek büyütmeye çalışıyoruz. 100 binlerce kadın emekçi hem evini döndürüp hem fabrikada hayatta kalmaya çalışıyor. Ne fabrika ne ofiste çalışanlar buna mahkûm değil. Bu bölgede yüzlerce fabrikayı yöneten biziz. Kadınlı erkekli, çoluklu çocuklu ekmek ve aş mücadelesini siyasetle birleştirmenin, ayağa kaldırmanın zorunluluk olduğunu biliyoruz. TKP üyesi komünist bir kadın işçi olarak kadınların siyasete daha fazla katılması, sorumluluk alması için aday oldum” dedi. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

GÜNDEM Haberleri