1 Mayıs İşçi Bayramı, işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü.
Eskiden işçi bilinci çok yüksek düzeydeydi. Doğal olarak sendikal örgütlülük, haklarına sahip çıkma ve ülke gerçekleriyle yakından ilgilenme bilinci de.
Ama vahşi kapitalizmin dünyayı esir aldığı süreçten payını alan ülkemizde de hayatımızın her alanındaki insanlar gibi işçi kesimi de iyice kabuğuna çekilmiş ve kendi geçim sorunlarıyla baş başa kaldığı için birlik ve dayanışmadan söz edilemez hale gelmiştir.
Günümüzde insanlar iyice sindirilmiş, korkutulmuş, örgütlülükten özellikle uzaklaştırılmış ve silik bireyler haline getirilmiştir.
On kişi bir araya geldiğinde bile suç unsuru aranmış, en küçük protesto gösterisinde bile polis copları ve biber gazları devreye girmiştir.
İşçiler açısından olmazsa olmaz en önemli konu ise sendikal örgütlülüktür. Ne yazık ki en önemli baskı ve caydırıcı gücün kullanıldığı alan da bu alandadır.
Sendikal örgütlülük çalışanların en temel anayasal hakkı olmasına rağmen, işverenler bu örgütlülüğü kırmak ve engellemek için göz göre göre anayasayı ihlal ediyorlar.
Bir fabrikada sendikal örgütlülük başladığında hemen caydırıcı unsurlar devreye giriyor. Çalışanların sendikaya üye olmasını engellemek için ikna odaları kuruluyor, sendikadan istifa ettirilmek için zorlamalar yapılıyor, sonuç alınamazsa ise işten çıkarılıyorlar ya da taşeron işçiliğine başvuruyorlar çözüm olarak.
Bu artık son dönemde en klasik yöntem haline geldi. Bölgemizde bile sendikaya üye oldukları için binlerce çalışanın işine son verildi.
Sendikaların fabrikalarda örgütlenme çalışması yapması bizzat engelleniyor. İşveren taşeronlaşma ve benzer uygulamalarla anayasal suç işliyorlar.
Çalışanların eylem yapması, tepki göstermesi ise yasak! Zaten sadece çalışanların değil tüm kesimlerde bu geçerli.
Bu olumsuzlukların altında 1 Mayıs işçi bayramı kutlanıyor.
İşçilerin büyük bölümünün kendi iç dünyasındaki sorunlarla boğuşarak, bilinçten ve eğitimden uzak, ‘bana dokunmayan yılan’ anlayışıyla aynı döneme denk gelen bir 1 Mayıs…
Bu yıl Gebze Sendikalar Birliği çok önemli bir çalışmaya imza atıyor. 1 Mayıs’ın Gebze’de coşkuyla ve yüksek bir katılımla kutlanması için çalışmalar sürüyor. Geçtiğimiz gün Petrol-iş Sendikası Gebze Şube Başkanı aynı zamanda Gebze Sendikalar birliği dönem başkanı Süleyman Akyüz ile sohbet ederken de söyledim, 1 Mayıs’ı sadece sendikaya üye olan işçiler değil tüm işçiler sahiplenmeli. Yarın Gebze’de binlerce değil, on binlerce işçi olmalı. İşçilerin, kendi bayramlarını ne kadar sahiplendiğini yarın daha iyi görme şansımız olacak.