İÇİMİZDEKİ KOBANİ!

İsmail Kadı

 

Suriye ve Irak’ta patlayan silahlar ve bombalar içimizi yaraladı.

Ortadoğu’da sıkça kullanılan bir deyim var.

Suriye ’siz barış Mısır ’sız savaş olmaz.

Bu sözü her kim söylemişse yaşanmış tecrübeler ışığında söylenen sözler olmalı.

Türkiye, Suriye ve Irak iç savaşlarının mutlaka dışında kalmalı.

Yoksa bu ateş bizi de yakar.

Önceki günkü yazımda kısmen değinmiştim.

Türkiye iç savaşa çekilmek isteniyor.

Kobani’deki savaşın her iki cephesine ülkemizin değişik bölgelerinden savaşmak için giden her yaşta insanımız var.

Eğer sınırlarımızı koruyamazsak bu kirli savaşı durduramazsak içimizde alevler yükselir.

Suriye ve Irak’ta son yaşananlar karşısında bu değil başka iktidar olsa da aynı zorluk yaşanırdı.

İktidarın politikalarını eleştirirken bile bunu gözden kaçırmamakta yarar var.

İşin içine Ortadoğu girince büyük bilek güreşi bölgenin çözümsüz görünen fay hatlarıyla buluşuyor.

Irak’ın işgali, mezhep çatışmaları, IŞİD ve onun hilafet iddiası, Kürt meselesi ve elbette petrol, su kaynakları ve onların batıya sorunsuz nasıl ulaşacağı konusu devreye giriyor.

Başka ülkelerin çıkarları bizim yumuşak karnımız olan konularla birleşince ortaya önceki günkü tablo çıktı.

Sokağa inen göstericiler fotoğrafın tamamını görmekten yoksundur.

Aydın insanlara düşen görev provokasyon kokan gösterilere temkinli yaklaşmaktır.

Unutmayalım ki kaybedecek hiçbir şeyi olmayan bir yığın insan sokakta hızla çoğalıyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.