Ankara’da bulunan Koç Holding’in de ortaklarından olduğu Türk Traktör fabrikasında 350 işçi işten atıldı.
Peki, o fabrikada hangi işçi sendikası yetkili dersiniz ?
Tabi ki, TÜRK-İŞ’e bağlı Türk Metal Sendikası. Yani, patronların onayıyla kurulan ve sınıf sendikacılığı yerine varlığını patronların iki dudağı arasında konuşlandırıp mal mülk edinme peşinde olan, muhafazakar-milliyetçi kültürün savunucusu bir sendika.
O sendika için, Türk Traktör’den 350 işçi atılmasına ‘’seyirci kaldı’’ tanımlaması yapılıyor. İyi de, ne zaman seyirci kalmadılar ki ?
Neyse, aktüel duruma biraz daha bakıp, meseleyi anlamaya çalışalım…
İşçilerin çalıştığı Gövde-1, Gövde-2 ve boyahane kısımlarındaki işler, firmanın Sakarya Erenler’de bulunan yeni yerine taşınmış. İşçiler de, buraya gönderilmek istenince tepki göstermiş, bunun üzerine de çıkışları verilmiş.
İşte, esnek çalışma yasası böyle bir şey…
İşveren, sizi sorgusuz sualsiz ve rızasız bir biçimde işe girdiğiniz fabrikadan binlerce kilometre uzakta yine kendisine ait başka bir fabrikaya nakletmek isteyebiliyor. Buna, yasal olarak hakkı var ve siz kabul etmezseniz çıkışınızı verebiliyor, bu da yasalarla güvence altına alınmış durumda.
Peki, çalışanın hakkını koruyan bir yasa var mı ?
YOK…
Çalışanın hakkını koruması gereken sendikaları ise bu durum karşısında sus pus olmuş durumda. Hepsi olmasa bile önemli kısmı bu yeni kölelik düzenini zımmen kabul etmiş ve kendilerini ona göre pozisyonlandırma uğraşı içine girmiştir. Bunun en açık ifadesi, patron kararlarına itiraz etmemek, çıkışı gündeme gelen işçiler için direnmek yerine ‘’güle güle’’ demeyi tercih etmek.
Öyle ya, ne de olsa geride açlık ve yoksullukla terbiye edilmek istenen milyonlarca işsiz var. Onların arasından, mutlaka yeni 350 kişi bulup çıkartılır. Ardından, bir de ‘’iş veriyoruz, daha ne istiyorlar’’ diye propaganda yapılır. Yani, eski işsiz ama yeni iş sahibi olan yüzlerce insan daha, boğazlarını bile doyuramayacakları bir ücrete çalışmaya zorlanır.
İşte, sermayenin ve AKP’nin dayattığı YENİ TÜRKİYE DÜZENİ’nin özü bu...
Peki bu fabrikalardaki Türk Metal benzeri sendikalar ne iş yapar dersiniz ?
Onlar da, YENİ TÜRKİYE profiline ayak uyduran bir konumlanmaya gider, işçi haklarını, iş güvencesini savunmak yerine başka işlerle uğraşır.
Tıpkı, Türk Traktör fabrikasından çıkartılan işçilerden birinin de değindiği gibi. O işçi diyor ki; ‘’Zaten en baştan beri yanımızda olsalardı ne bu sözleşmeye imza atarlardı ne de bizi bu duruma düşürürlerdi. İşçinin işçiden başka dostu yok. Patron attı, sendika baktı……..”
Daha da söz söylemem…