Öncelikle..
Teoride ve pratikte;
Hayli hassas olduğum konuda..
Tarafsız basın elbette dünyada yoktur ama madem tarafsızlık diye bir durumlar, vakitler var.
Vakit, tarafsızlık vaktidir dediğim zamanlarda bugün bu yorum..
CHP Çayırova İlçe Örgütü’nün kongresine sayılı günler kala iki adaydan birinin lehine işler, aleyhine işler.
Umurumda değil.
Efendiliğimin yanlış anlaşıldığı anda..
Bülent Karagöz denilen; devrimcilikten geçinen..
Sözüm ona partili, CHP’li..
Partisinin ilimizdeki tek belediye başkanına üstelik evli ve çocuk sahibi kadın kişiye; Fatma Kaplan Hürriyet değil Fatma Kaplan diye yazacak derecede çürük…
Sitesinin kurucu finansörünü bile dolandıracak derecede ahlak fakiri bir gazeteci bozuntusu, meslek çıbanı ile bir tutulduğumu sanıldığım anda..
Yakarım gemileri.
**
S.Ç
Lafım size:
“Sen yazsana…” dedin ya karşındakini Bülent Karagöz sanarak.
Dün yazdım..
Çayırova’da Gebze’de..
Üstelik onca yıllık aktif siyasete rağmen yerel gazete okumadığından tespitle..
Hani ola ki bu yorumu okuyacak olursanız, dün de zaten yerel yazılı basın okumamışsınızdır kanaatindeyim.
Bu link size özel gelsin..
**
18 Eylül Pazar gecesi 23.00-24.00 aralığında Cihan Soyluçiçek ve S.Ç hariç..
Hanenin tüm sakinlerine.
Size en ufak bir ithamım yok.
Hatta;
Konu durduk yerde, “Niye Suna Çınar’ın adaylık açıklamasında divan kurulmadı”dan..
“Hakan Altıparmak, Çayırova’dan sorumlu İl Başkan yardımcısı. Binali Eniş’e geldiydi. Bize gelmedi”ye evrildiğinde..
Kendimden şüphelenip ses kaydını yine dinledim. Sormuşum…
“Davet edildi mi?” dediğimde..
O genç, doğal olarak siyasetin acemisi arkadaş, “Davet edildi” dediğinde..
Ses üzerine ses yüklendiği için zor anladım ancak, “Her tarafa mail gönderdim” dediğinde dahi..
O e-postanın davet sayılmayacağını genç, acemi siyasetçi bilmiyor olabilir. Gayet doğal, anlarım.
Ama üstelik CHP Çayırova’da üç yıl ilçe başkanlığı yaptın be adam!
Hadi o genç doğal acemi.
Sen de mi acemisin, Soyluçiçek de mi acemi?
Dün konuyla ilgili olarak CHP Çayırova Geçici İlçe Başkanı Lütfü İlhan ile görüştüm. Gayet medeni bir görüşmeydi. Olgunluk da gösterdi:
Binali Eniş’in adaylık açıklamasında divan kurulumu hataydı, kurulmamalıydı. Ancak; madem Binali Eniş’te hata olmasına karşın divan kuruldu. “Hata” Suna Çınar’ın adaylık açıklamasında da sürmeliydi. Bundan sebep, Çınar için divan kurulmaması hataydı.
Lütfü İlhan; Binali Eniş’in adaylığının açılış konuşmasında Ensar Öğüt, Mehmet Hilal Kaplan ve Timur Koç şahsında ikisi eski milletvekili, biri kurucu belediye başkanı üç..
Ses kaydı yapmamıştım. Belki bir iki kişiyi daha ismiyle anons etti. Ancak şuna eminim. CHP İl Yönetim Kurulu Üyesi Baran Aydın’ı anons etmedi.
Suna Çınar’ın adaylık açıklamasında Mehmet Hilal Kaplan ve Baran Aydın vardı. Bence de Kaplan’ı ismen anons etmesi daha şık olabilirdi ama olmaması da skandal değil.
Veya, kongre sürecinde taraf tutuyor manasına, yani siyaseti de az biraz bilirim haliylen, bence de asla gelmez.
Bu arada…
Suna Çınar’ın yazılı metinden okuduğu açıklamasının ilk cümlesini hatırlatayım:
“Sayın ilçe başkanlarım. Değerli delegelerimiz ve parti üyelerimiz. Hoş geldiniz."
Yorum yok..
**
Hakan Altıparmak ile de, Altıparmak –muhtemelen arayacaktı- beni aramadan görüştüm.
Davet edilmediğini söyledi.
Sonra bir daha aradım. e-postasında da bir şey görmediğini belirtti.
“Acemi” kelimesine az biraz içerlemiş olabilir. İnce yollu sitem etti.
“Bir çay içimi meseleyi görüşelim” dedi.
Hakan Altıparmak, Suna Çınar’ın adaylık açıklamasına davet edilmedi.
Cihan Soyluçiçek, o genç partilisinin, “mail attım her yere” sözünü, kendi oluşturduğu desibelin yoğunluğundan sebep duydu mu bilmiyorum ama madem davet edildi sayıp yüklendi:
Hakan Altıparmak’a bence bir özür borçludur.
Kendimden şüphelenip ses kaydını dinlediğimde sorduğuma dair kendi sesimi duymasam,
Samimiyetle söylüyorum. Ben Altıparmak’tan özür dileyecektim.
Bir de çok tartışılır bizim meslekte.
Altıparmak aleyhinde bir iddia var. Aranmalı mı idi?
Konunun içeriğine göre değişir.
İddia; yüz kızartıcı diye tabir edilen bir iddia tipi değildir.
Kaldı ki iddia vardır ama bir söyleyeni, bir sahibi vardır.
Cihan Soyluçiçek, sözünün sahibi olmalı, tekrarlıyorum, Altıparmak’tan özür dilemelidir.
**
Bir diğer önemli detay..
Önce konu harici..
Gebze Ticaret Odası’nın yarın Darıca’da açılış töreni var.
GTO Basın biriminden sevgili İkbal Özköse tarafından arandım.
“Uzun süredir etkinliklerimizde gözükmüyorsunuz. Davetiyenizi whatsapp ile yolluyorum” dedi. Gününü sordum. Çarşamba demiş ama ben Perşembe anladım. Whatsapp kullanamadığımı belirtip davetiye için email adresi verdim. Etkinlik Çarşamba imiş ama ben o gün İzmit’te olacağım. Geri döndüm. Davete teşekkür edip gelemeyeceğimi belirttim. Çünkü genel kural bu…
Sonra konu dahili..
CHP Çayırova İlçe Başkan adaylarından Binali Eniş..
Adaylığına dair toplantıya davet için bir hafta önceden, telefonla aradı.
Haberleştirdik.
Üç gün kala, bu sefer yine aradı:
“Haberleştirdik. Programa da yazdım” dedim.
Öyle demesem eminim 24 saat kala yine arayacaktı…
Suna Çınar..
24 saatten kısa süre kala, cumartesi akşamı aradı.
“Delegeleri aramaktan sıra gelmedi, arayacaktım zaten” dedi.
İsimlendirip detay vermeyeceğim.
Suna Çınar beni aramadan önce, Suna Çınar’ı Gebze’nin Mutlukent Mahallesi’nden Çınar’ın adaylığını destekleyen biri aradı.
Çınar’a tavsiyede bulundu ama bir detaydan söz etmedi.
Çınar’ı arayan, Çınar’ı aramadan önce biri tarafından arandı.
O kişi kimdi ve ne dedi?
Suna Çınar merak ediyorsa, kendisini arayanı arayıp sorup, öğrenebilir.
Bağlarken..
Aslında yine yazmayacak, kongre sonrasına saklayacaktım ancak çok ağırıma gitti.
Bülent Karagöz gibi tekrar ederim ki ilk haber sitesini kurması için kendisine birilerinin aracılığı ile finans desteğini sağlayanı bile dolandıran bir ahlak fakiriyle..
CHP Gebze İlçe’de; Bilge Ercan Altıntaş ile Çiler Boylu’nun yarıştığı kadın kolları kongresinde Boylu aleyhine atıp tutup..
Boylu ile kongre öncesi Boylu’nun sunuculuğunu üstlendiği bir programda denk gelip Boylu, “Beni tanımıyorsun bile, nasıl yazdın” diye sorduğunda..
“Yaz dediler yazdım” diyen..
Üstelik gayet doğalmış gibi kendisi de bu hikayeyi yazan..
“50 TL aldı mı her türlü tetikçiliği” yaptığını itiraf eden..
Bugün olduğu gibi o günde aslında dava açması gerektiği köşe yazılarımda sus pus kesilip kabullenen..
Kuvvetle muhtemel Suna Çınar’ın da, “50 lirayı hesabına yolluyorum. Yaz..” dediği Bülent Karagöz ile beni bir tutup, “Sen yaz…” demesi çok ağırıma gitti.
Yoksa, kongre sonrası içindi bu yorum diyorum.
Bir de çok ustasınız ya..
O açıklamayı CHP Derince İlçe Kongresi’nin gerçekleştiği gün, üstelik tam da sandığın açıldığı vakte nasıl denk getirdiniz yahu..
Hadi ekip doğal ve masum, acemi. Usta gözüken biri var, bence o da acemi.
Ama, Cihan Soyluçiçek’de mi acemi.
Üç yıl CHP Çayırova’yı yönetti yahu diyorum.
Başka da bi’şi demiyorum…
**
CHP İL YÖNETİMİ VE TÜM KATILIMCILARDAN
SADECE HAKAN ALTIPARMAK’I KAST ETTİM
Dünkü yorumumda bir cümleye atfen..
Dünkü yorumda Binali Eniş’in adaylık açıklamasına gelip Suna Çınar’ın adaylık açıklamasına gelmeyen..
Başta CHP yöneticileri olmak üzere..
Hakan Altıparmak harici kimseyi eleştirmedim. Hakkım da yok.
Altıparmak’ı da..
CHP İl Örgütü’nün Çayırova’dan sorumlu il başkan yardımcısı olmasından ve
Sorduğumda, “Davet ettik” diye yanıt verilmesinden ötürü eleştirdim.
Davet edilmediğini söyledi.
Yıllardır az çok tanırım, sözü senettir. Kaldı ki kanaatimde odur: “Her tarafa mail attık da” ne… Davet edilmedi.
Bir de her yazdığımın arkasındayım. O yorum üstelik başlığıyla orada kalacak.
Ancak Altıparmak’a da “Acemi” yazdım.
Sildim varsayın…