Olay, 19 Ekim 2022 yılında Kemalpaşa Mahallesi Yalı Cami Sokak'ta meydana geldi. Husumetli iki grup sokak ortasında tartıştı. Tartışmanın büyümesiyle taraflar birbirine girdi. Abdullah A. (31), Çağrı T. (23) ve Ömer K. (32) isimli 3 arkadaş, diğer gruptan bulunan Emrah Akkuş'a kurşun yağdırdı. Olay sonrasında 3 şüpheli olay yerinden kaçarak uzaklaştı. Emrah Akkuş hayatını kaybetti, yaralanan arkadaşı Mehmet C. ise hastanede tedavi altına alındı.
Yapılan araştırma neticesinde olaya karışan Abdullah A., Çağrı T. ve Ömer K. ile "delilleri yok etmek" şüphesi bulunan Nilüfer A. (22) gözaltına alındı. İfadeleri sonrasında Nilüfer A. serbest bırakılırken, diğer 3 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İddianameden
Olaya ilişkin hazırlanan iddianamede, Abdullah A., Çağrı T. ve Ömer K.'nin yakın arkadaş oldukları belirtildi. Emrah Akkuş'un olaydan bir gün önce Abdullah A.'nın işletmeciliğini yaptığı eğlence mekanına gittiğinin vurgulandığı iddianamede, burada kavga çıktığı ve olayda Abdullah A. ile bazı arkadaşlarının darp edildiği ifade edildi.
İddianamede, bu husumetten dolayı Abdullah A.'nın olay saatinden önce arkadaşları Ömer K. ve Çağrı T.'ye "Olay var toplanın" şeklinde sözler söyleyerek şüphelileri eğlence mekanına çağırdığı, şahısların olay saatine kadar eğlence mekanı civarındaki sokaklarda Emrah Akkuş'u arayıp sordukları bilgisine yer verildi.
Bu sırada Emrah Akkuş'u tanıyan 2 kişi ile sanıklar arasında omuz atma meselesinden kaynaklanan münakaşa meydana geldiğinin belirtildiği iddianamede, bu durumun maktule söylenmesi üzerine olay yerine gelen Emrah ve Mehmet C.’nin şüphelilerle aralarında tartışma çıktığı kaydedildi. İddianamede, tartışma sırasında sanıkların daha önceden bu olay için aldıkları silahlarla yakın mesafede çok sayıda ateş etmeleri sonucunda Emrah'ı Akkuş'un öldürüldüğü vurgulandı. Aynı zamanda iddianamede, olaydan sonra Abdullah A.'nın arkadaşlarıyla birlikte sevgilisi Nilüfer'in evine gittiği, silahları saklamasını istedikleri, kanlı kıyafetleri değiştirip tekrardan eğlence mekanı sokağına geri döndüklerinin tespit edildiği kaydedildi.
4 sanık yargılanıyor
Nilüfer A. hakkında da "Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan, Abdullah A., Çağrı T. ve Ömer K. hakkında ise "Tasarlayarak kasten öldürme", "Olası kastla silahla yaralama", "Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma" suçlarından açılan davanın duruşması, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlandı. Duruşmaya tutuksuz ve tutuklu sanıklar, taraf avukatları ve aileler katıldı.
Abdullah A.: "Kavgayı ayırmaya çalışırken darp edildim"
Eğlence mekanının işletmeciliğini yaptığını söyleyen tutuklu sanık Abdullah A., "Gece yarısı 00.30 civarında kasada dururken dışarıda gürültü sesi duydum. Dışarı çıktığımda Emrah Akkuş, yanında ismini hatırlamadığım biri, benim personelim ve yerde yatan şahıs gördüm. Şahsın darp edildiğini gördüm. Olayı ayırmaya çalışırken ben de darp edildim. Olay bu şekilde başladı. Ben içeri kaçtıktan sonra Emrah ve arkadaşlarının içeri girmeye çalıştığını gördüm. Olayı yapanlar 5 dakika sonra dışarı çıktı. Gürkan abi gelerek bizi Emrah ve arkadaşlarıyla barıştırdı. Zaten Emrah'ı tanımıyordum" dedi.
"Emrah'ın üstünde silah olabileceğini düşündüm ve ben de yere ateş ettim"
Bir süre sonra Ömer K. ile yolda yürüdüğünü söyleyen Abdullah A., "Bir süre sonra yolda tanımadığım 2 çocukla fark etmeden omuzumuz çarpıştı. Çocuklar ve Ömer arasında diyalog yaşandı ama konuşmayı hatırlamıyorum. Bir süre sonra biz iş yerinin önünde otururken 5-6 kişi Ömer’in üstüne yürüdü. O sırada silahın patladığını duydum. Silah patlayınca Emrah’ın üstünde silah olabileceğini düşündüm. Ben de bir el yere ateş ettim sonrasında silahımın şarjörü yere düştü. Emrah'a karşı ne silah doğrulttum ne de ateş ettim. Olay hızlıca gerçekleşti ve oradan kaçtık" şeklinde konuştu.
"Sanıklara ne silah, ne de fikir verdim"
Olaydan önce arkadaşlarını çağırıp silah verdiği iddiası sorulması üzerine sanık Abdullah A., "Hiç kimseye silah vermedim. Arkadaşlarımla görüştüm ancak silah vermedim veya onlarla darp edildiğim olayını konuşmadım. Sanıklara ne silah verdim ne de fikir verdim. Olayla ilgili diyalog geçti ama devamıyla ilgili diyalog kurulmadı bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Ben Emrah'ın ayaklarına doğru ateş ettim. Korkuyla ateş ettim. Olaydan sonra kız arkadaşımın evine 5 kişi gittik. Üzerimizde olayın şoku vardı. Silahlarımızı ve kıyafetlerimizi çıkararak masanın üstüne koyduk. Silahları saklamak için kız arkadaşım Nilüfer'den bez istedim. Nilüfer'e bir şey anlatmadık. Daha sonra Tayfun isimli arkadaşımla polisin yanına giderek olayları anlattım. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum. Ben kimseye Emrah'a vurması için örgütlemedim, çağırmadım" diye konuştu.
Çağrı T.: "Emrah yerdeyken bana küfür edince ona tekme attım"
Sanık Çağrı T., "Olay günü Abdullah, 'İş yerinde sıkıntı oldu, gel dükkanda dur' diye beni aradı. Gittikten yarım saat sonra bana tabancayı verdi. Herhalde dükkanda bir şey olursa koru diyerek tabanca diye verdi. Ben iş yerindeyken silah sesi duydum. Dışarı çıktığım Emrah da oradaydı. Korktuğum için belimdeki silahı çıkarıp yere doğru 5 el ateş ettim. Emrah yerdeyken bana küfür edince ona tekme attım. Sonrasında olay yerinden kaçtık. Emrah'ta silah görmedim" şeklinde konuştu.
Ömer K.: "Omuz atma olayının kavga çıkarmak için kılıf olduğunu düşünüyorum"
Yaşananları anlatan Ömer K. ise "Olay günü çocukluk arkadaşım Abdullah'ın işlettiği eğlence mekanına gittim. Abdullah maktul tarafından darp edildiği anları kameradan bize izletti. Emrah, Barlar Sokağı'nın müdavimi olduğu için ondan korktuk. Abdullah ile dışarı gittiğimizde 2 kişinin bizi takip ettiğini fark ettik. Sürekli elleri bellerindeydi. O gece 2 çocukla omuz çarpma meselesi yaşandı. Çocuklardan biri Abdullah'a omuz attı. Ben çocuğa baktığımda 'Neden bakıyorsun?' dedi, olay çıkmasın diye yola devam ettik. Bir süre sonra maktul yanımıza gelerek, 'Kim çocuklara artistlik yapıyor? Benim adım Emrah Akkuş' dedi. Omuz atma olayının kavga çıkarmak için kılıf olduğunu düşünüyorum. Ben Emrah'a omuz atma meselesini anlatmaya çalışırken Emrah göğsüme yumruk attı, küfür etti, elini arkasına attı, silah ya da bıçak çekeceğini düşündüm. Mehmet C. ve Emrah bana saldırdı. Bunun üzerine Emrah'ın ayaklarına doğru ateş ettim. Atışlarım her daim yere yönelikti. Amacım öldürmek değildi. Öldürmek isteseydim Emrah'ın başına ateş edebilirdim. Küfür etmesine sinirlendiğim için ayaklarına tekme attım. Olay sonrası Nilüfer'in evine gittik. Abdullah telefonla birisi ile konuştu ve Emrah'ın öldüğünü söyledi. Eve gittik sonra polisler bizi aldı" ifadelerini kullandı.
Nilüfer A.: "Şahıslar silah ve kıyafetlerini eve bırakıp çıktılar"
"Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan yargılanan tutuksuz sanık Nilüfer A. da, "Olay günü evimdeydim, olaydan haberim yoktu. Sanıklar eve geldiğinde tedirginlerdi. Benden sürekli bez ve su istiyorlardı. Üstlerini kanlı görmedim. Şahıslar silah ve kıyafetlerini eve bırakıp çıktılar. Ne yapacağını bilemedim. Diğer gün polisler ve Abdullah geldi. Silahını istedi. Çekmeceye koyduğum tabancayı verdim, diğerlerini vermek aklıma gelmedi. İkinci gelişinde kıyafet ve diğer malzemeleri de verdim" diye konuştu.
Emrah Akkuş'un abisi: "Sanıklar Sercan'ın sözüyle hareket etmişlerdir"
Sanıklardan şikayetçi olan maktulün abisi, "Emrah eşi dostu tarafından sevilen birisiydi. Emrah ile işletme sahibi Sercan A. arasında husumet yaşanmıştır. Olay sabah yaşanandan bağımsızdır. Sanıklar Sercan'ın sözüyle hareket etmişlerdir. Sercan ve Nilüfer dahil hepsinden şikayetçiyim" şeklinde konuştu.
Tanık Berke T.E.: "Emrah, Ömer'e elinin tersi ile vurdu. Silahlar patlayınca Okan ile kaçtık"
Başka suçtan tutuklu bulunan tanık Berke T.E., "Olay günü Okan ile beraber yürüyorduk. Abdullah ve Ömer isimli şahısla omuz atma meselesi yaşandı. Ömer ile omuz çarpması yaşadık ancak kendi aramızda hallettik. Okan ile çorba içmeye gittik. Emrah abi de oradaydı, beraber sohbet ettik ancak omuz atma meselesini anlatmadık. Emrah abi sarhoştu. Bir süre sonra Emrah abi, çorbacının önünde birkaç kişiye tokat attı ancak ne sebeple olduğunu bilmiyorum. Sonra çorbacıdan beraber çıktık. Ara sokakta Emrah ile Ömer'i gördük. Emrah, Ömer'e elinin tersi ile vurdu. Silahlar patlayınca Okan ile kaçtık. Ne benim, ne Okan'ın ne de Emrah'ın üstünde silah yoktu. Emrah'a hatırladığım kadarıyla sadece şahıslarla çarpıştığımızı söyledik. Yaşananları çok hatırlamıyorum. Biz Okan'la Ömer ile Abdullah'ı takip etmedik" şeklinde konuştu.
Tanık Okan A: "Emrah abi, sanıkların yanına giderek 'Çocuklara neden karışıyorsunuz beni tanıyor musunuz' dedi"
Tanık Okan A. ise "Berke ile yürürken Ömer ve Abdullah ile çarpıştık. Biz karşı tarafı hiç tanımıyorduk, tesadüfen omuz çarpma olayı ve tartışma yaşandı. Berke birilerini ararmış gibi yaptı, karşı tarafta mekanın yerini söyleyerek 'Biz buradayız, kimi çağırırsan çağır' dedi ama Berke'nin telefonunda kartı yoktu, kimseyi aramadı. Bu durumu gidip Emrah abiye söyledik. Emrah abi, sanıkların yanına giderek 'Çocuklara neden karışıyorsunuz, beni tanıyor musunuz?' dedi. Ömer'in göğsüne tokat veya yumru attı. Bunun üzerine karşı taraf silah çekti. Berke ile silah sesini duyunca kaçtık, bildiklerim bunlardan ibarettir" ifadelerini kullandı.
Tanık Ümit A.: "Sercan Emrah'ı telefonla arayarak küfür etti"
SEGBİS ile duruşmaya katılan tanık Ümit A., "Olay akşamı eğlence mekanından çıktık ve yaşlı amca bana küfür etti. Bunun üzerine Emrah ile neden küfür ettiğini sorduk. Aramızda konuşma geçerken sanıklar gelerek olaya karıştı, arbede oldu. Ben olayı ayırmaya çalıştım. Daha sonra Emrah ile olay yerinden ayrılarak çorbacıya gittik. İş yeri sahibi Sercan isimli şahıs, Emrah ile telefonla konuştu. Emrah'ın 'Küfür etme ayıp ediyorsun' dediğini duydum. Bir süre sonra Emrah'ı 14-15 yaşındaki bir çocuk aradı. Emrah gittikten sonra olayların yaşandığını öğrendim" dedi.
Tanık Sercan A.: "Olay tarihinde yurt dışındaydım"
Eğlence mekanın sahibi olduğunu söyleyen Sercan A., SEGBİS ile duruşmaya katılarak, "Olay tarihinde yurt dışındaydım. Abdullah iş yerimi işletiyor. Emrah ile Abdullah'ın arasında tartışma çıktığını öğrendim. Başka arkadaşımız Gürkan, Emrah'ın yanına giderek arayı bulmuş tarafları barıştırmış. Sonradan gece tekrardan olay yaşanmış. Benim bildiğim bundan ibarettir. Emrah daha önce yanımızda da çalıştı. Abdullah'ın telefonuyla Emrah ile konuştum, aramızda herhangi küfürleşme olmadı. Sosyal medyada Emrah ile mesajlarımız olduğu doğrudur. Ne yazdığımı hatırlamıyorum. Ben her yazdığım mesajı silerim" diye konuştu.
Tanık Soner A.: "Sercan Emrah'ın annesine küfür etti"
Dosyadaki son tanık Soner A. ise Emrah Akkuş ile ev arkadaşı olduklarını belirterek, "Ümit abi ve Emrah ile eğlence mekanına giderek bir şeyler içtik. Biri Ümit abiye laf söyledi. Emrah, 'Sen nasıl benim misafirime laf söylersin' dedi. Sercan'ın mekanından 2-3 kişi gelerek olaya karıştı. Emrah, 'Siz karışmayın' dedi. Sonra biri telefon getirerek Emrah'a verdi. Emrah telefonla Sercan isimli adamla konuştu. Emrah, Sercan'a küfür etmemesi gerektiğini söyledi. Emrah, Sercan'ın annesine küfür ettiğini söyledi. Olay yatıştıktan sonra çorbacıya gitti. Sonradan yaşananları bilmiyorum" şeklinde konuştu.
Sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını isteyen maktul ailesini avukatı, "Maktulün vücudunda 15 mermi girişi vardır. Maktulün başına tekme ile kasti şekilde vuruluyor. Sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına, gelecek celse tanıkların dinlenilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
Genç adam 15 el ateş edilerek öldürülmüştü: Olay gününü ilk kez anlattılar
İzmit'te Emrah Akkuş'un sokak ortasında 15 el ateş edilerek öldürülmesine ilişkin tutuklanan 3 sanık ile "delilleri yok ettiği" gerekçesiyle yargılanan genç kız ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada sanık ve tanıklar olay günü yaşananları anlattı.