Dördüncü Sanayi Devrimi çalışma hayatını derinden değiştirmektedir. Akıllı makineler iş hayatının DNA’sına yeni bir şekil vermektedir. Hızı artarak devam eden dijital dönüşüm; küresel emek piyasası ile birlikte örgüt yapılarını, yönetim ve iş yapma biçimlerini, çalışma koşullarını, geleneksel iş ilişkisini ve endüstri ilişkilerini yeniden şekillendirmektedir.
ROBOT KULLANIMI HER
YIL YÜZDE 16 ARTIYOR
Dördüncü Sanayi Devrimi endüstriyel robot kullanımı da hızla arttırmaktadır. Uluslararası Robot Federasyonu (International Federation of Robotics, IFR)’na göre robot kullanımı her yıl ortalama yüzde 16 artış göstermektedir. IFR’nin verilerine göre 2021 yılında dünya genelinde tahminen 3.8 milyon endüstriyel robot fabrikalarda kullanılacaktır. On yıl öncesinde fabrikalarda kullanılan endüstriyel robot sayısı ise 1.1 milyon civarındaydı.
ROBOT – İNSAN İLİŞKİSİ
DAHA DA YAYGINLAŞACAK
Endüstri 4.0 ile birlikte robotların teknolojik ve ekonomik önemi dünya genelinde artış göstermektedir. Robotlar üretim sektörünün dışında farklı sektörlere de yayılarak gerek iş hayatının gerekse günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olmuş durumdadır: modern üretim tesislerindeki endüstriyel robotlar, günlük veya mesleki hayatta kullanılan hizmet robotları, savunma sanayinde kullanılan dronlar, ulaşım sektöründeki insansız araçlar. Yapay zekâlı robotların kullanımı arttıkça robot-insan işbirliği de daha da yaygınlaşacaktır.
Robotlar insanlara yardımcı olan, insanlar ile birlikte koordineli çalışan, hatta insanları yöneten ve kontrol eden pozisyonları işgal etmeye başladılar bile. Onlar artık sadece yardımcı değil, yeni çalışma arkadaşı, bir meslektaş ve robot yönetici.
Endüstri 4.0’ın İstihdam Üzerindeki Etkisi Yıkıcı mı Geliştirici mi Olacak?
Ancak robotların bu yeni görevleri ile birlikte birçok işin robotlar tarafından yapılması nedeniyle emek piyasası da etkilenecektir. Bu konuda farklı görüşler bulunmaktadır.
McKinsey Global Institute (2015) bugünkü teknolojik gelişmelerin ilk sanayi devrimlerine göre on kat daha hızlı ve üç yüz kat daha fazla olduğunu tahmin etmektedir. Sonuç olarak; teknoloji tüm sektörlerde ve mesleklerde işgücü piyasasını ve emek ilişkilerini ciddi düzeyde değiştirecektir. Söz konusu süreçte en temel belirsizlik otomasyonun işgücünü ne ölçüde ikame edeceği, bunun ne kadar zaman alacağı ve ne kadar ileri gideceğidir.
Ancak yeni yaratılan işlere zamanında uyum sağlayamayan veya gerekli dijital yetkinliklere sahip olamayan çalışanların uzun vadeli olarak teknolojik işsizlik ile karşı karşıya kalması kaçınılmaz olacaktır.
GELİŞTİRİCİ ETKİ, YIKICI
ETKİYE BASKIN GELMELİ
Endüstri 4.0 ile birlikte artarak gelişen teknolojinin istihdam üzerinde yaratacağı iki temel etkisi önemli bir husustur. Birincisi, teknolojinin emeği sermaye ile ikame edip işçileri işsiz kalmaya ya da yer ve iş değiştirmeye zorlayan yıkıcı veya diğer anlamı ile yer değiştirme etkisidir. İkincisi ise yeni ürün ve hizmetlere olan talebi arttıran, yeni mesleklerin işlerin ve sektörlerin ortaya çıkmasına imkân veren verimlilik veya geliştirici etkidir. Söz konusu etkilerden beklenen ise geliştirici etkinin yıkıcı etkiye baskın gelmesidir.”