GEBZE’NİN GELECEĞİNİ KURTARMAK

Cengiz Akgün

1978 yılının Sonbaharında Gebze’ye ailecek taşındık.

10 yıllık ışıltılı İstanbul yaşamı sonrası Gebze bizim için adeta köye geri dönüş gibi bir şeydi.

Merkez dışında yolların kayda değer bölümü stabilize topraktı ve altyapı diye bir şey zaten yoktu. Evlerin kanalizasyonu foseptik çukurlarına akıyordu. Havanın sıcak olduğu yaz günlerinde foseptik kuyusundan fena koku yayılırdı.

İçme suyu ise açılmış kuyulardan temin ediliyordu. Suyun acımtırak ve oldukça soğuk olduğunu bugün bile anımsarım.

Sokaklarda aydınlatma olmadığı için gece her yer zifiri karanlıktı.

Sanayinin yeni, yeni boy atmaya başladığı Gebze’de göç dalgası ufak, ufak başlamıştı.

İş ve aş bulmak umuduyla yatağı yorganı kapan Gebze’nin yolunu tutuyordu.

Sonrası malum, göç ve beraberinde hızla artan nüfus, çarpık, plansız kentleşme.

Kısaca Gebze o yıllarda belki köy gibiydi fakat şimdiki kadar büyük sorunlar yoktu.

Gebze’de bugün trafik ve park sorunu, kirli havası, yoğun nüfustan kaynaklı bol miktarda sorun ve sıkıntı yaşanıyor.

Gebze’de yaşamaktan kim mutlu?

Bence hiç kimse.

Mecburiyetten, iş ve aştan bir takım ailevi konulardan dolayı Gebze’de insanlar yaşamlarını sürdürüyor.

Kaldı ki Gebze’yi de işgal eden Suriyeli, Afganlı vb kaçak göçmenleri saymıyorum bile.

Onlar zaten sorunların üzerine yeni ciddi sorunlar ekledi.

Gebze’nin bu saatten sonra toparlanmasına dönük alınacak ve yapılacak çalışmalar için uzun yıllar gerekecek.

Çünkü sorunlara karşı yılların ihmali, pansuman tedbirler ve geleceğin iyi okunmamasının faturası ödeniyor.

Gelişmiş ülkelerde kentlerin 50-100 yıl sonrası planlanıyor ve ona göre de çalışmalar yapılıyor.

Bizim ülkemizde ise yerel yönetimler başta olmak üzere devletin ilgili kurumları geleceğe yatırım yapmıyor. Günü kurtarmak, koltuğu sağlama almak adına popülist yaklaşımlarla göz boyayacak bir takım rutin işleri ‘önemli proje ve çalışma’ olarak yutturuyor.

Sadece Gebze değil genelde her il ve ilçede durum aynıdır.

Gebze il olursa bu durum değişir mi?

Evet!

Ancak sadece il olmak yetmiyor, şehrin artık ileriye dönük yeni bir anlayışla yönetilmesi gerekiyor.

Yerel yönetimleri artık kapanın elinde kalmaması gerekiyor.

Gebze’nin hak ettiği konuma yani çağdaş muasır kentler düzeyine ulaşması için partiler üstü ve siyasetten arındırılmış yeni bir seçenek lazım.

2024 yerel seçimleri bu açıdan Gebze’nin derlenip toparlanması ve yeni bir hikaye yazması için çok önemli.