‘’FIRTINA RÜZGÂR İÇİNDE’’

Halil Yeni

Şiir yazmakla şair olmak arasında ki ayrım, dağla ile taş büyüklüğünde ki ayrım gibidir bilirim. Yine de mücadele içerisinde yaşadıklarımı şiire dökmeden edemedim. Şair olmayan bir gencin şiire sevdasıdır bu. Çünkü yazdıklarımın benimle birlikte yok olup gitmesini istemedim.

 

 

Tam iki yıldır bu köşede başta gençliğin, emekçilerin ve memleketin sorunlarını yazmaya gayret eden ben, bu hafta izninizle yeni çıkan şiir kitabım ‘’Fırtına rüzgâr içinde’’ den bahsedeceğim.  Çünkü bu kitapta şiir yok sadece. Bu kitapta Türkiye’nin yakın siyasi tarihi de var. Ülkenin 80’li yıllarında doğan, 90’lı yıllarında çocuk olan ve 2000’li yıllarında büyüyen bir gencin memleketin haline dair gördükleri, yaşadıkları ve hissedekileri var.  

 

Darbe yılları hayatta bile olmayan birinin darbeden yıllar sonra dahi darbenin toplum üzerindeki etkilerini görmesi, 12 Eylül’e isyan etmesi var. Gece yarıları basılan evlerin kırılan kapı sesleri, hücrelerde dayak yiyen insanların bedenlerinde ki işkence izleri, müebbet hapse çarptırılan bir tutsağın özgürlük özlemi ve idam sehpasında kendi taburesini tekmeleyip ölümsüzleşen kahramanların son nefesi var.

 

Çocuklar var bu şiir kitabında. Elleri kalem yerine taş tutan ve anneleri tarafından büyüdüğü görülmeden hayatları son bulan Filistinli çocuklar var. Suriyeli, Iraklı, Ortadoğulu çocuklar.  Uçurtmasını gökyüzüne salamayan, artık sokaklarda korkmadan oyun oynayamayan çocuklar. Bizimde çocuklarımız var. Irkları farklı olsa da kaderleri bir olan Türk çocuklar, Kürt çocukları var.

 

Emekçi kentinde yaşıyoruz şiirlerimde işçiler var. 8 Mart günü her şeyden habersiz fabrikasında çalışan yada her şeyin bilinciyle meydanlarda ekmeğini savunan kadınlar var. Her gün çalıştığı fabrikaya ayağını süre süre, küfür ede ede giden esaret ablukasında ki işçiler var. Ellerine bulaşan motor yağıyla balıkçılar, tütün fabrikasında kâğıtçılar, metal fabrikasında kaynakçılar var. Ve emekçinin hakkı için sokak ortasında bildiri dağıtırken yine o emekçiler tarafından omuz yiyen, küfür yiyen devrimciler var.

 

Koca yürekli insanlarda var şiir kitabımda. Haziran direnişçileri, hayatlarını halkı için siper edip öldürülen ülkemin gençleri var. Umut var. İnat var. Direnç var. Şimdi büyük bir mutlulukla şiirlerimi siz dostlarımla paylaşıyorum. Ve adına ‘’Fırtına rüzgâr içinde’’ dediğim şiir kitabımı beğeninize sunuyorum.

***

Not: 8 Şubat Cumartesi, 9 Şubat Pazar Günü Tahir Canan Özgürlük kitap evinde gerçekleştireceğim imza günlerine tüm okurları davet ediyorum. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.