ne senin yüzün bebek
ne benim yüzüm bebek
sevdamız bebek güzelliğinde olsun.
enkaza vurmuş ya bizleri zaman
tek bacaklı evlerde
evcilik oyunlarını oynar dururuz...
tekdüze sevdaları yaşamaktan bıksak bile,
ayrılıkların vurgunlarından korktuğumuz için
tek bacaklı evlerde
ömrümüzü harcar gideriz.
hele düşmeye göreyim
yasaklı sözcüklerden
yaktığım ateşler yakar,yok eder beni...
ay doğan gecelerin birinde
özgürlük türküleri dilimde
ellerimde dövüşken şiirlerle
bütün geceni süsler gelirim....
günlerime şiirler ,şairler
güzel kadınlar düşse de
aklım sende kalır.
sen cemreyi tanır mısın?
cemre düşmüş...
bana düşmedi ya...
ister havaya,ister suya,ister toprağa düşsün...
toprağa kimler düşmüyor ki...
hiç düşmez dediğim
Efe Hüseyin emmim beş gün önce
toprağa düşmedi mi?
cemre toprağa düşmüş bana ne.....
hangi cemre durdurabilir ki...
sevdiklerimin birer birer ölüşünü.
Efe Hüseyin emmim yok ya...
erik ağaçlarının rahmi delindi...
bu yüzden erik ağaçları kanar durur
benim gibi....
gece uyuklamaya başladı bile
sen yoksun...
biraz sonra ağıtlar yakar yalnızlığım.
ben ağlarım...
gecenin yalnızlığı gündüz
gündüzün yalnızlığı gece
benim yalnızlığım ise
erik ağaçlarının kanaması...