“Emekliliğin en kötü olduğu ülkeler sıralamasında Türkiye başı çekiyor.
ABD merkezli Mercer CFA Enstitüsü’nün açıkladığı “Küresel Emeklilik Endeksi 2024 Raporu”na göre, Türkiye emeklilik sisteminde Arjantin, Hindistan ve Filipinler ile birlikte en kötü sıralamada yer alıyor. Bu tablo, iktidarın yıllardır sürdürdüğü yanlış politikaların ve emeklileri görmezden gelen anlayışının bir sonucudur” diyen Kanko, şu ifadelere yer verdi;
“Emekliler, yıllarca çalışarak ülkeye hizmet etmiş, hak ettikleri onurlu yaşamı istiyorlar. Ancak hükümet, düşük maaşlar ve yetersiz sosyal haklarla onları sefalet içinde yaşamaya mahkum ediyor.
Bu gidişatı kabul etmiyoruz! Emeklilerimizin hak ettiği yaşam standardına kavuşması için derhal adım atılmalı ve bu çarpık sistem değişmelidir.
En düşük emekli maaşı açlık sınırın üzerinde en az 25 bin lira olmalıdır.
Türkiye'de emekli maaşlarının düşüklüğü, yalnızca ekonomik bir sorun değil, aynı zamanda sosyal bir adaletsizlik ve insan onurunu zedeleyen bir durumdur. Emekliler, yıllarca çalışarak ülke ekonomisine katkıda bulunan, topluma değer katan bireylerdir. Ancak, hükümetin maliye politikaları ve mevcut emeklilik sistemi, bu bireylerin hak ettikleri yaşam standartlarına ulaşmalarını engellemektedir.
Maliye politikaları, genellikle kısa vadeli hedeflere odaklanmakta ve sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini göz ardı etmektedir. Emeklilik fonlarının yetersiz yönetimi, emekli maaşlarının sürekli olarak düşmesine yol açmakta ve bu durum, emeklilerin temel ihtiyaçlarını karşılamalarını zorlaştırmaktadır. Ayrıca, emekli maaşlarının belirlenmesinde kullanılan kriterler, enflasyon ve yaşam standartları dikkate alınmadan oluşturulmakta, bu da emeklilerin alım gücünü ciddi şekilde eritmektedir.
EMEKLİ MAAŞLARININ HEDEF ALINMASI
Mevcut emeklilik sistemi, katılımcıların yıllar içinde ödediği primler ile emekli maaşlarını belirlemesi gereken adaletli bir yapıdan uzaklaşmıştır. Sistemin, emeklilik yaşını yükseltme ve maaşları dondurma gibi önlemlerle daha fazla yük getirmesi, emeklileri zor durumda bırakmaktadır. Hükümetin, bu sorunları çözmek yerine, sosyal güvenlik açıklarını kapatmak için emekli maaşlarını hedef alması, büyük bir yanlış anlamadır.
Emeklileri, ekonomiye bir yük olarak görmek büyük bir yanlıştır. Onların toplumdaki yerleri ve katkıları göz önünde bulundurulmalıdır. Bir ülkenin refah düzeyi, emeklilerine sunduğu yaşam standartlarıyla da ölçülür. Dolayısıyla, emekli maaşlarının artırılması ve sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılması, hem toplumsal adalet hem de ekonomik istikrar için kritik bir gerekliliktir.
Maliye politikalarının ve emeklilik sisteminin gözden geçirilmesi şarttır. Emeklilerimizin hak ettikleri onurlu yaşam standartlarına ulaşması için derhal harekete geçilmeli, adil bir emeklilik sistemi inşa edilmelidir.” ifadelerini kullandı.