Emekli ikramiyesi tahakkuku yapılmadan ölmeyin

Devlet memurlarına emekli olduktan sonra rahat bir yaşam sürmeleri için bir defaya mahsus toplu olarak ödenen emekli ikramiyesi hususunda kritik bir detay bulunuyor. Emekli ikramiyesinden pay alabilmek için hem memurun hem de geride kalan aile bireylerinin birtakım koşulları da sağlaması gerekiyor. Bu koşullar sağlanmadığında ise alt soydan akrabaların ikramiyeden pay alabilmeleri mümkün.

Emekliliği hak eden ancak emeklilik için başvuru yapmadan vefat eden memurun kızı evli, oğlu da 25 yaşından büyükse emekli ikramiyesi alamıyorlar. Konuyla ilgili sorularımızı cevaplayan Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Arş. Gör. Zuhal Yağcı, 5434 sayılı Yasa’nın 89’uncu maddesindeki düzenlemeye göre memurun emekli ikramiyesini almadan vefat etmesi durumunda emekli ikramiyesinin tamamının, dul ve yetim aylığına hak kazanan kişilere dul ve yetim aylıklarına ilişkin hisseleriyle orantılı olarak ödeneceğini belirtti. Yağcı, “Emekliliği hak etmekle birlikte, emeklilik için başvurmadan vefat eden memurun, geride kızı ve oğlunun kalması durumunda, kızının evli ve oğlunun da yirmi beş yaşından büyük olması, bu kişilere emekli ikramiyesinin ödenmesinde engel teşkil etmektedir” dedi. Araştırma Görevlisi Zuhal Yağcı, emekli ikramiyesinin miras olarak değerlendirilerek yasal mirasçılara ödenmesi için memurun vefat etmeden önce emeklilik talebinde bulunması gerektiğini belirterek şu bilgileri verdi:

“Vefat etmeden önce emeklilik talebinde bulunmuş ve talebi kurumunca onaylanmış bir memur emekli ikramiyesini almadan vefat ettiği takdirde, emekli ikramiyesi dul ve yetim aylığı alabilecek kişilere değil kanuni mirasçılara ödeniyor. Yani emekli olmaya karar verdiniz ve emeklilik talebinde bulundunuz, talebiniz çalıştığınız kurum tarafından onaylandı ancak emekli ikramiyenizi almadan vefat ettiniz. Diğer bir deyişle, Sosyal Güvenlik Kurumunca tahakkuk ettirilmiş veya tahakkuk ettirilecek emekli ikramiyenizi almadan vefat ettiniz. Böyle bir durumda, emekli ikramiyesinin memurun mal varlığına dahil olduğu ve memur açısından mülk teşkil ettiği kabul edildiği için memurun vefatı halinde emekli ikramiyesi kanuni mirasçılar arasında paylaştırılmaktadır. Ancak böyle bir durum olmadığında emekli ikramiyesinin memur açısından mülk teşkil etmediği ve memurun vefatı halinde emekli ikramiyesinin dul ve yetim aylığına hak kazanan kişilere ödenmesi gerektiği kabul edilmiştir. Diğer yandan, memur vefat etmeden önce emeklilik talebinde bulunmamışsa, kanuni mirasçılar arasında emekli ikramiyesinin paylaştırılması, ancak memurun vefat tarihinde dul ve yetim aylığına hak kazanan kimsesinin olmaması halinde mümkündür.”

Emekli ikramiyesi tahakkuku yapılmadan ölmeyin

Emekli olmadan vefat eden memurun emeklilik ikramiyesini çocuklarının alabilmesi konusunda önemli bir konu da kız ve erkek çocukları ile ilgili farklı düzenlemeler ve erkek çocuğun aleyhine bir eşitsizlik. Kocaeli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümünde konuk öğretim elemanı olarak birkaç dönem görev yapan Dr. Avukat Murat Özveri, çalışırken vefat eden memurun emekli ikramiyesi ödenmesinde emeklilik talebinin olmamasının çocuklar arasında ayrıma neden olduğunu söyleyen Özveri, bu durumu şöyle ifade etti:

“Siz öyle bir zamanlama yapmalısınız ki adil bir şekilde mirasçılarınızın emekli ikramiyesini paylaşabilmesi için emekli ikramiyesi tahakkuku yapılmadan ölmemelisiniz. Emekli ikramiyesi tahakkuku yapılmadan önce ölürseniz mirasçılarınız, sizin ikiz çocuklarınız bile olsa birisi hiç yararlanamayabilir. Oğlunuz 25 yaşını geçmişse hiç pay alamazken kız çocuğu yaş sınırı olmadığı için sınırsız bir şekilde yararlanacak. Daha ilginç yanı ise sizin kızınız yoksa ve oğlunuz da 25 yaşını geçmişse kuzenleriniz sizin emekli ikramiyenizi alabilecekken oğlunuz bundan yoksun kalacak.”

Emekli ikramiyeniz akrabalara kalabilir

Emekli olmadan vefat eden memurun ikramiyesinin, geride kalan aile bireylerine miras şeklinde paylaştırılması emeklilik talebinin bulunması koşuluna bağlıyken, geride hiç kimsenin kalmadığı durumlarda bu koşulların aranmamasının çarpıklık olduğunu söyleyen Özveri şunları söyledi:

“Erkek çocuk yüksek öğrenimine devam ediyorsa yirmi beş yaşına kadar ancak alabiliyor. Kız çocuk ise evliyse alamıyor, evli değilse herhangi bir yaş sınırlaması olmaksızın alıyor. Bir başka eşitsizlik ise memurun vefatı sonrası geride aile bireylerinden kimsenin kalmaması durumunda ortaya çıkıyor. Aileden birinci dereceden kimse kalmamışsa belki de alt mirasçılar, amcalar, teyzeler, ikramiyeden pay alabilecek. Sırf emekli aylığı tahakkuku yaptırılmadığı için erkek çocuk emekli ikramiyesinden mahrum kalırken ya da sadece kız çocuk evli olduğu için emekli ikramiyesinden mahrum kalırken, hiç kimsenin kalmaması halinde bu emekli ikramiyesi alt mirasçılara kadar gidebilecek. Böylesi bir çarpıklık var. Ayrıca kuzenleriniz emekli ikramiyenizi alabilecekken, yirmi beş yaşını doldurmuş oğlunuz ya da evli olan kızınız yine emekli ikramiyesi almaktan yoksun kalacak” dedi.

Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı

Dr. Avukat Özveri’ye göre memurun emekli olmadan vefat etmesi halinde yirmi beş yaşını geçmiş oğlunun borçlardan sorumlu olmasına karşın emekli ikramiyesinden pay alamıyor olması anayasanın eşitlik ilkesine aykırı. İşçinin kıdem tazminatının paylaştırılması konusunda herhangi bir koşul aranmadan mirasçılara hisseleri oranında ödendiğini söyleyen Murat Özveri, memurun emekli ikramiyesinin paylaşımı hususunun birtakım koşullara bağlanmasının, memur ve işçi arasında da eşitsizliğe neden olduğunu söyledi. Birçok davaya konu olan bu eşitsizliğe örnek olarak Ankara 13. İdare Mahkemesinde görülen bir davaya işaret eden Özveri, Ankara 13. İdare mahkemesinin, görevdeyken vefat eden memurun emekli ikramiyesinin ödenmesi konusunda, kız ve erkek çocuk arasında ayrım yapılmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğunu öne sürerek Anayasa Mahkemesine iptal talebinde bulunulduğunu, çoğunluğun oyu ile iptal talebi reddedilirken, aralarında Anayasa Mahkemesi Başkanının da bulunduğu dört Anayasa Mahkemesi üyesinin, verilen bu karara katılmadıkları yönünde karşı oy kullandığına dikkat çekti. (Bilimin Kamusal İletişimi (bil-ki) TÜBİTAK 1001, proje no: 123K063)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

EKONOMİ Haberleri