Türkiye’nin olmadığı bir Dünya Kupası’na daha geldik. Siz bu yazıları okurken muhtemelen Katar-Ekvador maçı oynanmış ve Katar vermiş olduğu rüşvetle maçı kazanmış olacak ama tarihinde ilk defa kış mevsiminde oynanan Dünya Kupası’na genel bir bakış atarak tartışma konularına ve ardından grup tahminlerine değinmek istiyorum.
Karmakarışık duygular içinde turnuvayı karşılıyorum. Kardeşim, vize dönemine Dünya Kupası koymak kimin aklına geldi? Selda Bağcan’ın “Öyle Bir Yerdeyim Ki” şarkısını yaşıyoruz adeta. Yaprak döker bir yanımız; bir yanımız bahar, bahçe. Bu benim kişisel bir serzenişimdir. Ama kuzey yarım küre için sonbahar-kış arasında bir mevsime girildiği bu günlerde tarihte ilk defa Dünya Kupası düzenleniyor ve ülke Katar. Katar ülke olarak Dünya Kupası düzenleyebilir elbette ama işin içinde başka dengelerin olduğu da açık. Öyle ki; dönemin FIFA Başkanı Sepp Blatter’in de “yolsuzluk” nedeniyle 8 yıl futboldan men edildiğini biliyoruz. Kendisi de yakın zamanda Katar’a turnuvayı verdikleri için hata yaptılarını dile getirdi. Bu sözleri banka hesabında bir problem çıktı diye yorumladım ama takdir sizin. Neyse biz fazla karıştırmadan futbola geçelim.
A grubu, ev sahibi Katar’ın da içinde bulunduğu grup. Senegal’de yapılan büyülere rağmen sakatlığını atlatamayan Mane’nin eksikliği de göz önüne alınırsa gruptan çıkacak 2 takımın Hollanda ve Katar olacağını öngörüyorum. “Neden Katar?” sorularınızı duyar gibiyim. Çünkü FIFA’nın yazılı olmayan kurallarından biri de ev sahibi takım en az Son-16 turuna kadar gelir. Nitekim, Katar’ın ilk maç için Ekvador’lu oyunculara yaptığı rüşvet teklifini de göz önüne aldığımızda Katar’ın önünün açık olduğunu görebiliriz.
B grubunda bariz bir İngiltere farkı göze çarpıyor. ABD futbolunun yükselişini de hesaba katarsak Galler’in 2.’likteki rakibi diyebiliriz. İngiltere sürkülise eder ve İran muhtemelen 0 puanla turnuvaya veda eder. Bu gruptaki en enteresan maç elbette ABD-İran maçı olacak. Maç sonunda eğer savaş çıkmazsa muhtemelen 2.’lik yarışında belirleyici bir maç olacaktır.
C grubunun net favorisi belki de turnuvanın muhtemel favorilerinden olan Arjantin. Messi bu turnuvayı son Dünya Kupası olarak görecektir ve elinden geleni yapacaktır. Messi’nin elinden gelenleri 18 yıldır gördüğümüz için gruptaki liderliği alacağından şüphemiz yok. Suudi’lerin gruptan çıkma gibi bir reel hedefleri olmadığı için Meksika-Polonya o yarışa girecektir. Polonya, Lewa’dan mütevellit 1 adım önde görünse de Meksika’nın Dünya Kupaları’ndaki efsane kalecisi Ochoa’nın performansı hedefte belirleyici olacaktır.
D grubunda net şekilde 2 takım görmekteyiz. Fransa, son Dünya Kupası’ndan bu yana süreçte ve eksik oyuncularından dolayı kan kaybetmiş olsa da bir şekilde gruptan çıkacaktır. Ama grubu lider bitiren takımın Danimarka olacağını düşünüyorum. Hatta daha da ileri giderek, Danimarka’nın bu turnuvada sürpriz bir çıkış yakalayacağını düşünüyorum.
Kalan gruplardan diğerlerinde aşağı yukarı hangi takımların çıkacağı belli gibi görünüyor. G grubu hariç. G grubu turnuvanın en zorlu grubu. Brezilya’nın grubu lider bitireceğini düşünürsek, diğer 3 takımın da 2. olma şansı var. Bu noktada zayıf noktası olan takım ki bu muhtemelen Kamerun olur, sonuncu bitirir. İsviçe-Sırbistan ikilisinden gruptan çıkan ekibi averajların belirleyeceğini görebiliriz. Ama ben yine de İsviçre’nin çıkma ihtimalini daha yüksek görüyorum.