Doktor cinayetinin azmettiricisi ve seyircileri

Aktan Uslu

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Konya Şehir Hastanesi’nde Doktor Ekrem Karakaya’nın silahlı saldırı sonucu öldürülmesini, vatandaşlarımızın sağlığı için mücadele eden hekim kardeşlerinin alçakla katledilmesini lanetliyoruz, buyurmuş.

İyi de bu sefer cinayet ile sonuçlanan sağlıkta şiddet vakasında gerçek azmettiriciyi ve seyircilerine kim ne yapacak?

Ülkeyi ekonomide sürüklediği batağın hemen hiçbir sorumluluğunu üstlenmeyip tüm meseleyi dış güçlere bağlayan siyasal İslamcı vahşi kapitalizm düzenin günümüzde en tepede olanı..

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gerek ekonomik zorlukları gerekse bu şiddet ortamından sebep yurt dışına giden veya gitmek amacında olan sağlıkçılara yönelik olarak, “Giderlerse gitsinler” diye buyurmadı mı?

Erdoğan memlekette kutuplaşmalara zemin açan, şiddeti ve gerilimi daha da yükselten bu dili, “Halkımız bu dili benimsiyor”, “Halkımızın dilinden konuşuyorum” benzeri ifadelerle savunmadı mı?

Ve hadi, “Halkımız” diye tanımladığı ülkemiz insanlarının bütününü kapsıyor olsa neyse.

Tamam, eyvallah! Cumhurbaşkanı seçilmiştir ancak hiçbir zaman tüm ülkemiz insanlarının Cumhurbaşkanı olmayı beceremeyen Erdoğan’ın, “Giderlerse gitsinler” söyleminin de, daha önceki emsal söylemlerinin de halkta karşılığı daha fazla şiddet, gerilim, insan katli, cinayetlerdir.

Doktor Ekrem Karakaya cinayetinde ve sağlıkta şiddette azmettiricilerin başında söylem ve eylemleriyle bizzat Erdoğan’ın kendisi gelmektedir.

Diğer taraftan sağlıkta şiddet, aslında sadece sağlıkta şiddette değil her tür şiddette cezai anlamda gereken önlemleri onca uyarıya rağmen almayanların da sorumlulukları, elbette sorumluluk duygularının olması kaydıyla vardır.

“Sayın Cumhurbaşkanı’nın tensipleri” olmasa neredeyse orman yangını çıktığında söndürme girişimleri için inisiyatif kullanma kullanımları olmadığına dair intiba yaratan koca koca bakanlar, yasa koruyucular, yapıcılar bu tür vakaların önüne geçmek için gereken önlemleri almamıştır. Siyasal İslamcı vahşi kapitalizm ülkemizin yönetim kademesindeki varlığını sürdürdüğü müddetçe de almayacakları ortadadır.

Henüz Doktor Ekrem Karakaya cinayetinin etkisi sürerken İstanbul Bakırköy’de Avukat Servet Bakırtaş ile Bakırtaş’ın avukatlığını üstlendiği davacı Öznur Tufan’ın cinayetiyle toplum olarak bir kez daha sarsıldık.

Her iki cinayet aynı zamanda toplum olarak nereye doğru sürüklendiğimizin göstergesi olması açısından da önemlidir.

Sorunun çözümüne, azmettiricilerin ve seyircilerin tespitiyle başlamak doğru yöntem olacaktır…