Önümüzdeki dönemlerde siyasetin belirleyici figürleri gençler olacak. Milyonlarca genç oy kullanacak ve ülkenin kaderini belirleyecek.
20 yıl sonra bu ülkeyi bugünün gençleri yönetecek. Herkes çevresinde ki gençlere baksın sizce yönetebilirler mi?
Son 10 yılda bambaşka bir nesil yetişti. Özgürlüğüne, rahatlığına düşkün, ahlak, değer, gelenek, görenek, saygıdan uzak.
İnanç erezyonuna uğramış. Üretme azmi ve girişimi olmayan, mutsuz.
Tüm yatırımını görselliğine harcayan koca, bomboş bir nesil geliyor arkamızdan.
Ülkeyi, Şehirleri, İlçeleri yönetenler bunu görüyor mu? Bunun için acil çalışmaları var mı?
Gençler Televizyon izlemiyor, gazete okumuyor, kitap okumuyor, araştırmıyor, en vahimi gerek duymuyor, merak etmiyor, önemsemiyor.
Ahlaksızlık yaparak sosyal medyada fenomen olanlara duydukları saygıyı, ilgiyi ülke için mücadele edenlere duymuyorlar. Rol model aldıkları kişiler aykırı tipler.
Sürü psikolojiyle araştırmandan, bilgi sahibi olmadan, geçmişini bilmeden fikir sahibi oluyorlar.
Bunun ne kadar acı bir durum olduğunu görebilen devlet yetkilileri var mı acaba?
Yüzde 90’nı gününün büyük bölümünü sosyal medyada geçiriyor. Orada ne görüyorsa hayatını ona göre şekillendiriyor. Hayal dünyasında geçen günler aylar, yıllar var. Gençler üretmiyor. Üretmeye teşvik edilmiyor. Kütüphaneler, Bilim, Sanat merkezleri boş. Oralara gidenlerin ortalama yaş grubu hayatın zorluklarını görmüş geç kalmış ancak bir umutla mücadeleyi bırakmayan 30-40 yaş arası grup.
Cafeler, AVM’ler 15-25 arası gençlerle tıka basa dolu. Sigaralarını içiyorlar ve muhabbetlerinin tamamında kızlı erkekli küfürler var. Adını da özgürlük koymuşlar, bu ülkeye bu kadar özgürlük çok fazla değil mi?
Hem çalışmıyorlar azim göstermiyorlar hemde sisteme kızıyorlar. Bahane yol arkadaşları olmuş.
Anne baba hayatın çileli yollarında mücadele ederken çocuklarını eğitmeye zaman ayıramıyor. Refah seviyesi olmayan, geçim sıkıntısı yaşayan aileler çocuklarını eğitemiyor.
Ülke genelinde Ak Parti Teşkilatlarında değişimler söz konusu. İsimler değişiyor, ancak zihinler aynı kalıyor. Bu ülkenin genel ve büyük sorunu.
Geçmiş dönemlerde ailelere inen, gençleri gerçekten kendine dert eden vizyonu olan bir yapılanma yoktu. Kendilerini bu ülkenin, ilçelerin sahibi gibi gören insanlara tepeden bakan ukala tipleri kimse görmek istemiyor.
Ak Partinin bazı Büyükşehirleri kaybetmesinin nedenlerinden biri bunlardı. Samimiyet ve hoş görü dili vardı. Bunlar yerini ihale kavgalarına bıraktı makam kavgaları başladı. Ayrıştırmacı dil kullanıldı.
Ülkede büyük bir genç nüfus var.
Teşkilatlar artık sıradanlıktan uzak bir vizyon belirlemeli. Aynı isimlerin aynı siyasi dilinden herkes bıktı. Herkes sosyal medyada...sahada çalışan gruptan daha önce, sosyal medyayı ve toplum psikolojisini iyi yönetebilen bir beyin takımı oluşturmalı ve insanların zihinlerinde iz bırakacak kalıcı ve görsel çalışmalar yapılmalı. Umarız yeni teşkilat yapılanmalarında gençleri gerçekten kendine dert eden birileri çıkar. Saygılarımla...