Darıca’da Darıca Gazeteciler Derneği niçin yok…

Aktan Uslu

…Başlığa atfen sorunun yanıtını hemen vereyim.

Çünkü Darıca’da böylesi bir derneği disiplin kurulu olmadan dahi kurmaya yeltenseniz; yönetim kurulu ve yedek yönetim kurulu, denetleme kurulu ve yedek denetleme kurulu kontenjanını dolduracak kadar dahi gazeteci yok.

O zaman soru cevapla devam edeyim.

Ancak bu “sınav” hileli. Hazırladığım soruları, sınavdan önce kendime sızdırdım.

İlk soruma verdiğim yanıt, beraberinde hemen şu soruyu getiriyor.

Çayırova ve Dilovası’nda, her iki ilçede de Gazeteciler Derneği var. İlk soruya verdiğim yanıtın mantıksal sorgusu üzerinden, öyleyse gerek Çayırova gerekse Dilovası’nda dernek kuracak kadar gazeteci var… mı acaba?

Hayır, yok.

Gazete sahiplerini, gazeteci saysak bile yok.

Bu ne demek şimdi?

Hemen yanıtlayım, bu şu demek:

Her gazete sahibi, gazeteci değil demek.

Kaldı ki gerek yerelimizde, gerekse ülke genelinde gazeteci olmayan gazete sahipleri, gazeteci olan gazete sahiplerinden daha çok.

Yerelimiz için kesin kanaat sahibiyim. Ülke geneli için, öngörülü kanaat sahibiyim.

İyi de nasıl oldu da böyle oldu?

Hemen yanıtlayım. Şöyle oldu da böyle oldu.

Ticaret erbabı değilim ama ticareti bilirim.

Övünmek gibi olmasın. Meşhur Sultanhamam – Mahmutpaşa – Yeşildirek ortamında, üstelik 1980’li yıllarda emekçilik yapmışlığım var.

Bundan sebep tezim şudur..

Her tür ticarette, her zaman “batak” riski vardır.

Ancak hele ki ülkemiz ve günümüz şartlarında yatırım yaptın mı batırma riski muhtemelen yüzde 90’larda seyreden gazeteciliğe, Gebze Bölgesi’nin iş insanları niye yatırımda bulunur?

Çünkü toplum içinde saygın bir yer edinmek..

Aktif siyasette yer almak ve gazeteyi kendisine basamak olarak kullanmak..

1994’te yayın hayatına başlayıp birkaç yıl sürdüren Özgün Haber Gazetesi’ni hatırlayan vardır. Naçizane, mesleğe başladığım gazete..

İşte o Özgün Haber’in sahiplerinin yaptığı gibi gireceği iş ve ihalelerin önünü açmak..

Gibi gayri ahlaki amaçları olanlar da bu sektörün içinde yer alabiliyor.

Giriş serbest.

Her meslek grubunun o meslekte aktif yer almak için bir dizi kuralları var.

Hiç kuralın yer almadığı sektör, bizim sektör..

**

Daha fazla dağıtmadan yorumun başlığı olan ana konuya, mesleğimizde sivil toplum örgütü yapılanmasına keskin bir dönüş yaptığımda..

Şahsım adına oldum olası tek dernekçiyim. Kocaeli Gazeteciler Cemiyetliyim.

Yakın tarihte şahsımla alıp veremediği olanlar,

Hem kavgada hem de “kavga”da, her iki kavga türünde de kavganın dahi bir ahlakı olduğundan bi haber ahlak fakirleri tarafından sorgusuz sualsiz ihraç edildiğimde dahi..

Ben o cemiyetin üyesiydim ve dönüşüm, hiç de mütevazı olmayacağım, muhteşem oldu.

Hiç ama hiçbir zaman, ihraç edildiğim o süreçte dahi aklımın ucundan, Kocaeli’nde yeni bir STÖ yapılanması asla geçmedi.

Kurulmasını tetikleyebilirdim. Kurulurdu, kurulmazdı ayrı mesele. Değil girişimde bulunmak, aklımın ucundan geçmedi.

Mesleki örgütlenme anlamında her daim tek çatıyı, Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti’ni savundum, sahiplendim.

Çok fazla sayıda dernek kurmak, çok güçlü olmak değil.

İşte beni ihraç edenlerin önemli kısmının içinde yer alanlar, olağanüstü kongrede sandığa gömüldükleri günün hemen ertesinde Gebze Gazeteciler Cemiyeti kurulda da ne oldu?

Şu doğru…

Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti’nin gücünü üye sayısında biraz zayıflattılar ama kendi kurdukları Cemiyet, güçlü bir cemiyet oldu mu?

Madem çok güçlüydüler.. Bölgeyi birleştirip bütünleştirecekti.

Çayırova ve Dilovası’nda o dernekler niye kuruldu?

Yerel seçimlerde AKP’den Dilovası Belediye Başkan aday adayı olan Ekrem Meral, STÖ’lerin çok genel bir ahlaki kuralı gereği, etik gereği dernekten istifasını vermedi.

Eylül ayı içinde bölgemizdeki dört meclis toplantısını da yerinde takip ettim.

Dilovası’nda… Her zamanki gibi Dilovalı tek bir gazeteci dahi yoktu.

Ancak GTO Başkanı Nail Çiler’in 24 Temmuz’a atfen Gebze Bölgesi basınını ağırladığı kahvaltıda hepsi ve dahası, tam tekmil oradaydı.

Çayırova Meclisi’nde Çayırova Basını, bir de bir şey ifade ediyor, eh işte.

Darıca Meclisi’nde Darıca Basını, haylice.

**

Ve katranı kaynatınca olmuyor ki şeker..

Dilovası’nda mesleğe geçtiğimiz yıllarda başlayan

Pusula Marmara’yı ilçeye kazandıran

Halen İhlas Haber Ajansı ilçe muhabirliği de yapan İsmail Yıldır..

KOGACE kuralları gereği GEGACE kurumsalında başka bir STÖ’ye üye olduğu için KOGACE’den ihraç edilen İsmail Yıldır..

 

GEGACE’den de sorgusuz sualsiz, ne olduğu kendisine izah bile edilmeden ihraç edildi.

Kişilik hakkı yerle bir edilirken

Meslek de üstelik, ne yazık ki üstelik bu mesleğin içinde yer alanlar tarafından, bir kez daha paspas gibi ayaklar altına alındı.

Gazetecilik, aynı zamanda sorgulayan bir meslektir.

Bu demokratik ihlali bir parti, dernek, herhangi bir STÖ yapsa habercilik gereğini yerine getirir, kendi çapında “kıyameti kopartırız.

Neyse, yine başlığa bağlayarak tamamlayacak olursam.

Gazetecilik derneği/cemiyeti kotası için bölgemizde dört ilçenin üçü dolu.

Tek boşluk, Darıca’da var.

Doldurun o boşluğu, okeye dördüncü misali..

Mevcutları gibi, ama okeye dördüncülükten ötesi yok!