Nerede kalmıştık demeye kalmadı 24 günde 40 saatin üzerinde görüşme yapıldı.
Herkes koalisyon görüşmesi yapıldığını zannediyordu.
Meğer bu süre içerisinde koalisyon görüşmesi olmamış.
Meclisten yetki almamış bir hükümetin tartışmalı icraatları zirve noktasına geldi.
Peki ne yapmışlar onca zaman dilimi içerisinde;
CHP düşüncelerini anlatmış, AKP’liler sessizce not almış.
Vallahi bu kadar nasıl sabretmişler doğrusu merak ediyorum.
Sonrada geçtiğimiz pazartesi günü biraraya gelen Davutoğlu Kılıçdaroğlu’na “çok iyi insansınız ama sizinle uzun süreli ortaklık ilişkisinde yokum, eğer arzu ederseniz üç ay takılalım” demiş.
Kılıçdaroğlu’da “ben uzun vadeli resterasyon hükümeti düşünmüştüm” cevabını alınca teşekkür edip ayrılmışlar.
Hepsi bu kadar...
Bu açıklamalara tabir yerinde uygun olursa
“ dağ fare doğur” du denir.
Zaman kazanmak buna denir...!
Bu süre içerisinde AKP imaj tazelemesi yaptı zaman kazandı, rota değiştirdi.
Kürt oyları başka alana yöneldiği için milliyetçi oylara zemin hazırlanmış oldu.
Bir zamanlar “milliyetçiliği ayaklarımın altına alırım” diyenler şimdi baş tacı yapmış gözüküyor.
Meğer biz görüşmeleri masum bir şekilde izlerken “saray” boş durmamış, kurgulanan oyunu ustaca hazır hale getirmiş.
İktidar çevrelerinin güvendikleri tek veri kamuoyu araştırmaları.
Bu gelişmeleri nereden öğreniyoruz sorusuna gelince; iki liderin buluşmasından bir kaç gün önce muhtarlar saraya davet edildi.
Masanın altındaki niyetler açıkça dile getirildi.
Bu koalisyonun kurulamayacağını seçimden kaçış olmadığı ilan edildi.
Gelelim ikinci kısma;
Seçimi garanti altına almak için AKP ile iktidar devam etmeli düşüncesi yaygın.
Tehamül gereği hükümet kurma görevi Kemal Kılıçdaroğlu’na verilmeli.
Eğer o da hükümeti kuramazsa o zaman ülke erken seçime gitmeli tabiki seçim hükümeti tarafından.
Bu sonuç kimin işine yarar.
Toplumda sıkça kullanılan bir tekerleme vardır.
“Eli sopalı birisi gelsin bu gidişe dur desin”tuzağına bu ülke insanı düşer mi, yoksa CHP’nin göstermiş olduğu özveriyi seçmen ödüllendirir mi...
Önümüzde çok zaman yok.
Hep birlikte gelişmeleri yaşayarak göreceğiz.
Umarım daha büyük krizler ve sorunlar yaşanmaz.
Bu ülkenin insanları daha fazla sıkıntı taşıyabilecek durumda değil.