ÇOK LAF AZ ÇÖZÜM...!

İsmail Kadı

Memleketin hali bildiğiniz gibi.

O kadar çok sorun var ki, hangisini konuşsak sonuç alamıyoruz.

Bunun da nedeni siyaset çözüm odaklı olmaktan çıktı, koltuğu korumak öncelikli oldu!

Niyet iyidir ama “inandığı gibi yaşamayan, yaşadığı gibi inanır’ sonuçta.

Artık ülke seçim atmosferine girdi denebilir.

Bundan sonraki yapılan tüm faaliyetler seçime endekslenmiş durumda.

Önceki gün İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu Kocaeli’ndeki Trabzonlular Derneği’nin etkinliğine katıldıktan sonra Gebze Belediyesi’nin yazarlık atölyesinin sertifika dağıtım törenine katıldı.

İç İşleri Bakanını Gebze de konuk etmek önemlidir.

Bu ziyaret sadece yazarlık sertifikası ile sınırlı olmamalı.

Gebze, Darıca, Dilovası, Çayırova’da polis eksikliği konusu umarım kendisine iletilmiştir.

Güvenlik konusu hepimizin önceliğidir.

Yazarlık konusu ile güvenlik konusunu birbirinden ayırt etmek lazım.

30 yıllık meslek tecrübem yazarlık konusu Kültür Bakanı’nın ilgi alanına girdiği kanaatindeyim.

Belediye Başkanımız Adnan Köşker bu daveti yaparken keşke Kültür Bakanını da İç İşleri Bakanı ile birlikte davet edebilirdi.

Kültür Bakanı Gebze’ye davet edilmiş olsaydı acil ihtiyacı olan kütüphane konusu gündeme getirme fırsatı doğardı.

Ayrıca Basın Yayından Sorumlu olan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş yazarlık sertifika töreni için en uygun isim olduğu kanaatindeyim.

Bu işin bir başka yönü de yazarlık konusu belediyelerin ilgi alanına ne zamandan beri girmeye başladığıdır.

İçişleri Bakanımız bir elin bir kaç parmağını geçmeyen muhalif televizyon ve gazetelere yönelik yapmış olduğu eleştirilerin hakkaniyetli olmadığı kanaatindeyim.

Bu konuda daha hassas olabilirdi.

Eleştirinin olmadığı bir yerde doğrular ve yanlışlar eşdeğer duruma gelir.

Yerel yönetimler kendi yanlışlarının yazılmasını, konuşulmasını pek istemiyor.

İktidara yakın duran yazar çizer takımı doğru şeyler söylese bile toplum tarafından inandırıcı bulunmuyor.

Bu konuda oldukça fazla örnek sıralamak mümkün.

Yerel yönetimler eğer gazeteci-yazar yetiştirmek istiyorsa bu işin okulu veya kursu olmaz.

İletişim fakülteleri ne güne duruyor.

Bağımsız hareket edemeyen kişiden ne gazeteci olur ne de yazar.

Bilmem anlatabildim mi...?

Güvenilir olmakla yandaş olmak eşdeğer durum değil.

Ülkeyi yöneten bakanlar, milletvekilleri, siyasetçiler,belediye başkanları söyledikleri her sözden sorumludur.

Toplumu ayrıştıracak söylemler kısa süreli siyasi üstünlük sağlayabilir.

Uzun vadede yaratacağı sonuçlar büyük tahribat ve maliyetler yaratır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.