CHP’NİN SEÇİM VİZYONU!

İsmail Kadı

1  Kasımda yapılacak olan genel seçimler için CHP “seçim bildirgesini” açıklayan ilk siyasi parti oldu.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu “Önce Türkiye” sloganı altında açıkladığı seçim bildirgesi gençlik üzerine kurulduğu söylemine yer verdi.

Gerçekci olmak lazım kendimi CHP’ye yakın hissettiğim için değil hem vizyon hem ekonomik vaatleriyle gençlere  toplumun tüm kesimlerine önem veren bir bildirge olduğu söylenebilir.

Bununla birlikte ülkemizin en yakıcı sorunu olan kürt meselesi konusuna ağırlık veren bir bildirge olduğu belirtilebilir.

Bir başka yakıcı önemli konu Suriye meselesi;

Hergün kapımıza en az 10 tane Suriyeli dilenci geliyor.

Bunların büyük çoğunluğu genç.

Henüz bu insanların sayısı bile net değil.

İşleri yok, barınacak yerleri yok.

Genç yaşta olanların okuma yazma sorunu var.

Eğer Suriye normale dönerse ülkelerine geri dönmek isteyen insanlar bu haklarını kullanır.

Burada kalmak isteyen  insanlar içinde devlet bir önlem alır.

Bu konuda da Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını haklı ve yerinde buldum.

Ne diyor Kılıçdaroğlu, “Suriye’nin normalleşmesine yardımcı olalım, içeride can güvenliği ile hak ihlalleri ortadan kalksın geri gitmek isteyen insanlar ülkelerine rahatlıkla geri dönsün”

Burada kalmak isteyenlerde bizim eşit yurttaşımız olsun.

Bir başka önemli konu ise ekonomidir.

Hukukun üstünlüğünün olmadığı bir yerde hiç kimse yatırım yapmaz.

Dolar 3 TL’yi geçti.

Faizler yükselme trendine girdi.

7 Haziran seçimlerinde AKP yöneticileri seçmenden oy isterken “CHP’ye oy vermeyin” demişti.

Şimdi Kılıçdaroğlu haklı olarak şu soruyu soruyor;

“İktidarda kim varsa bu ekonomik tablonun sorumlusu” onlardır!

Bu yüzden 13 yıllık AKP iktidarı yorgun düşmüştür.

Türkiye’nin  yönetim değişikliğine ihtiyacıvar.

İşçinin, emeklinin, memurun, köylünün, yoksulun bu süreç de yaşadığı sıkıntıları göz önünde bulundurarak tercihini kullanmalı.

En önemli konu bence Türkiye’nin normalleşmeye, iç barışa ihtiyaç var.

Gazeteci Ahmet Hakan eleştirdiği için sokak ortasında mafya vari yöntemlerle takip edilip dövüldü.

Bu durum Türkiye’nin gelmiş olduğu noktayı özetlemek için sanırım yeterli bir göstergedir.

Toplumu korkutarak yaşanan süreci eleştiren insanlara göz dağı vererek demokrasi kurulmaz...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.