CHP VE DEĞİŞİM

Cengiz Akgün

Bir Roma atasözü der ki:

‘’Siyaset;

Kuzuyu yemek için,

Tilkiyle plan yapıp,

Kurtla birlikte öldürüp,

Sahibiyle yas tutmaktır…’’

Türkiye’de siyaset bu şekilde yapılıyor.

Hele ki yerel siyaset.

Apayrı bir siyaset mecrasıdır!

Yerel siyaseti hafife almayın.

Genel merkeze, TBMM’ye, belediye başkanlığına giden yolların taşları yerelde döşeniyor.

Her şey yerel siyasetle şekil alıyor.

Mesela yerelden başlayan kimi siyasal avanta ilişkileri üzerinden delegeler belirleniyor.

Kimin çok delegesi varsa ilçede, ilde, genel merkezde etkili, söz sahibi oluyor.

Delege ise bu kirli siyaset sürecinde bir defaya mahsus kullanım aparatıdır!

Sonra delegeyi ne arayan nede soran oluyor.

Kimin elinin kimin cebinde olduğunun belli olmadığı, çıkar ilişkileriyle örülmüş anlayıştan elbette sağlıklı bir parti örgütlenmesi çıkmaz.

Çıksa çıksa delege ağalarına, onların daha üstte bağlantısı olduğu kadrolu siyasetçilere bolca ekmek çıkar!

Delegelerin iradesine ipotek koyan ve onları kendi menfaati adına kullananların siyaseti köle ticareti gibidir ve kölelerde delegelerdir!

Hiçbir siyasal ideolojisi olmayanların yönettiği parti asla seçim kazanamaz.

Zaten bu durum onlar için sorun değil.

Nedeni şu ki asıl amaç parti içinde iktidar olmaktır!

Gerisi anlamsızdır!

Olsa da olur, olmasa da olur!

Yerel ve genel seçimi kaybettiğinizde sınırsız mazeret üretip paçayı kurtarabilirsiniz!

Ancak genel merkezde gücünüz bittiyse siyaseten her şey demektir!

CHP niye bir türlü seçim kazanamıyor?

İşte yukarıda ifade ettiğim parti içi ‘kişiye, gruba’ dayalı ilişkileri çok yoğun yaşandığından.

CHP’nin güçlü olması için parti içi demokrasi kâğıt üzerinden ve göstermelik olmaktan kurtarılmalıdır.

Delege seçimlerinde delegeleri üyeler belirlemelidir, delege ağaları değil.

Tabanın etkili ve söz sahibi olduğu partide ise her şey sağlıklı işler.

Partinin tüzüğü siyaseten anayasasıdır.

CHP’de parti tüzüğü yenilenerek çağdaş sosyal demokrat partilerdeki gibi özgürlükçü ve parti içi tam demokrasiyi sağlamalıdır.

Sadece lider değişimi yetmez, yapısal ve ilkesel bir değişim kaçınılmazdır.

Yoksa kişiler üzerinden değişim aynı şeylerin devamı demektir.

CHP’de ki bu yanlışların devamı halinde çok daha büyük parti içi sorunları ortaya çıkması muhtemeldir.

Bundan ötürü CHP bir an önce değişimi sağlayarak ve yüzünü sola dönerek Türkiye için yeni ve güçlü bir siyasal seçenek olmalıdır.