Mustafa Kemalsiz Çanakkale düşünülemez.
Bazı çevreler Çanakkale Savaşı konusunda Mustafa Kemal Atatürk’ü yok saymaları tarihi gerçekleri değiştirmedi değiştirmeyecek.
Çanakkale savaşları başladığında Mustafa Kemal Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da Osmanlı Devleti’ni temsilen Askeri ateşe olarak görev yaparken İstanbul Askeri Nazirliğine başvurarak cephede aktif görev verilmesini istedi.
Bu isteği kabul görünce hemen apar topar yola koyuldu.
Savaş bölgesini ve arazi durumunu Balkan harbi yıllarından biliyordu.
Bolayır’da 8 Şubat 1913 - 10 Ağustos 1913 tarihleri arasında genç bir asker olarak görev yapmıştı.
Çanakkale cephesine yarbay rütbesiyle katılan Mustafa Kemal 19. tümen komutanı olarak görevi devralır.
Savaşın en kritik anında yaklaşık 130 bin kişilik bir kolorduya Albay rütbesiyle komutanlık yapar.
18 Mart 1915 günü gerçekleşen deniz savaşında itilaf devletlerine ait beş savaş gemisi mayına çarpar üçü batar ikisi ağır hasar görür.
İtilaf devletlerinin donanması o gün Mustafa Kemal komutasındaki askeri birlikler tarafından Çanakkale Boğazı’nı geçebilseydi savaşın ve dünyanın gidişatı değişecekti.
Çanakkale’yi geçemeyen itilaf devletleri büyük kayıplar vererek boğazdan geri döner.
Savaş sonrası Çanakkale’de ölen itilaf devletlerine ait yabancı ülkelerin askerleri için Mustafa Kemal’in söylediği sözlerde şu ifadeler yer alır; “Bu toprakların üstünde kanlarını döken kahramanlar burada bir dost vatanın toprağındasınız huzur ve sessizlik içerisinde uyuyun. Sizler Mehmetçikle yanyana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar göz yaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bizim bağrımızdadır huzur içinde rahat uyuyacaklardır. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuştur.”
Burada bir konuya değinmek istiyorum.
Son zamanlarda Çanakkale Zaferi anlatılırken özellikle bu iktidar döneminde değiştirilen Milli Eğitim müfredatında sanki bu savaşta Atatürk yokmuş gibi davranılması kabul edilebilir gibi değil.
Sormak lazım neden korkuyorsunuz?
Atatürk’ün Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı kahramanlıkları dünya tarihinde yerini altın harflerle almış.
Utanmadan, sıkılmadan hurafeler ve yalanlar üretiliyor.
Evet savaş imanla, inançla kazanılır.
Durum böyle iken Çanakkale Savaşları anlatılırken sanki Atatürk Çanakkale’de yokmuş gibi savaşı ilahi güçlerin kazandığı anlatılmakta.
Peki sormak lazım 8-9 ay gibi süren bu savaştan aç susuz üstte yok, başta yok inançla kazanılan bu savaşta insan gücünün hiç bir değeri yok muydu?
Yine Sarıkamış’ta maceracı Enver Paşa yüzünden kimine göre 80 bin bazı kaynaklara göre 90 bin askerimiz donarak ölürken onlara battaniye veya donmalarını önleyecek sakallı ilahi güçler neden devreye girmedi.
Bugün bile tarihin kazanımlarını hurafelerle gizlemeye çalışanlar olması çok acı ve üzücüdür.
Akılcılığı yok sayanlar tarihte her zaman kaybetmeye mahkumdur.