Bazı durumlarda müsilaj (Deniz salyası) oluşumu hızlanabiliyor. Bu sebeple hepimizin dikkat etmesi gereken bazı noktalar bulunuyor. Doktor Öğretim Üyesi Nurçin Killi, “Bu duruma yol açmamak için denizlerdeki besleyici madde girişini kontrol etmek önemlidir. Evsel, tarımsal ve endüstriyel atıklar tam olarak arıtılmadan sulara verildiğinde nitrat, fosfat gibi nutrient maddeler birikir bu durum da alglerin çoğalmasını destekler” diyor.
https://www.hurriyet.com.tr/galeri-deniz-salyasi-nedir-41805597/4
**
“Film çekerken kar bulabilmek için gezegenin en güney kısmına gitmek zorunda kaldık. İklim değişikliği gerçek, şu anda yaşanıyor. Tüm türlerin karşısındaki en büyük tehdit. Birlikte çalışmalı ve büyük firmalar için değil tüm insanlık, yerliler ve bu değişiklikten en çok etkilenen milyarlarca insan için konuşan liderlere destek vermeliyiz.”
Leonardo DiCaprio
Oscar ödülü töreninden/Şubat 2016
**
Atanmışı, seçilmişi ile kenti yönetenlerin kentin sorunlarına ne kadar ‘ve ‘duyarlı’ olduğuna dair emsal nitelikte bir pratiği Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin pratiği ve basına servis edilen haberde gördük.
“38 günde 100 ton deniz salyası” toplandı başlığıyla servis edilen haberde; denizlerde balıkçılık faaliyetlerinin durmasına sebep olan diye bir ifade de var.
Halbuki; Kocaeli’de ne olup bittiğine dair biraz bilgili, ilgili ve duyarlı bir KBB olsa idi İzmit Körfezi’nde çeşitli gerekçelerden ötürü av sahaları giderek daralan, Yalova Deniz Polisi dâhil olmak üzere ceza üzerine ceza yiyen ve avlanamayan balıkçılardan haberdar olurdu.
İlimizde, özellikle İzmit Körfezi’nde balıkçılık zaten durma noktasındaydı.
**
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İzmit Körfezi’ndeki deniz salyasını bir sonuç olarak algılamasından ötürü, 38 günde 100 ton deniz salyası toplamak ile övünen bir yerel yönetim kurumu olarak, kafa yapısı bu olduğu müddetçe daha çok övünecektir.
Geçtiğimiz aylarda KBB Meclisi’nde Körfez İlçe’deki Rota Limanı’nın genişlemesi gündeme geldiğinde Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt söz almış ve denize kıyısı olan ülkelerin liman işletmeciliğinden edindiği gelirle, ülkemizin edindiği geliri kıyaslamıştı.
Dilovası’nda çevre sorunlarının bir şekilde gündeme geldiği bir başka KBB Meclisi toplantısında Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir söz almış, ilçedeki sanayi kuruluşlarının katma değerlerini dile getirmişti.
Merkezi Hükümet’te olsun, yerel yönetimlerde olsun sermayeye bu kadar bağımlı bir yönetim anlayışının, bulunduklarını makamlığın adaylığını ön seçimle değil genel merkez atamasıyla edinenlerinin merkezine insanı alan yaklaşımlarını beklemek zaten nafile.
Onlar; vahşi kapitalizm ve neoliberalizm ne gerektiriyorsa, onu yerine getiriyorlar.
İzmit Körfezi’ndeki deniz salyasının sebeplerini, konu itibariyle hakimi olduğumu düşündüğüm Gebze Bölgesi ölçeğinde değerlendirecek olursam..
1980’li yıllardan itibaren Gebze’de Pelitli Köyü civarında Gebze OSB ile birlikte başlayan köy ve tarım alanlarının sanayiye açılması alabildiğine yaygınlaşmış;
Pelitli ile birlikte Akse, Şekerpınar, Tavşanlı, Muallimköy, Mollafenari ve civar pek çok köy gerek köy, gerekse tarım vasfını yitirmiştir.
Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz’ün övündüğü bir detay olarak bölgede yapılan üretim dünyanın 101 ülkesine ihraç edilirken..
O ürünlerin sevki için en ekonomik yöntem, deniz ulaşımı tercih edilmiş ve İzmit Körfezi’ne limanlar sıra sıra dizilmiştir.
Sanayileşme için bölgemizde tarımın feda edilmesiyle yetinilmemiş, balıkçıların av sahası daraltılarak balıkçılık da deniz salyasından çok daha önce en ağır darbelerinden birini vurmuştur.
Deniz salyasının tek gerekçesi şu sıralar yaşanan ani ısı yükselişleri değildir, olamaz.
**
Tütünçiftlik Sahili Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Yaprak Fidancı, şahsına ait Facebook sayfasından 08 Mayıs’da yaptığı paylaşımda 07 Mayıs günü Gölcük Donanma’da ölü bulunan bir yunusun fotoğrafına da yer verip isyanını; “Marmara Denizi can derdinde, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’yle Anadolu Ajansı deniz salyasını unutturma peşinde. Yunus öldü anladınız mı öldü!” diye ifade etmiş.
Aynı zamanda aktif siyaset içinde de yer alan, CHP İl Başkan Yardımcılığı yapan Fidancı’nın bu paylaşımını iki kişi siyasi bulmuş. Bir kişi de Fidancı’yı, “terörist” olmakla itham etmiş.
“38 günde 100 ton deniz salyasını topladım” deyip zaten aylardır can çekişen ilimiz balıkçılığından bile bi’haber bir yerel “yönetim” anlayışı olarak, kenti yönetiyormuş gibi yapıp kendisini çevre kahramanı ilan eden Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin mevcut yönetim ve zihniyet biçiminden sebeplerinin üzerine gitmesini beklemek nafile..
Onlar Körfez İlçe’de Belde, Eskihisar’da feribot iskelesi limanlarını genişleterek sermayeye olan ve bitmek bilmeyen diyet borçlarını ödeye dursun…
Bu koşullarda bile öyle bir algı aşılama kabiliyetine sahipler ki deniz salyasını temizlediler diye kendilerini neredeyse kahraman ilan ederken
Hal böyle olunca çevrecilerin payına düşen de teröristlik oluyor.
Yazık…
**
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, 38 günde 100 ton deniz salyası temizleyerek sadece sonucu temizlemiştir.
Benzer sonuçların da ardı arkası gelmeyecektir.
Asıl olan sebebi temizlemektir.
Büyükşehir sebebi temizlemek bir yana Bakanlığa topu attığı liman genişlemeleri ile sebebin seyircilerindendir.
Büyükşehir Belediyesi’nin bugünkü yönetim anlayışından sebep, deniz salyasında değil sebepleri temizlemek, yenilerinin önünü açacağı vakadır.
Ancak istemekten zarar gelmez.
Gerçekçi olunmalı, imkansız da istenmelidir.
Büyükşehir sonucu temizlemekle yetinmemeli, sebebi temizlemelidir.