Anadolu İhtilâli’, bir ulusun “ateşle imtihanıdır”. Tarihsel süreç, “tam bağımsızlık” amacıyla girişilen "kutsal isyana" tanık olur. Sömürgen emperyalizm, ilk direnişi Anadolu bozkırlarında görür. 26-30 Ağustos 1922 tarihleri arasındaki büyük başkaldırı; saldırganları şaşkınlığa, ezilen dünya halklarını da coşkulara sürükler.“Mazlum uluslar” zincirlerini kırarken,“zalim” siyasetlerin masum kitleleri yöneticilerinden hesap sorarlar.
Avusturyalı müzik öğretmeni Leopoldine König, Mustafa Kemal’e seslenir: “Acılar döndü sonsuz sevince/ Dünyaya hemen bir defne çelengi sarın/ Utkunuz,adaleti seven herkesi / İçten coşkulara kavuşturdu..” Bangladeşli ozan Nazrûl İslam şöyle der: “Bitmeyen bir mucize yarattın/ Tüm insanlık görsün alkışlasın seni”. Bulgar ozanı Lubomir Bobevski de; “Çürük temellerden aldın sen insanları/ Sildin bağnazlığı,yıkadın vicdanları..” dizeleriyle ortaya çıkar.
Yunanlı Menelaos Nomdis, yetkin kalemiyle evrensel ilgi çeker: “Savaşlarda mertlik nedir gösteren sensin/ Siyasette gücünü ortaya koyan yine sen / Güzel yurdunda yap yapacağını/ Sana hayranlık,sana selam.." Şair Nomdis,10 Mart 1934 tarihinde şiirini Atina’dan Atatürk’e gönderir.
Nâzım Hikmet’in deyişiyle: “Teselyalı çoban Mihail’i”, Anadolu’da çiftçi Mehmet’in karşısına diken, emperyalizmdir. Nomdis, halkları birbirlerine düşürenlere karşıttır. Nomdis, Başbakan İnönü’ye 1931’de Atina'da dostluk gösterisinde bulunan ve Yunan devlet adamı Venizelos’un 1930’daki Ankara ziyaretini destekleyendir. “Yurtta ve dünyada barış" ilkesini savunan ve savaşları; “Ulusal savunmada meşru gören” Türkiye’yi alkışlayandır.
Buna karşın Atatürk olgusu, iç ve dış aymazlarca tasfiye edilmek istenir. Yabancı basının: “Yeni bir devlet varlığına işaret” saydığı ve yine Atatürk’ün deyişiyle; “Ulusun ters dönmüş alınyazısını İnönü savaşlarında" yenen, "Sevr’i” kaldıran “Lozan” yapıcısı İnönü, tarihten silinmek istenir. Şimdi soralım:bir ülke ve ulusa hizmeti geçen insanları yermek veya inkar etmek,kime ne kazandırır?
Kendilerini bağımsızlık idealine adayan ve Cumhuriyete emeği geçenlere saygılar duyuyoruz. Safsatalarla içli-dışlı olanlar,canlar pahasına elde edilen Anadolu destanını kavrasınlar. Dünyaya etkisini sezsinler.Tarihsel gerçeğin istediği nezaketi, bağırlarından çıkan değerli kişilerden esirgeme çabasına da düşmesinler !..