Gebze’nin Hürriyet Mahallesi’nde yıllardır verdikleri tapu mücadelesinde AKP’li Adnan Köşker döneminde, “Tapular çekmecede” dönemin sloganı! olmuştu. Yine AKP’li olmak gerçeğiyle, bu dönemin sloganı ise Zinnur Büyükgöz’ün adaylık döneminde AKP Gebze İlçe Teşkilatı’nda düzenlediği basın toplantısında söylediği, “Önce tapu sonra yapı” sözü olacak gibi. Köşker ile Büyükgöz döneminin ortak yanı, “Bize yine hasret…” misali daha şimdiden hayal kırıklığı olacak gibi.
BÜYÜKGÖZ KÖŞKER’İ ARATIYOR ÇÜNKÜ…
Ancak iki dönemin ayrışan yönleri var. Büyükgöz vatandaşa tapuyu öyle bir veriyor ki, halka Köşker’i aratıyor. Çünkü genel kanaat şu ki Köşker’in yapamadığını yapmak istiyor.
BELEDİYE BAŞKAN ADAYLIĞINA
AKP’Lİ HALK SEÇMEDİ. ATANDI
Şüphelerden biriyse belediye başkan adaylığına AKP üyeleri şahsında ön seçimle ve halkın oyuyla seçilmeyen, belediye başkan adaylığına atanan Büyükgöz’ün bir yerlerden gelen bir talimatı uygulamakla mükellef olduğu yönünde. Öte yandan; Hürriyet Mahallesi’nde yaklaşık iki sene sonra bir yenisi tekrarlanan tapu toplantısında halk sorgulamaya başladı: “Burada bir tezgâh var, bir şey dönüyor burada…” Ses kaydımızdan, o sorgulamalar özetle şöyle:
Osman Karaman: Yerin tapusunu veriyor. Evin değil.
Vatandaş: Ben noter satışı almıştım. Benden önceki kişi noter satışı almış, onu da kabul etmiyor.
Recep Dursun: Sizlerle ilgili sorunları avukat arkadaşlarla hukuken konuşuyoruz, konuştuk. Yazılı hukuk yeterlidir ama belediye ısrarla noter satışı istiyor. Menkul mal hükmünde olan evlerinizin, tapu tahsis belgesi olan haklarınızın notere gerek olmaksızın yazılı sözleşmeli devrinin kabul edilmesi lazım ama maalesef etmiyor.
DEDİĞİM DEDİK. ÇALDIĞIM DÜDÜK!
Vatandaş: Belediye başkanı buraya ziyarete geldiğinde, 15 gün önce bizzat karşılaştık. ‘Başkanım tapu dağıtıyorsun da neden bize şahsi tapu vermiyorsun da tarla tapusu veriyorsun?’ dedim. ‘İmar barışına göre 520 metrekare üzerinden yer parası verdim. Neden 400 metrekareden fazlasını vermiyorsunuz’ dedim. ‘125 metrekare yerin parasını bana iade eder misiniz?’ dedim. Hep, ‘Şöyledir böyledir’ diyerek kaçamak yollara gidiyor. Bu adam, ‘Dediğim dedik çaldığım düdük’ şeklinde ifade ediyor.
MECLİS ÜYESİ ARKADAŞLARIMIZA SAHİP ÇIKIN
Recep Dursun: Perşembe günkü, saat 16.00’da başlayacak ve Gebze Belediye Kültür Merkezi’ndeki belediye meclis toplantısında belediye meclis üyesi arkadaşlarımız dile getirecek. Sözünüz olmaya çalışan meclis üyesi arkadaşlarımıza sahip çıkın. Sorunlarınız mecliste konuşulurken orada bulunun. Kaba bir deyim olacak ama, ‘Köpeksiz köy bulmuşlar, değneksiz dolaşıyorlar.’ Gelin ve sorunlarınıza sahip çıkın.
Vatandaş: Söyledikleriniz, anlattığınız maddeler çok doğru. Tamamen burada bir tezgâh var, bir şey dönüyor burada. Hissediyoruz veya siz bilirkişi olarak anlatıyorsunuz, bir gerçek var. Bununla ilgili konuşmaktan ziyade bir adım atmamız gerekiyor. Sizin mücadele ettiğiniz 7 yıl ve geriye dönük 35 yıl var, hiçbir adım yok. Mustafa abinin sözünü ettiği, emsal teşkil edecek şekilde binası üzerinden dava açacağı konu var. Bunun fiiliyata geçmesi gerekiyor. İzlememiz gereken yolun ne olduğuna dair sizden yardım, öneri istiyoruz?
DAVA AÇMANIZI İSTEMİYORUM
Recep Dursun: Hiçbir konuda dava açmanızı istemiyorum. Planlı olmayan alanlarda açılacak davalarda kazanma şansınız yok. Tapu tahsiste geriye dönük ödeme faiz olarak değil ‘arsa bedeli’ olarak yattığı için hukuka da gitseniz, ‘Arsa bedeli’ olarak gösteriliyor.
Vatandaş: Belediye, aslında encümen kararı ile de çelişiyor. 400 metrekare yere 1987’de 300 bin lira bedel ödendi, belgeleri var. Ama senin kararında, ‘400 metrekare yerin 280 metrekaresi ödendi’ var.
Recep Dursun: Çok net söylüyorum. Belediye satış yapmak zorunda değil. İmzalamaz isen, ‘Vermiyorum kardeşim.’ Bir hukukçu olarak söylüyorum. Geriye dönük ödemeler, dava konusu olmaz. Öyle olsa zaten açık açık size, ‘İsterseniz gidin dava açın’ derdik. Çünkü –özetle- yer plansız.
Alamadığını var sayarsak, bölgede herkes hak sahibidir. Ama bu bakış açısı normal, adil, hakkaniyetli bir idareci için geçerli bir bakış açısı ve duruştur.
Sizinle beraber hareket eden meclis üyeleri ile hareket etmek zorundasınız. Belediye meclisi yerel parlamentodur ve önerge verme hakkına onlar sahip.”