Bir yerin belediye başkanı olmak, eskilerin deyimiyle ‘’Al-i kıran baş kesen’’ olmak anlamına gelmiyor. Hele ki, bir ilçe belediye başkanı olduysanız.
İlçelerde, yani küçük yerlerde takip edeniniz, durumunuzu her koşulda irdeleyeneniz, açıklarınızı kollayanınız çok olur. Dolayısıyla şeffaf ve de çok dikkatli olmak zorundasınız. Çayırova’da Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan Şevki Demirci’nin durumu tam da buraya oturuyor.
İlçedeki gazeteci arkadaşlarımız şaibeli gördükleri iki konu üzerinden soru yöneltince kılıçlar çekilmiş. Oysa, seçilen bir belediye başkanı için bu sorular son derece doğal, rahatça yanıt verilebilecek sorular. (Kaldı ki, halk nezdinde şaibe kalmaması için öncelikli yanıtlanmalıdır.)
Sormuşlar;
İddia edildiği gibi ÜNİVERSİTE DİPLOMANIZ SAHTE Mİ?
Yine sormuşlar;
İddia edildiği gibi SAHTE İKAMETGÂH BELGESİ aldınız mı?
Sorular çok basit. Yanıtları da bir o kadar basit olmalı değil mi ?
Yanıt vermek yerine, iddiayuı ilçe gündemine yeniden taşıyan Çayırova gazetesi’ne zabıta kanalıyla baskı yapıp, ‘’işyeri ruhsatı olmadığı’’ gerekçesine dayanılarak çıkartılmış meclis kararı gereği faaliyeti durdurma cezasını uygulamak istiyor sayın Başkan !
Eeeee, ne de olsa Genel Başkanı’nı örnekleyerek davranıyor.
Bağır, çağır, susmuyorlarsa gelir kaynaklarını kurut, cezaya çarptır ya da kapat…
İyi de, bu gazetenin, belediye başkanının ‘’kamuyu yanıltıcı bilgilendirme’’ yaptığı iddiasını kim yanıtlayacak ?
Varsa böyle bir durum seçim kurullarını bile yanılttığı için hakkında kim soruşturma açacak ?
Kamuoyuna ‘’babamı bile satarım’’ demeci yansıyınca yaygın basının bile manşetlere taşıdığı Başkan Şevki Demirci, popülaritenin gözlerini kör etmesi üzerine, gerekçesiz de olsa basına ve basın mensuplarına saldırmakta sakınca görmüyor anlaşılan.
Ama, unutmaması gereken bazı gerçekler var;
Çayırova Gazetesi’ndeki arkadaşlar, başta yayın yönetmeni Yılmaz Işık olmak üzere sadece gazetecilik yapıyor. Akçeli ilişkilere girmeyip çiğ yemedikleri için karın ağrısı da çekmezler.
Ötesinde, yalnız değiller. Bu kentin medya kuruluşlarının, gazeteci örgütlerinin önemli bir bölümü yanlarındadır.
Şimdi, görev cumhuriyet savcılarında…
Çayırova gündeminde bulunan bu iddialar hakkında soruşturma başlatmak gerekmez mi ?
Cuma günü zabıt tutturup, resmi tatil olan Cumartesi ve Pazar gününü süre verilmiş kabul edip Pazartesi günü için kapatma kararı çıkartmak ne kadar adil ?
Başkan Şevki Demirci, meseleyi neden bu kadar büyütüyor, neden bu kadar kişiselleştiriyor anlamıyorum. Çok basit yanıtlarla geçiştirebileceği bu iddiaların gerçek olduğu izlenimini vermek, yoksa bizim henüz bilmediğimiz bir propaganda taktiği mi ?
Başkan, suskunluğunu bozup, bu iddiaları yanıtlamalıdır. Eğer yanıtlamazsa, 5 yıl sürecinde ne kadar olumlu iş yaparsa yapsın, bu iddialarla anılmayı engelleyemeyecektir.