TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli Temsilcisi Sema Kopal yaptığı açıklamada bitki çaylarıyla ilgili olarak önemli bilgiler verdi, bitki çayları içinde yer alan “subitramin” Maddesinin bir çok önemli sağlık sorununa yol açtığını ifade etti.
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli Temsilcisi Sema Kopal bitki çaylarıyla ilgili olarak önemli bilgiler verdi.
Kopal yaptığı açıklamada şunları ifade etti:
“16’ıncı yüzyılın önemli bilim insanlarından olan İsviçreli doktor ve
kimyager Paracelsus; “Bütün maddeler zehirdir, zehirle ilacın tek farkı
dozdur.” diyerek bir doğruluğu yıllar öncesinden dile getirmiştir. Son
yıllarda doğallığa yönelimin artmasından dolayı bitki çaylarına olan
talep de artmaktadır. Ancak ne yazık ki bitki çayları, faydası ve zararı
bilinmeden bilinçsizce kullanılmaktadır. Her bitki çayının faydası
olduğu kadar doğru tüketilmediğinde vücutta toksik etki ve zarar
oluşturabiliyor.
Bunun yanı sıra ülkemizde gıdalarda taklit ve tağşişin had safhaya
varması da bitki çayı yerine acaba ilaç mı kullanıyoruz, şüphelerini
arttırıyor. Geçtiğimiz ay Tarım Bakanlığı 618 firmaya ait 1218 parti
üründe yapılan taklit ve tağşişleri bir liste halinde kamuoyuyla
paylaştı. Bu listede farklı ilaç etken maddeleri içeren 11 adet bitki
çayı da bulunuyordu. Ayrıca bitki çaylarında gıda boyası da tespit
edildiği açıklandı.
TAĞŞİŞ ÜRÜNLER ÜRETİLİYOR
Elbette bu liste gerçek tablonun çok küçük bir parçasıdır. Ülkemizde
yüzbinlerce gıda firması ve bu firmalara ait milyonlarca çeşit ürün
bulunmaktadır. Bunların tamamının denetlenmesi ve taklit-tağşiş
ürünlerin açıklanması durumunda ne yazık ki çok daha vahim bir tablo ile
karşılaşılacaktır. Çünkü halkımızın ve çocuklarımızın bugün ve gelecek
dönemlerdeki sağlığını etkileyecek olan gıdaları üreten gıda sektörü
maalesef yeterli denetimden uzaktır. Üstelik denetlenen ve halk sağlığı
için uygunsuz ürünler ürettiği, gıdalarda taklit ve tağşiş yaptığı
tespit edilen firmalar üretimlerine devam edebilmektedir. Bu
işletmelerin tağşiş ürünleri üretmeye devam etmesinin önünde hiçbir
engel bulunmamaktadır.
Tarım Bakanlığı tarafından 2018 ve 2019 yılında açıklanan taklit ve
tağşiş listelerini incelediğimizde bir yılda hileli gıda üretimi yapan
firma sayısının 173’ten 618’e, hileli ürün sayısının da 282’den 1211’e
yükseldiğini görüyoruz. Yine 2012 yılından bu yana açıklanan taklit ve
tağşiş gıdaların listelerine bakıldığında, hileli gıda üreten firmaların
listelerde tekrar tekrar yer aldığı görülebilir. Hatta kimi firmaların,
hile yapıldığı tespit edildikten sonra hileye son vermek şöyle dursun,
bünyelerine yeni markalar katıp hile çeşitliliğini arttırdığı
söylenebilir.
YANLIŞ YÖNLENDİRME
Zaman zaman kullandığı bitkisel çay ya da türevlerini tükettiği için
hastanelik olan ya da hayatını kaybeden insanlarımızı yazılı ve görsel
basından öğreniyoruz. Elbette yazılı ve görsel basında işin uzmanı
olmayan kesimlerce toplumun bitki çayı tüketimi konusunda yanlış
yönlendirilmesinin de bunda payı var.
Son zamanlarda “zayıflama çayları” moda oldu. Bu çaylar, “zayıflamaya
bire bir”, “ayda şu kadar kilo verdirir” gibi etkileyici sloganlarla
pazarlanıyor. Hatta ünlü isimlerin doğrudan bu ürünlerin reklamını
yaptığını görebilirsiniz.
İNSAN SAĞLIĞI İÇİN TEHLİKELİ MADDE
Yukarıda bahsettiğimiz Tarım Bakanlığı tarafından açıklanan tağşiş ve
taklit listesinde, içeriğinde kimyasal tespit edilen bitki çayları
olduğunu belirtmiştik. Örneğin o kimyasal maddelerden bir tanesi
“subitramin”. Subitramin bir ilaç etken maddesi. Serotonin, noradrenalin
ve daha zayıf bir şekilde de dopamin geri alımını engelleyen ve birçok
psikiyatrik yan etkileri olan bir beta feniletilamindir. Kardiyolojik
yan etkileri nedeniyle yasaklanmış olmasına rağmen hala internet
üzerinden “zayıflama hapı” adı altında satışı devam etmektedir.
Sibutramin, antidepresan özelliğinden dolayı manik veya hipomanik
kaymaya (psikolojik ataklar) neden olabilir. Bunlara ek olarak kan
basıncını yükseltme, kalp krizi riskini arttırma ve safra taşı
oluşturma, uykusuzluk, ağız kuruluğu, kabızlık gibi yan etkileri de
vardır.
İşte bu madde yasak olduğu halde bitki çaylarının içerisinde
kullanılabiliyor. Halkımızın kolayca ulaşabileceği yerlerde alenen
satılıyor. Üstelik, kamuoyunca tanınmış isimler tarafından reklamları
yapılarak kullanımı teşvik ediliyor.
Bakanlığın açıkladığı listeden anlaşıldığı üzere, özellikle çeşitli
hastalıkları tedavi ettiği, zayıflattığı vb. iddialarla üretilen bitki
çayları denetimsiz olarak üretilmekte ve piyasaya sürülmektedir. Bu
denetimsizlik kimi zaman ölümcül sonuçlar doğurabilmektedir.
Diğer gıda ve içecek maddelerinde olduğu gibi, bitki çaylarında da Tarım
Bakanlığı tarafından yeterli denetimlerin yapılmıyor oluşu, uygunsuzluk
tespit edilen durumlarda etkin yaptırımların uygulanmayışı taklit ve
tağşişi her geçen gün arttırmaktadır.
Çok derdin tek ilacı, Tarım Bakanlığı ve ilgili diğer kamu kurumlarına
yeter sayıda gıda mühendisi ve diğer ilgili branşlardan atama yapılması,
bitki çayları dahil tüm gıda ve içecek üreten firmaların etkin şekilde
denetlenmesidir.
ÜRETİCİ FİRMA TEŞHİR EDİLMELİDİR
Tüketicilerin doğrudan satın aldığı yerlerde örnekleme bazında yapılan
denetimlerde tespit edilen uygunsuzluklar ivedilikle halkımızla ve
kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Üretici firma teşhir edilmelidir. Uygunsuz
ürün üreten firmalara caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır.
Bitki çayları gibi “doğal” ve “zararsız” kabul edilen ürünler konusunda
halkımız taklit ve tağşişçilerin insafına bırakılmamalıdır.
Kamuoyunun bitkisel kaynaklı çayların tüketimi konusunda doğru
bilgilendirilmesi sağlanmalıdır. Sosyal medya dahil, yazılı ve görsel
basında bitki çaylarının sahip olmadığı etkilere sahipmiş gibi
gösterilerek reklamının yapılması engellenmelidir.” Haber Merkezi