Türkiye’nin de onayladığı, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün ‘’Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması’’ Sözleşmesi’nin 2’nci maddesinde “Çalışanlar ve işverenler herhangi bir ayırım yapılmaksızın önceden izin almadan istedikleri kuruluşları kurmak ve yalnız bu kuruluşların tüzüklerine uymak koşulu ile bunlara üye olmak hakkına sahiptirler” düzenlemesi getirilmiştir.
Aynı sözleşmenin 5’inci maddesinde de “Çalışanların ve işverenlerin örgütler, federasyon ve konfederasyon kurma ve bunlara üye olma ve her örgüt, federasyon veya konfederasyon, uluslararası çalışanlar ve işverenler örgütlerine katılma haklarına sahiptirler” denilmektedir.
Yukarıda ki maddelerden de anlaşılacağı gibi sendika kurmak ve sendikaya üye olmak yasalardan doğan bir haktır. Bu hakkın kullanılmasının herhangi bir sebeple engellenmesi açıkça hukuka aykırılık teşkil eder ve suçtur. Nasıl hırsızlık yapmak anayasal bir suç ise bir işçiyi sendikalı olduğu için işten atmakta suçtur. Fakat bu suç toplumsal bir soruna dönüşmekte, sendikalı olan işçi işten atılıp işsizlikle terbiye edilmeye çalışılmaktadır.
*
Örgütlenmek onların en doğal hakkıydı. İş kanununda sendikalı olmaları yolunda hiçbir engel yoktu. Nasıl patronlar yasalardan doğan haklarını kullanıyorsa, çalışanlarda var olan haklarını kullanmak ve güçlerini birleştirmek istiyordu. Fakat birden fazla sendikaya üye olunabileceğini söyleyen yasalarımız bir kenarda dursun Baldur Süspansiyon fabrikasında çalışan işçiler sendikalaştıkları için işten çıkarıldı.
Şekerpınar Organize Sanayi Bölgesinde bulunan İspanya sermayeli Baldur Süspansiyon fabrikasında Birleşik Metal-İş sendikası çoğunluğu sağlamış, patron toplu sözleşmeye oturmamış aksine üç öncü işçiyi işten atılmıştı. İşçiler arasında yapılan oylamada alınan grev kararının ardından fabrika önünde mücadele başladı.
İşçiler sendikal hakları için yağmur, çamur kış demeden direnirken sendikal hakkı, yaşamlarının sonu olarak gören ve işçiler üzerinden kazandıkları kârdan işçiye vermek istemeyen patronlar ise günlerini gün etmekteler. Dilerim bu devran böyle gitmez.
Anayasal haklarını kullanarak sendikaya üye oldukları için işten atılan emekçilerin fabrika önünde ki mücadelesi devam ediyor. Ve onlar bu zor günlerde haklarını ararken sınıf dostlarını yanında görmek istiyor.