Aziz Nesinlik Olay Ödülü

Halil Yeni

20 Aralık 1915 yılında Heybeliada’da dünyaya geldi Aziz Nesin. Matematiğe, Fiziğe ve Doğa bilimlerine ilgisi ve yeteneği olsa da yoksul bir ailenin çocuğuydu ve ücretsiz okuya bilmek adına askeri okula gitmesi gerekiyordu. Ankara’da Harp Okulunu bitirip asteğmen oldu. 2. Dünya Savaşı yıllarında Trakya, Erzurum, Kars, Erzincan ve Zonguldak’ta görev yaptı. 1945 yılında ordudan atılırken yaşadığı bu ayrılık yeni bir başlangıcın ilk adımı olacak, Aziz Nesin’i ülkenin en değerli aydınlarından biri yapacaktı.

 

Ordudan atılan Aziz Nesin, Karagöz ve Yedigün dergilerinde düzeltmenlik ve yazarlık yapmaya başladı ve bu dergiler Nesin için bir dönüm noktası oldu. Nesin artık profesyonel olarak yazarlığa ilk adımını atmıştı ve hayatını yazarlıktan elde ettiği gelirle kazanacaktı.

 

Yaşamı boyunca 110 eser kaleme alarak Nazım Hikmetten sonra dünyada en çok tanınan Türkiyeli yazarlardan biri oldu.

 

Her dönem Aydın olanın sorumluluğunu yerine getiren Aziz Nesin 5 Temmuz 1995’de bir imza günü etkinliğinden sonra hayata gözlerini yumdu. 7 Temmuz günü vasiyeti gereği hiçbir tören yapılmaksızın ve yeri belli olmayacak şekilde Çatalca’daki Nesin Vakfı’nın bahçesine gömülse de eserleriyle yaşamaya devam etti.

 

Nesin Yayınevi geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaparak Aziz Nesin'in 106. yaş gününde, gelenekselleştirmek istedikleri bir ödül yarışması başlattıklarını ve bu yıl ‘’Aziz Nesinlik Olay’’ ödülünü Nesin'in ‘’Büyük Grev’’ öyküsüyle benzerlik gösteren trajik bir olayın öznesi olduğu için Mehmet Türkmen'e verildiğini açıkladı.

 

Mehmet Türkmen Sendikalı olduğu için işten atılan işçilerin haklarını savunduğu için kasım ayında yöneticisi olduğu DİSK/Tekstil sendikasından atılmıştı.

 

Mehmet Türkmen Gazete Duvar’a verdiği açıklamada konuyla ilgili şunları söylemişti.  ‘’Uğur Tekstil’de yaşananlar durumu bu noktaya getirdi. Sendika ve patron arasındaki görüşmelere işçi temsilcileri dahil edilmedi. Benim de bu konuda ısrarım vardı. İşçilerin bilgisi ve katılımı ile sürmesi gerektiğini söylüyordum. İşçilere sorulmadan toplu sözleşme taslağının tartışılmaya başlandığını öğrendik. Ayrıca fabrika patronu Hayri Uğur’un benden rahatsız olduğunu söylediği ve sendika başkanı Kazım Doğan’ın, sendikayı kabul ederse benim burada olmayacağıma dair söz verdiğini öğrendik. Fiilen beni tasfiye etmeye çalıştı. Bölgede çalışma yürüten uzman arkadaşımız Deniz Kar görevden alındı. Benim görevimle ilgili yapılmış hiçbir değişiklik yokken genel başkan vekili, Urfa’da benden habersiz işçilerle görüşmeye başladı. Ben defalarca yöneticilerle bana dair tasarrufları olup olmadığını sormama rağmen, bana doğrudan bir bilgilendirme yapılmadı. Bu sendikanın genel başkanının sendikayı yönetme tarzı böyle maalesef.’’

 

Görevden alınan DİSK/Tekstil Antep Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen, sendikal anlayışının birçok kesimi rahatsız ettiğini belirterek, “İşçilerin karar aldığı ve yönettiği bir sendikanın, sınıf sendikacılığının inşa edilmesinden vazgeçmeyeceğiz” dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.