Birini kıskanıyorsanız ona âşıksınız demektir, bu kadar basit. İnsan sevdiği insana kızar çünkü onu kıskanır, ona küser bazı aklı evveller kıskanmanın bir tür güvensizlik olduğunu söylerler kendine güveni olmayanlar kıskanırmışlar... Böyle diye diye sevgiyi de aşkı da öldürdüler. Sevmek başka bir şeydir âşık olmak birine tutkuyla bağlanmak, onun içine girmek ya da onu içine, ruhuna, yüreğine koymak başka bir şeydir. İnsan köpeğini, kedisini, kardeşini sever ama yalnızca birine âşık olur. Bence her şeyden yüce olan hayatın özünü oluşturan aşktır. Ben çok kıskanç bir insanım, nerede olursam olayım ne iş yaparsam yapayım âşık olduğum insan benim hep yüreğimde olur. Şimdi yüreğimde beslediğim bu insanı nasıl kıskanmam.
Bu konuyu iki hanım bir beyle tartışmıştım hanımlardan birisi hayaller cinsiyetsizdirler. Ben ve benim gibi düşünen hanımların hayalleri, kâbusları hanımları ikinci üçüncü sınıf insan gören, sosyal hayata girmelerine karşı çıkan, kendileriyle eşit tutmayan beyinleri çürümüş, yürekleri kokmuş, yeteneksiz erkeklerdir… Siz erkek düşmanı feminist misiniz dedim hayır dedi. Ben özgürlükçü bir kadınım bağımsızım bütün kadınların da benim gibi bağımsız olmalarını istiyorum bu ülkenin kadınlarının bağımsızlığı Türkiye ne zaman tam bağımsız olursa kadınlarda bağımsız olacaktır. Hem sonra feminizm erkek düşmanlığı gibi algılanıyor böyle değildir.
İkinci hanım söze karıştı ben feministim dedi piyasada bir sürü adam aşk konusunda yazı yazıyor. Aşk doktoru, aşk sembolü, aşkın kanunu hayatı boyunca bir kere adam gibi birine âşık olmamış adam aşk konusunda racon kesiyor. Bu adamlar aşkın içini boşalttılar, aşkı kolaylaştırdılar. Boş, menfaatçi, laf ebeliğini aşk sanıyor kuş beyinli âşıklar… Yemek yedireceksin, eğlendireceksin, sonra ona sahip olacaksın bu aşk olacak sonra da birilerine ben birine aşık oldum diyeceksin bu bazı ……. Can sıkıntılarından, gönül boşluklarından yararlanma, kuş beyinliliğidir yani …… ve fırsatçılıktır. Bir de bir bey vardı demiştim ya Victor Hugo’dan bir örnekle söze başladı, Hugo kadınsız bir erkek horozsuz tabanca gibidir. Erkeği ateşleyen kadındır demiş ne diyelim büyük aşklar yaşamış olan büyük yazar çok doğru söylemiş aşkı o bilmeyecek de bugünün zibidilerimi bilecekler. Her meşhur erkeğin arkasında bir kadın vardır diyenler boşuna dememişler…. Aşk başka bir şey, aşkın ateşi düşmesin insanın içine, bir kere yakar yandırır insanı. O ocağın altına odun her yürek dayanamaz yanar düşer. Âşık olmayanlar hayat pahalı deyip ucuzlaması için mücadele vermeyenler gibidirler… Bir kadın için bir erkeğin katil olmasını, ölmesini, hırsız olmasını, acılar çekmesini ben olması gereken ve olumlu karşılarım kim ne derse desin bu işin doğasında böyle şeyler var insanlık tarihi böyle olaylarla doludur… Çünkü insanı geliştiren, değiştiren, güçlendiren, bilinçlendiren, insanlaştıran ve öldüren çok büyük bir güçtür. Aşk… Böyle bir gücü basite almak kuş beyinliliktir. Tolstoy’un Anna Karenina’sını düşünüyorum ona büyük bir serveti ve ünlü bir adamı, genç bir subaya âşık olduğu için iter bu aşk yüzünden sonunda intihar eder…