Halkın Kurtuluş Partisi Gebze İlçe Örgütü gerek görüşmeleri gerek tartışmaları süren asgari ücret konusunda bugüne kadar telaffuz edilen en yüksek rakamı telaffuz ederek dahil oldu. “Sefalet ücreti değil insanca yaşam” başlığıyla yapılan açıklamada asgari ücrette 8 bin 500 TL altının sefalet ücreti olduğunu söyledi. Kaynak olarak sermaye ve finans çevrelerinin varlığını, insanca yaşam ücreti için HKP iktidarını adres gösterdi:
DÖRT MİSLİNDEN FAZLA ARTIŞ
“Partimizin programında İşçi Meselesi başlığı altında ücret konusu şu şekilde çözümlenir: “Asgari ücret normal geçim endeksinden aşağı düşmeyecek. Günümüzde uygulanmakta olan asgari ücretin böylece 4 mislinden fazla bir artış sağlanmış olacak. Normal geçim endeksi de üretimimizin verimindeki artışa paralel olarak yükseltilecek.”
EN AZ 8 BİN 500 LİRA OLMALI
Halkın Kurtuluş Partisi olarak, asgari ücretin olması gereken tutarı bugünkü yoksulluk sınırının; 8 bin 197 TL’nin altında olmamalı, en az 8 bin 500 TL olması gerektiğini savunuyoruz. Bunun altında tespit edilecek olan her tutar, sefalet ücreti olmaya mahkûmdur. Bu tutarın altında kabul edilen her tutar emekçi halkımıza ihanettir.
KAYNAK BELLİ: FİNANS KAPİTAL ZÜMRESİ
Diyecekler ki, nereden bulacağız bu kaynağı? Kaynak belli: Emekçi halkımızın yarattığı değerlerin, sayısı 500’ü bulan finans-kapital zümresine, sayısı 3 bini bulan tefeci-bezirgânlara akışını kesip, emekçi halkımıza geri verdiğimiz zaman müthiş bir kaynak patlaması ortaya çıkacaktır. Tıpkı bir yanardağ patlaması gibi…
BUNU YARATACAK OLAN
HALKIN İKTİDARIDIR
İşte bunu yaratacak olan halkın iktidarıdır. İnsanca yaşanacak bir ücrete, insanca yaşanacak bir ortama ancak ve ancak halkın iktidarında kavuşulur. Omuz verin yıkalım bu kanser düzenini! Gelin saflarımıza, alalım hakkımızı, yıllardır hakkımızı yiyen kanser düzeninin yaratıcılarından ve yürütücülerinden.”
KOMİSYONDA İŞÇİ SINIFI
TEMSİLCİSİ YOK
Açıklamada ayrıca şu görüşlere yer verildi: “Dünyayı kasıp kavuran Kovid-19 pandemi döneminden geçiyoruz. İşçi haklarının en fazla gasp edildiği şu pandemi günlerinde, 2021 yılının sonuna kadar geçerli olacak asgari ücreti belirlemek için, “Asgari Ücret Tespit Komisyonu” görüşmeler yapıyor. 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu kimlerden oluşuyor?
YÜZDE 43’Ü ASGARİ
ÜCRETLE ÇALIŞIYOR
Çalışma Bakanlığı’ndan 5 üye, TİSK’ten (Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu) yani işverenlerden 5 üye, TÜRK-İŞ’ten (Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu) 5 üye var komisyonda. Ancak 15 kişilik komisyonda İşçi Sınıfını gerçek anlamda temsil eden kimse yoktur.
Sosyal Sigortalar Kurumunun (SGK) verilerine göre kayıtlı işçilerin yüzdi 43’ü asgari ücretle çalıştırılmaktadır. Bu komisyondan işçilerin, emekçilerin lehine bir sonuç beklemek en hafif deyişle hayaldir.
AKP’GİLLER SENDİKAL
FAALİYETİ ASKIYA ALDI
Kovid-19 pandemisiyle birlikte DİSK, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ’in talebiyle AKP’giller sendikal faaliyetleri askıya aldı. Torba yasalarıyla işçilerin kazanılmış hakları bir bir yok ediliyor. Ücretsiz izin düzenlemesiyle 2 milyonun üzerinde işçi bin 168.00 TL’ye mahkûm edildi.
Bu süreçte, kısa çalışma ödeneği adı altında, 4 milyonunun üzerinde işçi, ücretinin ancak yüzde 60’ını alabilmiştir. Böylelikle emekçi halkımızın gelirleri düşüyor, daha çok yoksullaşıyor.
Ücretsiz izin ve kısa çalışma ödeneği için işçilere ödenen ücretler, işçilerin birikimi olan İşsizlik Fonundan ödeniyor. Aynı fondan Parababalarına teşvikler veriliyor, vergileri ödeniyor. Yani İşsizlik fonu Parababaları tarafından yağma ediliyor.
AKP’giller sözde işten çıkartmayı yasakladılar. Ama sendikaya üye olduğu için işçiler işten çıkartılmaya devam ediyor.
İşten çıkartmanın yasaklanması bir aldatmacadır!
Yapılan bir düzenlemeyle Kovid-19 nedeniyle oluşan hastalıklar meslek hastalığı ve iş kazası olmaktan çıkartıldı. Böylelikle özellikle işçilerin, karantinaya alınması gereken işyerlerinde çalışmasının önü açıldı ve bu salgın nedeni ile kalıcı hastalığa yakalanan veya vefat eden işçilerin yakınlarının gelir ve tazminat talep etmesi engellendi.
ÖDENMESİ ZORUNLU
EN DÜŞÜK ÜCRETTİR
Asgari ücret, çalışanlara ödenmesi zorunlu olan en düşük ücret demektir. İşçilere işgücünü satmaları karşılığında ödenen ve işçinin; temel gıda, barınma, sağlık giyim, ulaşım, kültür gibi temel gereksinimlerini asgari düzeyde karşılayabilecekleri ücret anlamındadır. İşçilerin alacağı bu ücret, insan onuruna yaraşır bir yaşam düzeyini karşılamalıdır. Bu husus İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde de yer alır. Asgari ücretin tanımı da budur!
Emekçi Halkımızın, asgari yaşam koşullarına ve olanaklarına ulaşamaması bir insan hakları ihlalidir!
YOKSULLUK VE SEFALET ÜCRETİ OLDU
Yani ülkemizde diğer onlarcasıyla birlikte bir de bu anlamda insan hakları ihlali vardır. 18 yıldır ülkemizin ve halklarımızın başına ABD ve AB Emperyalistleri tarafından musallat edilen tefeci-bezirgân sermayenin temsilcileri AKP’giller Hükümeti, asgari ücreti anlamından çok çok uzaklaştırmıştır. AKP’giller iktidarı ile asgari ücret, emekçi halkımız için açlık, yoksulluk ve sefalet ücreti olmuştur.
ZAMLARLA GELİRLERİ
YARI YARIYA DÜŞÜRÜLDÜ
Ama şu gerçeği de unutmayalım: Emekçi Halkımıza yaşatılan bütün bu acıların sebebi ve suçlusu, AB-D Emperyalistleri ve yerli satılmışların yarattığı Kanser Düzenidir!
Türkiye İstatistik Kurumu’na Göre (TÜİK) AKP’giller’in iktidarında 50 binin üzerinde kişi hayatına son vermiş ve bu intiharların büyük çoğunluğu ekonomik sıkıntılar, borçlar, geçinememe sebebiyle gerçekleşmiştir.
Son bir yılda gıda harcamalarına yüzde 50, elektriğe yüzde 49,6, doğalgaza yüzde 53,8 oranında zam yapıldı. Böylece yoksul halkımızın, İşçi Sınıfımızın geliri yarı yarıya düşürüldü.
AÇLIK SINIRININ BİLE ALTINDA KALDI
2020 Kasım ayı araştırma sonucuna göre; dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması tutarı 2.516 Lira 67 Kuruş. Yoksulluk Sınırı 8.197 Lira 62 Kuruş. Evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın “yaşama maliyeti” ise aylık 3.073 Lira 63 Kuruş olarak hesaplandı. 2019 yılı Asgari Ücreti bundan önceki yıllarda olduğu gibi Açlık Sınırının bile altında kaldı.” (Haber Merkezi)