Son yıllarda ülkemizde yaşanan ekonomik dalgalanmalar, enflasyon oranlarındaki artış ve temel ihtiyaç maddelerinin fiyatlarındaki hızlı yükseliş, çalışan kesimin alım gücünü ciddi şekilde azaltmıştır. Özellikle asgari ücretle geçinen vatandaşlarımız, bu durumdan en çok etkilenen kesim olmuştur. Türk-İş, DİSK ve Hak-İş gibi sendikaların yaptığı son açıklamalarda, mevcut asgari ücretin yetersiz olduğu ve yaşam maliyetlerini karşılamada yetersiz kaldığı vurgulanmıştır. Bu bağlamda, asgari ücretin en az 32.000 TL olması gerekliliği ortadadır
VATANDAŞ ZOR DURUMDA
TÜİK verilerine göre, son yıllarda enflasyon oranlarında ciddi artışlar yaşanmış, temel tüketim maddelerinin fiyatları hızla yükselmiştir. Gıda, konut, ulaşım ve enerji gibi temel ihtiyaçlar, asgari ücretle geçinen vatandaşlarımız için büyük bir yük haline gelmiştir. Türk-İş'in Aralık 2023 tarihinde yayınladığı açlık ve yoksulluk sınırı raporuna göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 15.000 TL, yoksulluk sınırı ise 45.000 TL olarak belirlenmiştir. Bu veriler, mevcut asgari ücretin, vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını göstermektedir.
ASGARİ ÜCRETİN EN AZ 32.000 TL OLMALI
DİSK ve Hak-İş sendikaları, yaptıkları açıklamalarda, asgari ücretin yetersizliğinin işçi hakları ve sosyal adalet ilkeleriyle bağdaşmadığını belirtmişlerdir. Çalışanların insanca yaşama hakkı, adil bir ücretle mümkün olabilir. Mevcut ekonomik koşullarda, asgari ücretin en az 32.000 TL olarak belirlenmesi, işçilerin yaşam standartlarının yükseltilmesi ve sosyal adaletin sağlanması açısından zorunludur.