Önümüzdeki yılbaşı gecesi yüz binlerce kişinin katılacağı açık hava eğlenceleri güvenlik birimlerini şimdiden korkutuyor...
Berlin’de geçen hafta Pazartesi yaşanan kanlı terör saldırısından sonra Almanya terör saldırılarına karşı teyakkuzda. Gerçi Berlin’deki kanlı eylemi yapan Anis Amri'nin İtalya'nın Milano şehrinde bir çatışma esnasında polis tarafından vurulması kamuoyunu biraz olsun rahatlattı.
Ancak önümüzdeki yılbaşı gecesi yüz binlerce kişinin katılacağı açık hava eğlenceleri güvenlik birimlerini şimdiden korkutuyor. Bu bağlamda gözler özellikle Köln’e çevrilmiş durumda. Köln’de 2015’i 2016’ya bağlayan gece yeni yıl kutlamaları sırasında yaşanan taciz, saldırı ve hırsızlık olaylarından sonra bu yıl çok sıkı güvenlik önlemleri alınmış durumda. Yılbaşı gecesi yaşanan olaylar sırasında yüzlerce kadına cinsel taciz olması Almanya’da büyük infiala yol açmış, polis saldırganlara yeteri kadar ve zamanında müdahele edemediği için sert bir şekilde eleştirilmişti.
Amerika'nın Sesi'nden Cem Dalaman'ın haberine göre benzer olayların tekrar etmemesi için bu yılki yılbaşı kutlamalarında toplu cinsel tacizlerin yaşandığı Köln Katedrali'nin ve tren garının çevresinin adeta ablukaya alınacağı açıklandı. Köln Belediyesi ile emniyetin ortak güvenlik önlemlerine göre, yılbaşı kutlamalarında havai fişek atılması yasaklanacak. Kutlamalar sırasında görev alacak polis sayısı geçen yıla kıyasla on katına çıkarılarak bin 500 polis görev alacak. Buna ilave olarak da sivil güvenlik elemanlarıyla gönüllüler görev yapacak ve devriye gezecek. Kutlamalar sırasında zor durumda olan veya tacize uğrayan kadınların yardım isteyecekleri bir telefon hattı kurulacak. Katedral meydanı ve çevresi özel ışık sistemi ile aydınlatılırken, mıntıkaya çok sayıda mobil kameralı güvenlik sistemi yerleştirilecek.
MÜLTECİ ALIMI DURDURULSUN
Geçen yıl eğlenmeye gelen kadın ve kızların çembere alınıp cinsel saldırı ve tacize uğramasına paralel, çok sayıda kişiye de kapkaç yapılmıştı.Olaylar ülke gündemini uzun süre işgal ederken, yaşananların şüphelilerinin neredeyse tamamının Kuzey Afrika ve Orta Doğu kökenliler olması Almanya’da yabancılarla ilgili tartışmaların yönünün değişmesini beraberinde getirdi. Failler arasında özellikle 2015 sonabaharında Almanya’ya gelen sığınmacıların da bulunması Alman hükümetinin mülteci politikasını tartışmaya açtı. 2015 sonbaharında Almanya’nın sınırlarını mültecilere açtığı için zaten eleştirilen Başbakan Angela Merkel’in üzerindeki baskı artarken, koalisyon ortağı Hristiyan Sosyal Birlik sığınmacı alınımın durdurulmasını istedi.
Eleştirilerin artması ve yerel seçimlerde Almanya için Alternatif AfD adlı yabancı karşıtı partinin adeta oy patlaması yaşamasının ardından Merkel hükümeti iltica sürecini zorlaştıran adımlar atmak zorunda kaldı. Taciz suçu işleyen mültecilerin sınır dışı edilmesini sağlayan yasa değişikliğine gidildi, Mağrip ülkelerinden Cezayir, Fas ve Tunus ‘güvenli ülkeler’ listesine alınarak, bu ülkelerden sığınmacı gelmesi imkansızlaştırıldı. Köln'deki taciz olaylarının zanlılarının yabancı olması, Alman kamuoyunun yabancılara bakışını da değiştirdi. Yapılan anketlere katılanların yüzde 60'ı Köln’de yaşananlardan sonra yabancılara karşı daha eleştirel ve olumsuz baktığını dile getirdi."odatv"