Bir kaç gün öncesine kadar sandık edebiyatı yapanlar şimdi sandık karşıtı kesildiler.
Demokrasiyi sadece sandıktan ibaret sananlar doğal olarak varacakları yer hayal kırıklığıdır.
Eğitimsiz ve yoksul bırakılan onca insan her seçimde kendilerinin oy deposu sananlar böyle düş kırıklığı yaşar.
Seçim kampanyalarını hep birlikte izledik.
İktidar gücü her yerde kendini gösterdi.
Orantısız bir reklam kampanyası yürütüldü.
Buna rağmen herkes bir diğerinin oyuna ve sandıktan çıkan sonuca saygı duymalı.
Sandıklı demokrasinin olmazsa olmazı budur.
Seçim bitti üç gündür hükümet kapısının anahtarı kimde olacağı tartışılıyor.
Çilingire başvurmadan kapının anahtarı hiç bir partinin tek başına cebinde değil.
İşin doğrusu seçmen tek başına hiç bir partiye güvenmediğini göstermiş oldu.
Gelelim partilerin ilkelerine;
Seçim meydanlarında söylediklerine bakılmaksızın parmak hesabı şöyle;
Anahtar tek başına AKP’de değil.
CHP, MHP ve HDP koalisyon sandalye sayısı 292.
Meclisten güven oyu alabilecek durumdalar.
Anlaşılan HDP hükümetin dışında kalmakta ısrarlı.
Geriye AKP+MHP / AKP+CHP / CHP+MHP ve dışarıdan HDP destekli koalisyon ihtimali kalıyor.
Bunların her birinin olma ihtimali var.
Siyasette geçmişte söylenen sözler geçmişte kalır.
Her siyasi partinin olmazsa olmazları var.
Bu şartlar altında en fazla ortak yönleri olanlar asgari müşterekte birlikte hareket etme zorunluluğu doğar.
Bu seçeneklerin hiç biri olmaz olmaz demeyin...
Hiç bir partinin tek başına iktidar olmadığı her seçimden sonra “vatandaş şu mesajı verdi” denir.
Ama hükümet kurma günü gelince siyasi partiler “dün dündür bugüne bakalım” söyleminin arkasına sığınır.
Önce hükümet kurulsun sıradaki hesaplaşmalar yargıya havale edilir.
Arada bir kaç kişi feda edilir.
Fillerin avize dükkanına girmesi bir şekilde önlenmiş olur.
Her seçim sonrası intikam almaya kalkışılırsa yeni düşmanlıklar hortlar...
Sosyal medya üzerinden yürüyen vatan haini tartışmaları belli bir aşamadan sonra başka mecralara sıçrar.
Önce normalleşelim daha sonra sakin kafayla sorunların çözümüne bakalım.
Diğer alternatifler delikanlıyı da ülkeyi de bozar...!
O zaman hepimiz kaybeden tarafta yer alırız...