Alaettin Kurt’a Suni Çim: Nerden Baksan Tutarsızlık

Aktan Uslu

Başım belada / Adamın biri vurulmuş sokakta / Cebinde adresim bulunmuş / Başım belada / Tabancamı unutmuşum helada / Nerden baksan tutarsızlık / Nerden baksan ahmakça

Söz: Yusuf Hayaloğlu

Müzik: Ahmet Kaya

İlham kaynağı: 12 Eyül sürecinde tabancasını helada unutan adam Alper Savaşkul, 2013’te trafik kazasından ötürü hayatını kaybetti.

https://www.milliyet.com.tr/gundem/basim-belada-nin-kahramani-oldu-1709296

**

Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça..

Doğal çime sahip Gebze Alaettin Kurt Stadı’nın suni çime dönüştürülmesi; nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça..

Geçenlerde Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu bir takım adalet içerikli konulardan ötürü Face’dir, instagramdır.. sosyal medyayı, adliyeye benzetmişti.

Sosyal medya aynı zamanda farklı konularda tepkinin adresi. Sosyal medya, mitinglerin yapıldığı kent meydanları!

Ancak…

Ayrı bir yorum konusudur ki bir tepki kardeşliği, bir bütünsellik yok.

Herkes, her kesim, kendi canını yakan canını sıkan mesele üzerinden tepkisini ifade ediyor.

Çok basit bir örnek vermek gerekirse..

Gebze Bölgesi’nde sendikal örgütlenme sonrası Anayasa ve üstelik pandemi süreci yasaları çiğnenerek işten atılan emekçiyle Alaettin Kurt Stadı’nın doğal çimden suni çime dönüşmesinin öncelikli mağduru futbolun emekçileri

Birbirinden kel alaka mı..

Aslında çok alaka mı..

 

**

Nerden baksan tutarsızlık, derken..

Stada adını veren kişi Kocaeli eski DYP Milletvekili merhum Alaettin Kurt.

Kurt’u 17 Ağustos 1999 depreminde kaybettik.

Depremde hayatını kaybeden diğer yurttaşlarımızla birlikte, ‘Deprem şehidi’ olarak tanımladık.

Sistem.. 1999’da depremde hayatını kaybedenleri, biraz da halkın sisteme tepkisinin önüne geçme çabasıyla ‘şehit’ diye tanımladı.

Sistem… 2020’de pandemi vakasında ölümüne mücadele sergileyen sağlık emekçilerinden hayatını kaybedenleri, ‘şehit’ diye tanımlamıyor.

Yani Alaettin Kurt Stadı’nın doğal çimden suni çime dönüşmesine sadece stadın ismi üzeninden, tabelasından bakınca bile..

Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça.

**

Bilen bilir, mesleğe spor muhabiri olarak başladım.

2015-2016, salt spor muhabirliği yaptım.

Futbolun da, sporun da politik, partilerden arındırılmış şekilde siyasi yönüne hayli ilgiliyim.

Kasım ayındaki Mardin maceram ki dizisi sonuna yaklaşmakla birlikte sürmektedir..

Maceram Mardin’e son anda yetiştiğimden sebep kente ayak basar basmaz Mardin Fosfatspor – Darıca Gençler Birliği..

Suni çim sahada oynanan maçla başladı.

Ev sahibi takım 42 ve 44’te takımın en iyi iki futbolcusunu kenara aldı. Sebebi, suni çim sebepli sakatlık.

Temsilcimiz Darıca Gençler Birliği; 1-0 önde ve oyun üstünlüğü hala kendisinde ya da eşdeğer iken en iyi ikilisini ikinci yarıda sahadan çekti.

Sebebi birkaç gün sonraki Türkiye Kupası maçı ile yine suni çim..

Yani suni çim..

Önce insan, önce sağlık dediğimizde futbol emekçileri için risk ve futbol iş kolunda bir İSG, iş sağlığı ve güvenliği konusu.

Ardından ekmek, geçim dediğimizde..

Zaten BAL’ın belirsizliğinden ötürü sırf Gebze Bölgesi’nde dahi 100’lerce.. ülke genelinde 10 binlerce futbol emekçisi ekonomik anlamda tek kelimeyle dar boğazdayken..

Bir de onların geçici veya sakatlık derecesine göre uzun süreli veya tamamen mesleklerinden kopmasına sebep olacak bir yapılanmaya…

Stat yeni yapılıyor olsa belki sadece o açıdan, “Hiç olmazsa kaynak israfı değil” diye bir yerinden tutarsın..

…stadın zeminini doğal çimden suni çime çevirerek gidiyorsun.

**

O zeminde iç saha maçlarını oynayacak Gebzespor’u merkeze aldığımızda..

Pandemi sürecinin tüm bilinen zorluk ve sıkıntılarına rağmen..

Başlayıp başlamayacağı dahi belirsiz sezonda ola ki başlayacaksa hedef her şeye rağmen şampiyonluk, 3’ncü Lig ise..

Stadı doğal çimden suni çime çevirerek hedefi doğrultusunda Gebzespor’un rakiplerinin ekmeğine yağ sürerken kendi kentinin temsilcisinin önüne set çekiyorsun!

**

Vakaya dair sosyal medyada dolaşan metine bakıyorum:

Metin Oktay sahasını sorumsuzca yıkanlar, Gebzemize yararlı tek bir proje üretmeyenler…

Maalesef ki bu şehrin üstüne felaket gibi çökenler..

Bu şehir için tek bir yararlı proje üretmeyenlere daha ne kadar sessiz kalacaksın..

 

Bu şehrin üzerinden kirli ellerinizi çekin..

 

Sonra Gebzespor’un kimi iç saha maçlarında; bürokratik veya siyasi erkin de seyrettiği maçlarda tribündeki camianın o kişilere arzı hürmeti geliyor aklıma..

 

Omuzlarda taşınmaktan dövizler üzerinden methiye düzülmelerden.. kirli ellerle felaket gibi çökmeye..

 

Halkın tercihi elbette saygı duyulası ama geçen seneki yerel seçim sonuçları da canlanıyor gözümde..

 

Meseleyi kişilerden de arındırdığımızda…

 

Ve devletin kurumları ve sistem dahil aslolan devamlılıksa..

 

Bu ne yaman çelişki… aynı zamanda!

 

Alaettin Kurt’un doğal çimden suni çime dönüşüm vakası..

 

Bir kaynak israfı olarak da göz önünde tutulduğunda..

 

Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça!