Aktaş, Sofra tuzu masum değil’’

  Dünyada en önemli sağlık sorunu olarak kabul edilen kronik hastalıklar, ülkemizde her geçen gün sayısı hızla artan ölümlerin başlıca nedenlerindendir....

 

 

Dünyada en önemli sağlık sorunu olarak kabul edilen kronik hastalıklar, ülkemizde her geçen gün sayısı hızla artan ölümlerin başlıca nedenlerindendir. Birçok kronik hastalığın temelinde sağlıksız beslenme uygulaması yatmaktadır. Darıca Farabi Devlet Hastanesi Yöneticisi/Başhekim Uzm. Dr. Ayhan Aktaş Hipertansiyon, kalp hastalıkları, felç, mide kanseri, osteoporoz, böbrek yetmezliği ve benzeri birçok kronik hastalığın tetikleyicisi olan aşırı tuz kullanımı hakkında açıklamalarda bulundu. 

Aşırı tuz tüketimine dikkat çekildi

 

Ayhan Aktaş yaptığı açıklamada, “Hastanemiz Dâhiliye ve Nefroloji Polikliniklerimize her gün bir çok hastamız yüksek tansiyon, böbrek yetmezliği gibi şikâyetlerle başvuruyor. Hastalarımızın beslenme alışkanlıklarını değerlendirdiğimizde çoğunlukla hep aynı yanlışın yapıldığını görmekteyiz. Aşırı Tuz Tüketimi!   Sofra Tuzu, sağlığınız için büyük bir tehlike. Yapılan bilimsel çalışmalar ülkemizde tuz tüketiminin Dünya Sağlık Örgütü' nün önerdiği değerin yaklaşık üç katı kadar olduğunu göstermiştir. Üstelik en fazla 6 gram tüketilmesini önerdiğimiz tuz tüketimi, yapılan bir çalışmada;  erkeklerde 15,72 kadınlarda ise 14,02 olarak saptanmıştır” dedi. 

 

ÖDEM OLUŞMASINA NEDEN OLUR

 

Besinlerin pek çoğunun içinde bulunan ve tuzun ana maddesi olan sodyum, vücutta sıvı dengesinin sağlanması ve kan basıncının düzenlenmesinde rol oynayan önemli bir mineral olduğunu ifade eden Aktaş, “Ancak fazla tuz tüketimi bazı hastalıklar için büyük risk faktörü oluşturur ve vücuda ciddi zararlar verir. Bu zararların ilki yüksek miktarlarda alınan tuzun vücutta su tutulumuna ve kan hacminin artmasına neden olması dolayısıyla hipertansiyondur. Çok fazla tuz tüketimi kemiklerdeki kalsiyumun çekilmesi (osteoporoz) sonucunda kemiklerin zayıflamasına neden olabilir. Bunun dışında aşırı miktarda tuz alımının böbrekler üzerinde olumsuz etkileri vardır. Böbrekler alınan aşırı tuzu atmak için daha fazla çalışmak zorunda kalırlar. Vücutta alınan fazla tuzun su tutulumuna neden olması nedeniyle ödem oluşur. Vücutta ürik asit artar” diye belirtti.

 

SOFRADAN TUZLUĞU KALDIRMALIYIZ

Yediğimiz bütün doğal yiyeceklerde zaten belli miktarlarda sodyum bulunmakta olduğunu açıklayan Başhekim Aktaş, “Bunların üstüne ek olarak fazla miktarda tuz kullanımı ihtiyacımızdan fazla sodyum alımına neden olur ve vücuda zarar verir. Aşırı tuz tüketiminden kaçınmak için bazı küçük değişiklikler yapabiliriz. Öncelikle yemekler tuzsuz yapılarak, tuz sonradan az olarak eklenebilir. Eğer pişirme aşamasında tuz kullanıyorsak sofraya tuzluk götürülmemelidir. Kullanılan tuzlukların deliklerinin küçük olması, aşırı tüketimi azaltmaya yardımcıdır. Hazır besinler tercih edileceği zaman sodyumu azaltmışmış besinler tercih edilmelidir. Salam, hazır çorba, konserve, hazır soslar ve salamura gibi besinlerin tuz içeriği çok fazladır. Bu besinlere beslenme düzenimizde yer vermemeliyiz. Yemeklere tuz yerine nane, kekik, fesleğen, limon ya da nar ekşisi gibi maddeler ekleyebiliriz. Tabi ki aldığımız sodyumun fazlasını vücuttan atmak için suya ihtiyacımız olduğunu unutmamalı gün içerisinde su tüketimine özen göstermeliyiz. Eğer; tükettiğiniz tuz miktarını 10 gramdan 5 grama düşürebilirseniz; felç geçirme riskinizi yüzde 23, kalp hastalıkları riskinizi ise yüzde 17 azaltabilirsiniz” şeklinde görüş belirtti. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

SAĞLIK Haberleri