Düşünsenize AKP’nin kalesi olarak görülen veya bilinen bir ilde bir belediye başkanısınız.
12 ilçeden 11 ilçesi sizin partiliniz.
11 ilçe belediyesinin yanı sıra büyükşehir belediyesi sizden, kaymakamlar, muhtarlar, oda başkanları, emniyet müdürleri, vali, 7 milletvekili sizden.
Bunlar yetmedi mi?
İçişleri Bakanından tutunda Dışişleri bakanın kadar tüm bakanlar sizden.
Bunlar da mı yetmedi?
Yasama, yürütme, yargı ve tüm basını elinde tutan, bir kararname ile uluslararası sözleşmelerden dahi çıkma yetkisine sahip dünyada eşi benzeri olmayan bir yetkiye sahip cumhurbaşkanı da sizle aynı partiden.
Bu duruma bakınca bugün ülkeyi yöneten (bence yönetemeyen) AKP’nin ne kadar güçlü olduğunu sanıyoruz.
Oysa durum hiç de öyle değil.
Tüm bunlara sahip olan bir iktidarın mensubu olan AKP’li Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım’ın evi 3 Eylül Cuma akşamı kimliği belirsiz bir kişi tarafından basıldı.
Yaşanan bu olaydan dolayı İsmail Yıldırım’a ve ailesine geçmiş olsun diliyorum.
Ancak benim dikkatimi çeken yaşanan olay sonrası İsmail Yıldırım’ın yaptığı açıklama.
İsmail Yıldırım, “Akşam bu olayı yaşadıktan sonra il emniyet müdürümüz, Kocaeli valimiz beni aradı.
Ama maalesef bugün beni ne ilçe başkanım, ne kadın kolları başkanım, ne gençlik kolları başkanım ne de il başkanım aramadı.
Beni partimden kimse aramadı. 2010 yılından bu yana Ak Parti’ye hizmet eden bir insanım.
Bugüne kadar bu partinin yüzünü kızartacak hiçbir şey yapmadım. Bugün benim için bir dönüm noktası oldu.”
Bu konuşmayı ve yaşanan olayı sakın unutmayın.
İsmail Yıldırım’ın bu konuşması ve yaşanan olay AKP Kocaeli’deki durumu gayet net bir şekilde gözler önüne seriyor.
Yazının başında da yazdığım gibi çok güçlü veya yıkılmaz sanılan AKP iktidarının (aslında tek kişilik iktidarın) aslında hiç güçlü olmadığını görüyoruz.
Mensubu oldukları bir belediye başkanının yaşadığı bir olaydan dolayı o belediye başkanını arama ihtiyacı bile duymayan bir iktidarın mensuplarının 2023 seçimini kaybettikten sonraki halini varın siz düşünün.
AKP’lileri bide seçim kaybedince görün ne dava kalıyor ne de teşkilat.