Uzun bir tatilden sonra günlük yaşama bıraktığımız yerden yeniden başladık.
9 günlük tatilde 120 kişi trafik de can verdi.
400’ün üzerinde insan yaralandı.
Ekonomik kaybımız oldukça kabarık.
Tatil için yollara düşen binlerce insan dinlendi mi yoksa yoruldu mu belli değil.
Yine de şehirlerin stresinden uzak kalmak sanırım dinlendirici olmalı.
Bayram tatili süresince en fazla konuşulan konulara şöyle bir göz atalım;
Osman Gazi Köprüsünden geçen CHP plakalı araç için yapılan yorumlar tam bir utanç tablosu.
Vergisini hep birlikte verdiğimiz bundan sonra da 30 yıl süresince ödemesini sürdüreceğimiz köprü hiç kimsenin özel mülkü değil.
Birileri ille de toplumu ayrıştırmak için özel günlerde bile boş durmuyor.
En son nerede kalmıştık, üç milyonun üzerindeki Suriyeliye vatantaşlık hakkı tartışması gündeme bomba gibi düştü.
Mazlumlar ve mağdurlar yıkmaları gereken gücün, kudretin altında kaldığında birbirlerinin boğazını sıkar.
Mutsuz, saldırgan ve kendi gibi olana adeta daha bir acımasız olur.
1300 TL maaş alan kişi ona bu ücreti laik göreni sorgulamaz.
Kendisini işsiz bırakana değil, onun yerine işine talip olana kızar.
Suriye gibi bir ülke ve orada yaşayanlar kendiliğinden bu hale düşmedi.
Tüm bu girişimler “demokrasi getirme” maskesi altında yapıldı.
Mülteciler üzerinden oy hesabı yapanlar ucuz iş gücü üzerinden büyüme düşleyenler.
“Batının ahlak dışı” girişimlerine talip olmuş gözükmekte.
Sırf mülteciler batılı ülkelere gitmesin diye tenkit ettikleri iktidara açık çek veren çıkarcı şark kurnazlarında en ufak insaniyet duygusu yok.
Dünya’daki tüm zalimler yaptıkları işin zorbalık değil zorunluluk olduğunu düşünür.
Yaşadığımız coğrafyayı cehenneme çevirenler hiç bir şey olmamış gibi uzaktan seyretmeyi marifet sayar.
Bakalım bu orta oyunu ne zaman bozulacak!