Sağlıkta yapılan büyük yatırımların insanın gözünü yaşartacak türden olduğuna tanık oldum!..
Pazar günü bir yakınımı soğuk algınlığı yüzünden acile götürdüm.
İlk durağım Fatih Devlet Hastanesi oldu.
Kuyrukta kayıt yaptırmak için yarım saat bekledim.
Tabii ki sadece ben beklemedim.
Benim gibi birçok insan şifa bulmak için sıraya girmişti.
Yarım saatlik maraton sonucu elimize bir kayıt evrakı verdiler.
Bir nolu odanın önünde ikinci kuyrukta beklemeye başladık.
İşin ucunda sağlık olursa, akan sular durur.
Pazar günü başka bir seçeneğimiz yoktu.
Herkes gibi biz de beklemeye başladık.
Ancak kuyrukta bir hareketlenme olmadı.
En önde duran vatandaşa sordum: içeriye giren çıkan yok mu?
Cevap hazır; “Doktoru başka odaya çağırdılar. Ne zaman geleceği belli değil.”
Pazar günü Fatih Devlet Hastanesi’nin yoğunluğunu gördüm.
Acaba bugün tam gün mesai mi var diye düşündüm.
Neyse…
Bir yarım saat de doktor kuyruğunda bekledim.
Gelen giden olmayınca umudu kestim, kuyruktan çıktık.
Arkamda bekleyenler “kuyruktan ayrılanın hakkı yanar” diyerek uyarıda bulundular.
Neyse, oradan ayrıldık, Darıca Farabi Devlet Hastanesi’ne ulaştık.
Acil bölümünün önüne geldik.
Kalabalık kuyrukları umutlarımızı bitirdi.
Oradan Darıca’da özel bir hastaneye gittik.
Sadece kadın doğum doktoru olduğu söylendi.
Yönümüzü yine Gebze’ye çevirdik.
Gebze’de özel bir hastaneye gittik.
Pratisyen doktor önce muayene etti.
Daha sonra göğüs filmi çektirdik.
Reçetemiz yazıldı.
Saat 19:30’a gelmişti.
Uzman doktor buluruz umuduyla devlet hastanelerine gittik.
Karşılaştığımız manzara içler acısıydı.
Bırakın tedavi olmayı, doktora bile ulaşamadan günümüz yollarda geçti.
Büyük binalar yapmak önemli değil.
Önemli olan herkese sağlık hizmeti verebilmektir.
Tatil günleri hastanelerde bu kadar yoğunluk olduğunu ilk defa gördüm.
Allah kimseyi acile muhtaç etmesin, acilsiz de bırakmasın!..