Eğitim-Sen Gebze Şube Yürütme Kurulu 20 bin sözleşmeli öğretmenin atamasıyla ilgili olarak yapılan açıklamada, “Bilindiği üzere 20 bin sözleşmeli öğretmenin atama takvimi 29 Haziran tarihinde MEB tarafından ilan edilmişti. Bu takvim, 1 Eylül'de atama sonuçlarının açıklanması kısmı ile sonlandırılarak açıklandı. Meslektaşlarımız öğrencilerine, öğrencilerimiz öğretmenlerine kavuşmayı beklerken MEB’in yıllardır hukuki, pedagojik, eşitlik ilkelerini yok sayan adaletsiz bir süreç olarak sürdürdüğü güvenlik soruşturması kısmının takvimde bulunmaması dikkat çekiciydi. Mevzuata göre sonuçların ilanından sonra, kararnamelerin illere gönderilmesi ile birlikte göreve başlayacak eğitim emekçileri, tebligat beklemeden Milli Eğitim Müdürlüklerine bizzat giderek göreve başlama işlemlerini yapabilirdi.
“PROGRAMSIZ BİR ŞEKİLDE HAYATA GEÇİRMİŞTİR”
Ancak 10 Eylül itibariyle illere kararnameler gönderilmediği gibi, bölgemizde ve atamaların önemli bir bölümünün yapıldığı İstanbul'da okul müdürleri sözleşmeli öğretmen arkadaşlarımızı arayarak "Eğitim öğretim aksamasın, kararname gelene kadar ücretli çalışın" demektedir. Yaşanılan durum göstermektedir ki MEB sözleşmeli öğretmen atamalarını 2022-2023 eğitim öğretim yılı takvimini dahi göz önünde bulundurmadan plânsız, programsız bir şekilde hayata geçirmiştir. Yaşanılan bu durum hem meslektaşlarımızın hem de öğrencilerimizin hakları açısından telafisi olmayan sonuçlara yol açacaktır. MEB ve MEB’e bağlı kurumlar asli sorumluluklarından kaçarak, erteleyerek sorunu çözemez. Sorunun çözümü için MEB 20 bin sözleşmeli öğretmen arkadaşımızı derhal göreve başlatmalıdır. Kararnameler güvenlik soruşturması gerekçesi ile gönderilmiyorsa atama takviminde yer almayan bu durum MEB tarafından kamuoyuna açıklanmak durumundadır.
“UNUTULMUŞ OLMASI AYRI BİR ZAFİYETTİR”
Kararnameler, atama takvimine alınmayan, iktidarın "makbul memur" yaratma yöntemi olan, güvenlik soruşturması yapılması için mi bekletiliyor? Güvenlik soruşturması atama takvimi oluşturulurken unutuldu mu? Unutulmuş olması ayrı bir zafiyettir ve sonuçları eğitim hakkından mahrum kalarak yaşayacak öğrencilerimiz ile özlük hakları gasp edilerek yaşayacak 20 bin eğitim emekçisi için kabul edilebilir değildir. 20 bin sözleşmeli öğretmen hakları gasp edilerek ücretlilik dayatması ile karşı karşıya bırakılmıştır. Ücretli öğretmenlik dayatmasındaki arkadaşlarımız, asgari ücretin altında koşullarda, başta İstanbul gibi bir metropol ve yaşadığımız kent Gebze'de bu koşullarda nasıl görevine başlayacak ve nasıl geçinecektir? Tüm bu soruları MEB bir an önce kamuoyu ile cevaplamak zorundadır.
“EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET”
Güvenlik soruşturmasının hukuki, pedagojik, etik bir dayanağı bulunmamaktadır. Yıllardır atama bekleyen öğretmen arkadaşlarımıza yapılmış büyük bir haksızlık ve hukuksuzluktur. Güvenlik soruşturması hukuksuzluğu tüm toplumsal kesimler, kamuoyu tarafından da reddedilmektedir. Güvenlik soruşturması hukuksuzluğuna son verilmelidir. Sözleşmeli, güvencesiz çalıştırılmanın temel istihdam biçimi haline getirilmesini de güvenlik soruşturulması hukuksuzluğunun sürdürülmesini de kabul etmiyoruz. Eşit işe eşit ücret, eşit haklar güvenceli çalışma koşulları tüm eğitim emekçilerinin en temel hakkıdır. Öğrencilerimizin eğitim hakkı, eğitim emekçisi arkadaşlarımızın özlük hakkı için 20 bin sözleşmeli öğretmen derhal göreve başlatılmalıdır” denildi.
Haber: Hanifi SURUN