10 Ocak Çalışan Gazeteciler Dayanışma Günü nedeniyle, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu’nu oluşturan 9 Gazeteciler Federasyonu, 87 Gazeteciler Cemiyeti ve basın meslek örgütünü temsilen yazılı açıklama yapan Kolaylı, medya kuruluşları ve bu kuruluşlarda çalışan medya emekçilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çekti.
Mesleki sorunların çözülerek 10 Ocak’ın gerçek anlamda basın bayramı olmasını dilediğini ifade eden Nuri Kolaylı, bir 10 Ocak’ı daha, yaşanan sorunlar ve geri alınan haklar nedeniyle “Çalışan Gazeteciler Bayramı” değil “dayanışma günü” olarak kutladıklarını ifade ederek sektörde yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
MESLEK YASASI EKSİKLİĞİ
Günümüzde Türk basını, gazetecilik mesleğini ve bu mesleği kimlerin yapabileceğini düzenleyen ‘Gazetecilik Meslek Yasası’na acilen ihtiyaç duymaktadır.
Hemen hemen her iş kolunda düzenleyici yasalar varken basın sektöründe böyle bir yasa olmayınca dileyen herkes, eğitimine ve bilgi birikimine bakılmaksızın “gazeteciyim” diyerek mesleğe başlayabilmektedir. Oysa gazetecilik/habercilik, özel eğitim gerektiren bir meslektir. Buna karşın mesleğe girişte gazetecilik alanında eğitim görmüş olma şartı bulunmamaktadır. Gazetecilik yapmak isteyen bir kimse, eğitim seviyesi ne olursa olsun işe girebilmekte, meslekte rahatlıkla yükselebilmektedir.
Bu durum, basın mesleğini her türlü istismara açık hale getirmektedir. Daha da üzücüsü habercilik, tehdit ve şantaj aracı olarak kullanılmaktadır. Ne yazık ki bu tür insanları basın mesleğinden uzaklaştıracak herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır.
Bu durumu ortadan kaldırmak için, gazetecilik mesleğini ve bu mesleği kimlerin yapabileceğini düzenleyen “‘Gazetecilik Meslek Yasası" teknolojik gelişmeler de göz önüne alınıp günümüz koşullarına uygun olarak yeniden çıkarılmalıdır.
Böyle bir düzenleme fikir özgürlüğünü kısıtlayıcı değil, tam tersine haber alma özgürlüğünü gerçek anlamda hayata geçirmeyi sağlayıcı nitelikte olmalıdır.
EKONOMİK SORUNLAR
Son dönemde ülkemizde yaşanan yüksek enflasyon nedeniyle, diğer sektörlerde olduğu gibi; gelişmiş demokratik sistemin vazgeçilmez unsuru olan basın sektöründe de tarihin en zor ekonomik krizlerinden birisi yaşanmaktadır.
Özellikle yerel gazeteler yaşam savaşı vermektedir. Kâğıttan mürekkebe, elektronik cihazlardan yazılımlara kadar medya sektöründe kullanılan malzemelerin çoğu ithaldir. Son 2 yılda döviz kurlarında yaşanan yükseliş, medya kurumlarının maliyetlerini katlamış defalarca vurguladığımız gibi birçoğunu kapanmanın eşiğine getirmiştir.
Bu olumsuz sürecin durdurulması için medya kurumları malzeme kullanımında dışa bağımlılıktan kurtarılmalı, eskisi gibi yerli kâğıt fabrikaları kurulmalı ve işletilmeli, gerekli teknolojik destek verilerek darboğazdan çıkmalarına olanak sağlanmalıdır.’’