DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu gazetemize özel açıklamada bulundu. Adnan Serdaroğlu, “Üç bayramı bir arada yaşayacağız. Ramazan Bayramı, 23 Nisan ve 1 Mayıs Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü. Aslında böyle bayramlar çok mutlu ülkelerde yaşandığı zamanlar çok daha karşılığı olan bayramlardır. Ama maalesef bizim ülkemiz çok mutlu şekilde bayramlara girmiyor. Ekonomik kriz, vatandaşın alım gücü iyice düşürüldü. Ülkenin uluslararası alandaki kredileri iyice tüketildi. Parası değersizleştirildi. Rejim iyice tek adam rejimi şekilde sert bir biçimde devam ettirilmeye çalışılıyor. Bu atmosferde bayramlara gireceğiz. Ayrıca ülke olarak tarihi bir seçime gireceğiz.
“ÖNÜNE GEÇMEK GEREKİYOR”
14 Mayıs seçimleri Türkiye tarihi açısından tarihsel bir dönem. 21 yıllık ülkenin tahribatının ortadan kaldırılması çok kolay olmayacak. Ama umutlar her zamankinden fazla olduğu bir dönem yaşıyoruz. Bu umutları mutlaka sonuçlandırmak lazım. Türkiye’nin artık aydınlık günlere ulaşması gerekiyor. Türkiye’de vatandaşların bu kadar ekonomik krizin altında ezilmesinin önüne geçmek gerekiyor. Bu nedenle de gelecekle her şeyin güzel ve aydınlık günlerin ortaya çıkması için mücadele verilmesi gerekiyor. 1 Mayıs’ı da bunun bir arifesi olarak görüyoruz. 1 Mayıs’ta işçi sınıfı kendi gücünü gösterecek ve gelecek güzel günlerin müjdesini on beş gün öncesinden verecek ona göre hazırlığımızı yapıyoruz.
“PATRONLAR CENNETİ OLDU”
Türkiye tam bir patronlar cenneti oldu. Patronların yönettiği ve her şeyin patronlar tarafından alındığı bir ülke haline dönüştürüldü. Bizim zaten DİSKAR’ın bütün araştırmalarında işçinin milli gelirden aldığı pay ile sermayenin aldığı pay arasında açığın ne kadar fazlalaştığını görüyorsunuz. Bunlar zaten yıllardır açıklanan şeyler. Birkaç milyarderin dünyada ve Türkiye’de milyonlarca insanın haklarını nasıl sömürdüğünü ve bir kişinin mal varlığının milyonlarca insanın mal varlığına eşit hale getirdiğini görüyoruz. Kapitalist düzen Türkiye’de farklı işletilmeye başlandı. Tam böyle azgın vahşi bir kapitalizme dönüştürüldü. Neoliberal politikalar ülkemizde iştahla yapılınca emekçiler daha kötü yaşam şartları ile karşı karşıya kaldılar. Asgari ücrete bakmayın siz zam yapıldığını.
“ASGARİ ÜCRETE MAHKÛM EDİLDİ”
Asgari ücret dediğiniz bugün bir cumhuriyet altını. Biz yıllar önce üç dört cumhuriyet altını sekiz cumhuriyet altını alabiliyorduk cumhuriyet altını ile. Ancak bugün bir tane alabiliyoruz. Bunu da iyi de gösterip cilalamaya çalışıyorlar. Ama artık hiçbir şey halının altına süpürülmesi gibi basit değil. Biz emekçilerin grevi yasaklanan, sendikası ve toplu sözleşmesi baskılandırılan, asgari ücrete mahkûm edilen. Çünkü Türkiye’de neredeyse yüzde 60-70 asgari ücrete mahkûm edilmiş. Asgari ücretin altında yaşamaya mahkûm edilmiş milyonlarca emekli var. 9 milyona yakın işsiz var. Bu gerçekleri ortaya koyarak bu hükümet ve tek adam zararlı olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bunu 14 Mayıs’a kadar anlatmaya çalışacağız” dedi.
Haber: Hanifi SURUN