Salonda: CHP’li babanız sizi çağırıyor.
Dilovası’nda Hamza Şayir, babalı kızlı Aydemirler tepkisini bu sefer abarttı. Salonda, “CHP’li babanız sizi çağırıyor” demişti. Arkasından saydırıp sokakta da “Cahil” deyince ortalık karıştı. Olası kavgayı, İlhan Yıldırım önledi
Yorum Haber
Dilovası Belediye Meclisi, tarihine “utanç” olarak geçen toplantılardan birine Hamza Şayir’in belediye başkanlığı döneminde, Şayir’den sebep sahne oldu. Belediyede Ali Toltar başkanlığındaki geçen dönem Toltar, gerçekleri yazmasını engelleyemediği gazetecinin meclis salonuna girmemesi için yakın korumasını -şekil o ki-, “Gerekirse döv” diye görevlendirmiş, skandalın büyümesinin önüne AKP’li Belediye Meclis Üyesi Recep Laç geçmişti.
İLHAN YILDIRIM HIZIR GİBİ YETİŞTİ
Hamza Şayir ise Ali Toltar’ı adeta aratırcasına tavırlar sergileyip İnci Aydemir’e salonda önce yüzüne sonra arkasından patlamakla yetinmeyip Millet İttifakı’nın basın açıklamasında da “İspatlayacak mısın! Cahil” diye hakaret savurunca belediyenin girişi karıştı. Geçen dönem Toltar’ın skandallarına Laç yetişirdi. Bu dönem Şayir’in ilk skandalına AKP İlçe Başkanı İlhan Yıldırım yetişti, kavganın eşiğinden dönüldü. Vaka şöyle cereyan etti:
ŞAYİR’E RAĞMEN SÖZ ALABİLDİ!
Dilovası Belediye Meclisi ekim ayı olağan toplantısında gündem maddelerine geçmeden önce Saadet Partisi Grubu adına İnci Aydemir ısrarla bastırdı. Kendisini yine duymazdan gelmek istediği gözlenen Şayir’e rağmen, “Söyleyeceklerimiz var” diyerek aşağıdaki açıklamada bulundu:
100’E YAKIN PERSONEL ALINDI
“Son yapılan işe alımlar sonucu belediyemizde bizim tespit ettiğimiz 100’e yakın yeni personel alınmıştır. Bu alınan kişilerin; aynı anda 10 kişinin alınması, 40-50 yaşlarında belediyeye bir faydası olmayan insanların alınması, alımlarda liyakata uyulmaması, personel maaşının bütçenin üçte ikisini oluşturması sebebiyle muhalefet grubu olarak karşıyız.
AK PARTİ’NİN ARKA BAHÇESİ!
Bu belediye AK Parti Teşkilatı’nın değil halkın belediyesidir. AK Parti’nin arka bahçesi olarak çalışırsanız halka hizmette sıkıntı yaşarsınız. Bizler bu kirli organizasyonda oyunun ortağı olmayacağımızı bildirerek, muhalefet meclis üyeleri olarak toplantıyı boykot ediyoruz. Genç işsizliğin oldukça yüksek olduğu Dilovası’nda bu liyakatsız atamalardan derhal vazgeçilmesini talep ediyoruz. Maaş ödemekten hizmet yapamayan bir belediye değil, seçimlerde sayfa sayfa paylaşılan vaatlerin tutulduğu bir belediye istiyoruz.”
ALKIŞ PROTESTO İLE AYRILDILAR
İnci Aydemir’in bu sözlerinin ardından SP’li belediye meclis üyeleri ile birlikte salondaki CHP Dilovası İlçe Başkanı Kerem Aydemir, HDP Dilovası İlçe Eş Başkanı Kadir Demir ve SP Dilovası İlçe Başkanı Erkan Bilikli salondan alkış protesto ile ayrıldı. Hararetin hayli yükseldiği zaman diliminde Şayir şunları kaydetti:
İSPATLAYAMAZSANIZ
İSTİFAYA DAVET EDİYORUM
“Şimdi ben size bir şey söyleyeceğim. Geçen…. eğer söylediklerinizi ispat etmezseniz sizi istifaya davet ediyorum. Ama eğer ki bak burada … ispatlayamazsanız… halkınız sizi tanıyor… size tek şunu söyleyeyim. İspatlayamazsınız ben hepinizi istifaya davet ediyorum…
CHP’li babanız, ilçe başkanı sizi çağırıyor, bakın… Siz önce kendi içinizde fikir birliği yapın.. Bakın babanız CHP İlçe Başkanı… “
GENCECİK KIZINI BU
İŞLERE ALET EDİYOR
Hamza Şayir tepkisini protestocular salondan çıktıktan sonra da sürdürdü. Şayir şunları kaydetti: “Bir vaka düşünün ki, bakın ben size söyleyim. Bir baba düşünün ki gencecik, daha tecrübesi olmayan bir kızını gelip bu tip işlere alet ediyor, bir baba düşünün.
YÜZDE 50 İSPAT EDİN
BEN BU İŞİ BIRAKACAĞIM
Kendi dünya görüşünden ziyade başka bir alanda, her tarafı köşe kapmaca gibi düşünün. Bir baba düşünün ki çocuklarını başka bir şeylere musallat ediyor. Bir baba düşünün ki çocukları, iftira at da izi kalsın, bir baba düşünün. Buyrun. İspat edin. 100 kişi diyorsunuz. Ben yüzde 50 diyorum, yüzde 50 ispat edin. Ben bu işi bırakacağım.
SÖZ VERDİNİZ. SOKAĞA DÖKTÜNÜZ
Sizin zihniyetinizde insanların ekmeği ile oynamak var zaten. Gelir gelmez (İstanbul Büyükşehir’i kast ettiği sanılıyor) namus şeref sözü verdiniz, tüm işçileri sokağa döktünüz. Biz gelir gelmez yine istihdam yaratıyoruz, siz ne yapıyorsunuz. Hepiniz bir araya geldiniz…
ÜSTLERİNDEN TALİMAT ALDILAR
Soruyorum: Millete eziyet çektiren siz. Milleti zor duruma düşüren siz. Başka ne diyebileceğiz ki. Çünkü üstlerinden ciddi bir tenkit aldılar: ‘Ya siz orada ne yapıyorsunuz? Siz muhalefetlik yapıp basına düşmüyorsunuz. Siz hiç Gezi olaylarından ders almadınız mı? Siz hiç o yürüyüşlerden ders almadınız mı? Neden benzer bir şey yapıp gündeme gelmiyorsunuz?
“ALLAH RAZI OLSUN” DESE YA
Buyurun. Herşey ortada. Bunu yapacağına, ‘Yapılan işler şu kadar güzel’ deyip teşekkür edeceğine, ‘Ya başkan. Şu güzel işi yapıyorsunuz da, Allah razı olsun. Ya bunun yanında da şu eksik, şu işi yapın’ dese daha mı kötü olurdu?
Adamın akşama kadar, çöp konteyneri kapısının önünde, biz onu yerin altına alıyoruz: ‘Efendim neymiş… Biz sana oy vermedik diye alıyor…’
SENİN ÖRGÜT DEDİĞİN ADAMLAR…
Ya kardeşim burada bir emek var ya. Senin çöpünü yerin altına alıyorlar. Sokak hayvanları veya mahalleli çocuklar tekmeyi vurup düşürmesinler. Senin ‘örgüt’ dediğin adamlar oradaki fotoğrafı çekip medyaya veriyor. Ne diyeceksin ona. El insaf ya. Burada bir milli servet var, burada bir emek var.
10 YARIM 1 TANE ETMEZ
Onun için arkadaşlarımız söylene dursun. Onlar zaten, 10 yarım 1 tane etmez. İstedikleri kadar bir araya gelip bir şeyler yapmaya çalışsınlar. 10 yarım, 1 tam iş çıkartmaz, unutmayın arkadaşlar.
BİR BABA DÜŞÜNÜN: KIZI
SİYASETİN S’SİNDEN ANLAMAZ
Buyrun, bir baba düşünün. Gencecik kızı daha siyasetin ‘s’sinden anlamaz. Ne bir teşkilatta görev yapmış. Ne bir mahalle başkanlığında görev almış. Ne üye olmuş. Sıradan ‘hooop’ köşe kapmaca. ‘Kızım sen şu köşede dur, Saadet’te. Ben CHP’de duruyorum. Bir akrabamı Gelecek’e koyduk.
SÖZ VERDİYSEN YAPACAKSIN
Tamam, genel başkanları da söylüyor. Namus, şeref sözü veriyor. Üç gün sonra unutup, ‘O orada kaldı’ diyor. Böyle bir şey var mı, söz verdiysen yapacaksın. Kendiniz burada eleştirdiniz: ‘Birimler çalışmıyor, adam çalışmıyor.’ Gel, de ki ‘Şu adamı çalıştır.’
Her birinin akrabası çalışıyordu kendi dönemlerinde. Burada baktı ki kontenjan doldu. Ekmek çıkmıyor…
HEPİNİZİ BİR ARAYA TOPLADIK
Valla bu millet ne orada, ne burada. Size artık vize vermez merak etmeyin. Hepinizi bir araya topladık, merak etmeyin. Yine biz milletin kararına her zaman saygı duyarız. Millet derse ki, ‘Evet, biz böyle bir yönetim istiyoruz.’ Kim ne diyebilir ki? Başımız, gözümüz üstüne. Bir dönemde kümülatifte öyle denerler. Hiç sıkıntı yok.
OKUYAN ÖĞRENCİ İŞLERİNE GELMEZ
Ama biz çalışacağız. Biz Dilovası’nda gelişen dünyada, teknolojiye ayak uydurarak Dilovası’na yenilik getireceğiz. Eğitim çıtasını yükseklere çekeceğiz. Çünkü birilerinin işine gelmez arkadaşlar. Dilovası’nda okuyan öğrenci birilerinin işine gelmez. Çünkü o çirkefe yatanların önü kesilecektir.
NİYE BÜYÜKLÜK YAPMIYORSUNUZ?
Bunu yapacaklarına, ‘Sen dur, okumuş çocuğun gelsin. Bu üniversite mezunudur. Bu düzgün, liyakatlı, ehliyetli. Biz bu kardeşlerimizle yol yürüyelim dediğimizde niye imkan vermiyorsunuz o çocuklara. Niye o çocuklara büyüklük yapmıyorsunuz? İşinize gelmiyor değil mi? Çünkü o çocuklar okumuş biraz, değil mi? Dünya görüyor. Haramı hurdayı biliyor. Her şeyi görüyor çocuklar. Sen buna adaletsizlik yaptırmayacaksın, değil mi? O zaman birilerinin işine gelmez. Onları gölgeleyi, gölgeleyip duracaklar.
HEPSİNE TEŞEKKÜR EDİYORUM
Evet, ama Allah’ın izniyle Dilovası Halkı hiçbirine prim vermeyecek. Son dönemlerde görüyorsunuz. Medyada olsun, gerek sosyal medyada olsun halkın içinde yapılan çalışmalar çok güzel. Ben burada halkıma teşekkür ediyorum. Teveccühlerinden dolayı her birine ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum. Yapılan işlerde vicdanlı davranıp, ‘Siz bu kadar emek sarf ediyorsunuz. Çok güzel, Dilovası. Buraya girip de aydınlatmaları gördüğümde, burada bir şehir havası var. Bunu hissettirdiniz bize, size teşekkür ediyoruz diyorlar. Ben de ayrı ayrı hepsine teşekkür ediyorum.
YÜKSELDİKÇE PAÇAMIZA YAPIŞIYORLAR
Biz, bize güvenenlere hizmetlerimizle layık olmaya çalışıyoruz. Allah’ın izniyle şu süreyi bitirdiğimizde, ‘Ya ben nereden oy verdim’ dedirtmemek, ‘İyi ki oy verdim’ dedirtmek için var gücümüzle çalışacağız inşallah. Bu süreyi yine Allah alnımızın akıyla bitirmeyi nasip eylesin inşallah. Biz yukarıya bir yerlere tırmandıkça paçalarından tutup aşağıya çekiyor, ‘Niye yapıyorsun.’ İşte konuşmadan sözde kendilerince gündem yapacaklar.
YİNE BURADAN DEVAM EDERİZ
Çünkü konuşunca altında kalmayacağımızı, onların yanıt veremeyeceği repertuarlar öne sunacağımızı biliyorlar. Onlar da şaşırmış: ‘Burada desem, her açığımızı biliyor. Ne yapacağız? İstediğiniz kadar kaçın. Bir sonraki mecliste zaten burada olacaksanız. Biz size yine buradan devam ederiz. Hatta yaptıklarınızı size hatırlatarak devam edeceğiz. (Haber Merkezi)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.