Saldırı zanlısı yeniden gözaltında

Kadıköy’deki Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ni kundaklamaktan gözaltına alınan Mehmet Ali Aligül, yakalandıktan sonra getirildiği Asayiş Şube Müdürlüğü’ndeki ifadesinde suçunu itiraf etti.Evli ve 4 çocuk babası olduğunu, servis şoförlüğü ve sigorta acenteliği yaptığını söyleyen Aligül, polisteki ifadesinde, 15 gün önce bir televizyon programına katılan Müjdat Gezen’in Abdülhamid’in torunu hakkındaki sözlerini beğenmediğini belirtip, “Onun hakkında ileri geri konuştu. Stüdyodan da gülüşme geliyordu. Kafama takıldı. Olayı bu nedenle gerçekleştirdim” dedi.

POLİS İFADESİNDE PİŞMANDI

Aligül, ifadesine şöyle devam etti: “Gece saat 23.00 sıralarında tek başıma evden çıktım. Evdekilere, biraz dolaşıp geleceğimi söyledim. Sonra bir benzin istasyonuna giderek pet şişeyle benzin aldım. Olay yerine geldim. Elimdeki benzini binanın dış cephesine döktükten sonra ateşe verdim. Bina boştu. Alevler etrafı sarınca evime döndüm. Yatıp uyudum. Pişmanım” dedi.

SAVCI İFADESİNDE DE PİŞMANDI

Aligül, polisteki işlemlerinin ardından dün adliyede savcıya da “Yaktığımdan dolayı pişmanım. Duygularıma yenik düştüm. İsteseydim binayı yakabilirdim. Binanın yalnızca yanındaki, sigara içilen kısmı yaktım. Abdülhamid’in torunu hakkındaki sözlerinden dolayı bu suçu işledim” dedi.Savcılık ifadenin ardından şüpheliyi tutuklama talebiyle mahkemeye sevk etti. Anadolu 7. Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edilen şüpheli mahkemede de benzer ifade vererek pişman olduğunu söyledi. Mahkeme ‘sabit ikametgâh sahibi oluşu, delillerin toplanmış olması ve kaçma şüphesinin bulunmaması’ gerekçesiyle Aligül’ü serbest bıraktı.

ÇIKINCA: VATAN İÇİN YAPTIM

Serbest kalan Aligül, adliye çıkışında ise şöyle konuşmaya başladı: “Ben oraya alkollü falan gitmedim. Sadece vatan duyguları ile içimden geldiği şekilde devam ettim. Hiçbir şekilde hayatımda alkol dahi almadım. Herhangi bir örgüte mensup da değilim. Şimdiye kadar adliye ile ya da polislik bir işim olmamıştır. Tamamen vatanını seven birisiyim. Herkes bunu böyle bilsin. Denetimli serbestlik ile tahliye oldum. Benim hiç kimseden korkum yok. Buradan çıktım eve gidiyorum. Ben Sancaktepe İlkokulu’nda servis şoförü olarak görev yapıyorum. Vatan için yaptım.”

TEKRAR GÖZALTINA ALINDI

Aligül adliyeden ayrılırken soruşturmayı yürüten savcı, mahkemeye itirazda bulundu ve şüphelinin tutuklanmasını istedi. Anadolu 7. Sulh Ceza Hakimliği, savcılığın talebini reddetti. Dosya, itirazın ardından üst mahkeme Anadolu 8. Sulh Ceza Hakimliğine gönderildi. Bu gelişmelerin ardında şüpheli evine giderken yolda polisler tarafından tekrar gözaltına alındı. Adliyeye getirilen Aligül 1 saat hakimlik önünde bekledi. Anadolu 8. Sulh Ceza Hakimi, savcılığın tutuklamaya yönelik yakalama talebini kabul etti. Mehmet Ali Aligül’ün bugün adliyeye getirilerek nöbetçi mahkemeye tutuklama talebiyle sevk edilmesi bekleniyor.

ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

Akşam saatlerinde tekrar gözaltına alınarak Asayiş Şube Müdürlüğü'ne getirilen Mehmet Ali Aligül, Anadolu Adalet Sarayı'na sevk edildi.

Aligül, adliyeye götürüldüğü sırada, "Referandumla hiç alakası yok, yapmış olduğum Müjdat Gezen'in saygısızlığıyla alakalı tamamen" dedi.    

SOSYAL MEDYADA ŞOK PAYLAŞIMLAR

Şüpheli olarak gözaltına alınan Mehmet Ali Aligül, 20 Şubat'ta sosyal medya hesabından "Allah'ın sopası yok ki gözüne soksun soysuz Müjdat Gezen sanat merkezi gece cayır cayır yanıyordu, Osmanlı'ya dil uzatırsa geberiri giderrrrrr peter olsun" diye mesaj paylaşmış. 

Aligül, sanat merkezinin yangından bir sonraki fotoğrafının altına ise "K.... çocuğunun tamamı yansaydı keşke" diye yazmış. Aynı fotoğrafın altına, "Osmanlı torunu sayesine bu makam ve mevkiye getiren halk yakmasını da bilir hayır dedi diye değil Osmanlı torununu bir o... gibi çok hoşuma gitti yavvv bana gönder ..... demesinden dolayı kızıyorum" mesajını da paylaşmış.

Müjdat Gezen’in eleştirdiği Abdülhamid’in torunu Nilhan Osmanoğlu geçtiğimiz haftalarda “Bizim canımıza yetti parlamenter sistem artık. O yüzden biz başkanlık sistemine evet diyoruz” demişti. Osmanoğlu, İstanbul Boğazı’ndaki Galatasaray Adası’nda dedesinden miras hakkı bulunduğunu da iddia etmişti.