Pandemi Sürecinde Sınav Kaygısıyla Baş Etmenin İpuçları
Koronavirüs salgını hayatımızda birçok değişikliğe neden oldu. Pandemi nedeniyle ertelenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) tarihi bir kez daha değişti.
Öğrenciler için çok önemli bu sınavın ertelenmesi gelecek kaygısını da beraberinde getirdi. Öğrencilerin bu sınavı yaşamlarındaki tek ve en önemli şey olarak görmemeleri gerektiğinin altını çizen DoktorTakvimi.com uzmanlarından Çocuk, Ergen, Yetişkin ve Aile Danışmanı, Psikolog Pınar Esra Turan, pandemi sürecinde sınava girecek öğrenciler ve ebeveynleri için bu konuda önemli bilgiler paylaşıyor.
Sınav kaygısı olumsuz düşünceleri beraberinde getirir
Psk. Turan, sınav kaygısını öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygı olarak ifade ediyor. Kaygının hayatın içinde var olan ve doğal bir duygu olduğunu, kişinin performansını olumsuz etkilemediği sürece kişiyi hedefine yönlendiren ve motive eden bir güç olduğunu söyleyen Psk. Turan, kaygının aşırı bir hal aldığında hayatın birçok alanında performansı azaltan bir engel halini aldığının altını çiziyor. Sınav kaygısının huzursuzluk, endişe, başarısızlık korkusu, çalışmaya isteksizlik, mide bulantısı, titreme, ağız kuruluğu, iç sıkıntısı, terleme, uyku düzeninde bozukluklar, karın ağrıları, bedensel yakınmalar, dikkat ve konsantrasyonda bozulma, kendine güvende azalma, yetersiz ve değersiz görme gibi belirtilerle kendini gösterdiğini anlatan Psk. Turan, “Eğer öğrencinin başarısında belirgin bir düşüş gözlenirse, ders çalışmayı erteleme, sınav ve hazırlığı hakkında konuşmayı reddetme varsa, sınav kaygısı yaşadığı anlaşılır. Sınav kaygısının oluşmasında etkisi olan bazı olumsuz otomatik düşünceler de vardır. “Sınava hazır değilim. Bu bilgiler çok gereksiz ve saçma. Bu bilgileri ilerde nerede ve ne zaman kullanacağım. Bu konuları anlayamıyorum” gibi düşünceler sıkça görülür” diyor.
Kaygıyı bastırmak yerine kabullenin
Sınav kaygısıyla başa çıkmak için öğrencilerin nefes alma egzersizi, gevşeme egzersizi gibi bazı basit yöntemlerden yararlanabileceklerini hatırlatan Psk. Turan, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Kaygıyı bastırmaya değil, onu kabul etmeye ve tanımaya çalışarak olumsuz düşünceleri durdurma, dikkatini başka noktalara odaklama tekniği kullanılabilecek başa çıkma yollarıdır. Kaygıdan korunmak için özellikle kaygının nedenlerini tespit etmek gerekir. Kişinin yeterlilikleri ve yetersizlikleri belirlenerek, eksik olduğu alana kontrollü müdahale etmek çok önemlidir. Bu nedenle çocuğunuzdan beklentilerinizi gerçekçi kılmalı, onların bireysel yeteneklerini ve farklılıklarını iyi tanıyıp, neyi başarıp neyi başaramayacağını doğru değerlendirmeniz yeter.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.