Okul bahçelerinde namaz laikliğin hedef alınmasıdır
Eğitim-Sen Gebze Şube Başkanı Eylem Bahadır okul bahçelerinin Cuma namazına açılmasının, laikliğin hedef alınması olduğunu söyledi
Pandemi sürecinde camilerin ibadete kapatılmasının ardından kısmen gevşetilen Koronavirüs ile mücadele kapsamında okul bahçelerinin ibadete açılmasına Eğitim-Sen Gebze Şube’den tepki geldi. Şube Yürütme Kurulu Başkanı Eylem Bahadır bu uygulamanın laikliğin hedef alınması olduğunu öne sürdü. Bahadır yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Bilim insanlarına, Bilim Kurulu'na göre bir salgın yayılım riski hala varken, pozitif vakalar hala gelirken, hala ölümler yaşanırken normalleşmeye geçilme adı altında okul bahçelerinin cuma namazına açılması, sosyal mesafeyi ayarlama olarak açıklanamaz.
LAİKLİK HEDEF ALINIYOR
Bu kadar çok sayıda caminin olduğu bir yerde okul bahçelerinin kullanıma açılması rejimin inşasında, önümüzdeki dönem toplumsal yaşamın düzenlenmesi, dizayn edilmesi anlamına gelmektedir. Laikliğin hedef alınması demektir. İktidarın 2023 hedeflerine yaklaşmada bir aşama yükselmesidir.
Diyanet Işleri Başkanı'nın 29 Mayıs'ta camilerin fethedileceğine dönük açıklamasının da ayrıca tesadüf olmadığı acıktır. Okul bahçelerinin seçiminin nereye işaret ettiği, nasıl okumak gerektiği de acıktır. Okul imgesine de zarar veren bu mekânsal tercih laikliğe karşı bir politik tercihtir.
EĞİTİM DIŞINDA KULLANILAMAZ
Ayrıca okulların gerek toplumsal gerek öğrenci gerekse öğretmenler acısından ne amaçla kullanılacağı bellidir. Okullar 1739 Milli Eğitim Temel Kanunu ve ilgili mevzuat gereği eğitim öğretim faaliyetleri kapsamında kullanılabilir. Bunun dışında kullanılamayacağı yine çok nettir.
MASKE DAĞITTIRMAK DAYATMADIR
Yine öğretmenlerin cami girişlerinde kolonya, maske dağıtımında görevlendirileceğine ilişkin haberler çeşitli yerlerde basına yansıdı. Kamu görevlilerinin kamu görevi dışında görevlendirilmeleri "bizim istediğinizin, bizim istediğimiz şekilde" yapılması dayatmasıdır.
Eğitim emekçilerine bu görevlerin verilmesi kabul edilebilir değildir. Yapılan iş eğitim emekçilerinin görev, sorumluluk ve uzmanlık alanı dışındadır. Talep edilen hizmet kamusal bir hizmet olmadığı gibi son derece kişisel olan inanç alanına dair bir taleptir.
ARTIK YETER
Eğitim Sen olarak salgının başından bu yana zorunlu olmayan hizmetlerin sağlık hakkı gerekçesi ile durdurulması çağrımız varken kişisel inanç alanına dair bu görevlendirmelerdeki keyfilik "artık yeter" dedirtiyor.
Şu süreçte uzaktan eğitimi omuzladıkları düşünüldüğünde, her türlü angaryada ilk akla gelenin öğretmenler olması itibarsızlaşmanın gelindiği noktayı gösterir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.